Deklarasyonu okuyan Şenay Subaşı, şunları söyledi: 'İmzası bulunan kişi, kurum, siyasi parti, sendika, dernek, meslek odası ve sivil toplum kuruluşları olarak; Tepebaşı ilçesi Kozlubel, Beyazlatın mahalleleri civarında kurulması planlanan Alpu Termik Santrali, B sektörü yeraltı maden işletmesi ve Kül Düzenli Depolama Tesisi'nin; Yaratacağı hava, toprak, su ve gıda kirliliği nedeniyle bölgemizde önemli bir halk sağlığı sorununa yol açacağından, Hem Eskişehir'e hem de Türkiye'ye asırlardır gıda temin eden ve 21 Ocak 2017'de Bakanlar Kurulu kararı ile büyük ova ilan edilmiş Alpu Ovasında tarımsal verimliliğini ve üretimini olumsuz yönde etkileyeceğinden, Bir kültürel ve insanlığın ortak mirası olan 'lületaşı ocaklarının' yok olmasına neden olacağından, Turizm şehri haline gelen ilimizin ekonomik olarak zarar göreceğinden 'temiz havalı şehir' imajını yok edeceğinden, Anayasamızın 56. Maddesinde yer alan 'Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların görevidir' ilkesinden hareketle başta çocuklarımızın ve halkın sağlığına, yaratacağı çevresel etkilerin ilimizin temiz havasına, suyuna, verimli tarım alanlarına zarar vereceğinden, güzel kentimizi kirletecek kömürlü termik santral projesi Eskişehir halkında artan korku ve endişeye neden olmaktadır. Yetkililerin derhal bu projeden vazgeçmesini istiyoruz.'
Cevap alamadık
Ankara'da Çevre ve Şehircilik Bakanlığında ÇED bilgilendirme ve İzleme toplantısına katılan Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Can Ayday, 'Karşımızda Elektrik Üretim A.Ş ve bu raporu hazırlayan özel firma vardı. Sabah ki oturumda Jeoloji Mühendisleri Odası adına ben, Tepebaşı Belediyesi adına Melih Savaş, Elektrik Mühendisleri Odası adına Ender Kelleci, Oğuz Soylu, Türk Tabipler Birliği Eskişehir Şubesi adına Dr. Mehmet Akif Aladağ, TEMA adına Özgür Erdemli, Özlem Katısöz yer aldı. Raporun teknik olarak eksiklerini dile getirdim açıkçası karşı tarafın boş olduğunu gördüm. Onlar da bizim dolu olduğumuzu gördüler. Çünkü sorularımızın hiçbirine doğru dürüst cevap veremediler. 'Biz külleri köstebek yuvası gibi olan bir yere dökeceğiz, onun için zarar vermez' dediler. Ben de zaten lületaşı ocakları köstebek yuvası gibi yerlerde olur dedim. 'Biz gözümüzle baktık orada lületaşı olmadığını anladık' dediler. Gözle lületaşının olup olmadığının anlaşılamayacağını söyledim. ODTÜ, MTA'nın raporunun eksikleri var diyor, MTA, ODTÜ'nün eksikleri var diyor. 1500 sayfalık raporunu delicesine okuduk ve 1 haftada bu toplantıya hazırlandık. Elektrik Mühendisleri Odası, elektrik üretiminin ve maliyetinin ne kadar olacağını sordular. 'Gizlidir söyleyemeyiz' dediler. 15 yıl köprülerden, tünellerden geçişlerde belirli bir performans oluşmazsa kalan bölümünün devlet tarafından ödenmesi uygulaması burada da uygulanacak mı diye soruldu, buna da yanıt veremediler. Tabipler Odası yetkilisi Aladağ'da, kömürlü termik santralinin çalışmasından sonra oluşacak hastalıklar ve ölümlerle ilgili bir inceleme, araştırma yaptınız mı diye sordu, yine cevap veremediler. TEMA Vakfı da harika bir rapor sundu.'
Güneş batacakmış
Tepebaşı Belediyesi adına toplantının ikici oturumuna katılan Başkan Yardımcısı Melih Savaş da şunları söyledi: 'Belediye olarak sivil toplumlar kategorisinde girdik. Biz belediyeyiz halkın ne yaptığını ne ürettiğini neler istediğini anlatmamız gerekiyordu, bizi belediye olarak almadılar. Alpu ovasının önemini anlattık. Çiftçilik değerlerini ekonomik değerlerini verdik. Karşılığında Jeoloji mühendislerinin işe ihtiyacı var dediler. Elektrik Üretim A.Ş.'nin Daire Başkanı, güneşin batacağını söyledi. Söylediklerine inanamadık. Elektrikten sorumlu bu daire başkanı konuşmasını 'Türkiye'de güneş enerji üretiminin Toros'ların en üst düzeyinde olabileceğini belirtti. Eskişehir Türkiye'de güneş enerjisini kullanan ilk iki yönlü sayaç kullanan kurumumuz. Bunları anlattık. Enerjiden sorumlu bir daire başkanının güneş enerjisinin sadece Toros'larda olabilir sözlerine ne diyebiliriz ki...'
Editör: TE Bilisim
