RÖPORTAJ: MELTEM KARAKAŞ KAYA

EYT'lilerin iş bulamadığının altını çizen Çelik, '35'inden sonra özel sektör işe almıyor. Kırk yaşından sonra da devlet kadroya almıyor. Biz arafta kaldık. Emekli olamıyoruz, devlet diyor ki siz gençsiniz çalışın. Peki diyoruz ki biz çalışalım bize iş verin. Bu sefer diyor ki siz yaşlısınız çalışamazsınız' dedi.

16 Haziran'da Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği olağanüstü kurul yaptı. Ne tür kararlar alındı bu kuruldan bahseder misiniz?

Derneğimiz Haziran'da bir genel kurul yaptı ve bu genel kurulda bazı kararlar aldı. Bunlar federasyon kurulması, federasyon yönetiminin bütün illere yayılması gibi kararlar. Biz sadece emeklilikte yaşa takılanları değil staj mağduriyeti, kıdem tazminatı ve aylık bağlama oranları ile ilgili de mücadele yürütüyoruz. Amacımız Türkiye'de çalışan kesimin hepsini kapsamak. Hepsinin sorunlarıyla mücadele etmek amacıyla derneğimiz şu an illerde yapılanmaya başlamıştır.

Bilecik'te de bir dernek kurdunuz. Bu dernek ne zaman kuruldu? EYT'liler bugüne kadar neler yapıyordu Bilecik'te? Bundan sonra neler yapacaksınız?
16 Haziran'da bu federasyon açma kararı çıktıktan sonra çalışmalarımıza hız verdik. 3 Temmuz'da Dernekler Masası'na başvurduk ve 8 Temmuz'da derneğimiz resmen kurulmuş oldu. Şu an merkezimiz Bozüyük'tedir. Bilecik genelini kapsıyorsa da merkezimiz Bozüyük'tedir. Ama Bilecik'te ve Söğüt'te temsilcilikler açarak yapılanmalarımıza hız verdik. Diğer dört ilçemiz de daha yapılanma çalışmaları içerisindeyiz.

Bilecik geneli kapsamı dışında neler yapmayı düşünüyorsunuz? Var mı projeleriniz? Ya da bugüne kadar neler yaptınız?
Biliyorsunuz biz önce Ankara'da, İstanbul'da kapalı alan toplantıları ve İstanbul'da iki adet açık alan mitingi yapmıştık ve bu çalışmalarda bize katılan arkadaşlarla oturduk dedik ki bu tek merkezden yürüyeceğine federasyonlaşalım kendi ilimizde de bir dernek kuralım. Bu esnada çalışan sayısı ve faaliyetlerde bulunan arkadaşlarımızın sayılarını irdeleyerekten dernek merkezini Bozüyük'te açtık. Fakat bütün Bilecik'i kapsıyoruz. Bu esnada da diğer iller de belirttiğim gibi temsilciliklerle şu an devam ediyoruz. Ayaklanma sağlayıp son EYT'li kalana kadar da mücadelemiz devam edecek. Köyler de dahil olmak üzere her tarafta tüm il genelinde yapılanmasına devam edeceğiz. İllerde, ilçelerde seminerler vereceğiz, oradaki arkadaşlarımız yönlendirecek, çalışmalarımız devam edecek.

Bir EYT'li olarak yaşadığınız problemlerden bahseder misiniz?
Türkiye'de hükümet şu an emeklilik yaşını yükseltti. Biliyorsunuz 8 Eylül 1999'da çıkan 4447 sayılı yasayla emeklilik yaşını kademeli geçiş sistemine getirdi. Fakat şu an Türkiye'nin resmi kurumu olan İŞKUR belirli bir yaştan sonra form dahi vermemektedir. İş başvurusu, iş talebi dahi almamaktadır. Özel sektörde çalışan arkadaşlarımızdan 35 yaşından sonra herhangi bir yer bizi işe almamaktadır. Nadiren birkaç istisna dışında iş bulamıyoruz. Kırk yaşından sonra da devlet kadroya almıyor. Herhangi bir devlet işine yerleşemiyoruz. Biz arafta kaldık. Emekli olamıyoruz, devlet diyor ki siz gençsiniz çalışın. Peki diyoruz ki biz çalışalım bize iş verin. Bu sefer diyor ki siz yaşlısınız çalışamazsınız. Yani bunu bizde anlamış değiliz ve şu an gerçekten çok büyük bir mağduriyet yaşıyoruz.

EYT'liler için çift dikiş diyen var. Bunlarla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bizim için çift dikiş denildi. Türemişler denildi fakat şu an için asgari ücret seviyesinde prim ödeyip de 9 bin, 9 bin 500 günde emekli olan arkadaşlarıma sekiz yüz sekiz yüz elli 800-850 lira maaş ödeniyor. Bu parayla ne yapılır? Çalışmadan hayatımızı devam ettirebilme şansı olsa hiçbirimiz çalışmayalım. İş bulabilip de çalışabilsek hiç emekli olmayalım.

YAŞTA AVRUPA
MAAŞTA AFRİKA
Seçim dönemlerinde EYT'liler genelde siyasilerin en çok vaat verdiği kesimlerden birisi yani genel seçim geçti, yerel seçim geçti. Siz buna rağmen bu yasanın çıkacağına inanıyor musunuz? Çünkü önümüzde bir seçimde yok.
Siyasiler kendi söylemleri doğrultusunda gündeme getiriyorlar. Nedense yaşta Avrupa'yı örnek alıyorlar fakat iş maaşa geldiği zaman Afrika gibi yaşıyoruz. Şimdi inanmasak zaten mücadele etmezdik. Siyasiler bize yaklaşımları iktidarla muhalefete göre değişiyor. Bizim herhangi bir siyasi görüşümüz yok. Biz siyasi görüş, din, dil, ırk ve renk ayrımı yapmadan sosyal devlet anlayışı içerisinde hakkımız olan emeklilik hakkımız, aylık bağlama oranlarının düzeltilmesi, kıdem tazminatının devlet tarafından fona aktarılmaması mücadelemizi vermek için çalışmalarımız devam ediyor. Siyasiler nedense yaşta Avrupa'yı örnek alıyorlar fakat iş maaşa geldiği zaman Afrika gibi yaşıyoruz.

Yasanın çıkmama gerekçi olarak Türkiye'ye olan büyük maliyeti sebep gösteriliyor. Siz bununla ilgili bir çalışma yaptınız mı? Gerçekten bir EYTlilerin böyle bir maliyeti söz konusu mu?
Açıklama maliyetinin onda bir seviyesinde fakat net sayıyı biz defalarca Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan, Çalışma Bakanlığı'ndan talep ettiğimiz halde devlet kurumları tarafından çok farlı sayılar telaffuz edilmekte. Yani emeklilikte yaşa takılanların sayısı Sayın Cumhurbaşkanımız, Çalışma Bakanımız, Sosyal Güvenlik Kurulu Genel Müdürü, bu konudaki yetkililer zaman zaman telaffuz etti sayıyı fakat hiç biri birbirine uyuşmadığı için biz kendimiz tahmini bir çalışma yaptık. Aşağı yukarı on iki milyon çalışan olduğunu hesaplarsak bunların yarısını sonradan emekli olduğunu büyük çoğunluğunun da emekliye ayrıldığını düşündüğünüz de 2008'de çıkan 5500 yasayla eskiden SSK dediğimiz sosyal sigortalar kurumu, bağ kur, emekli sağdığı bunlar birleştirilerek 4A, 4B, 4C diye sınıflandırılmış ve tek çatı altında toplanmıştır. Şimdi mevzuatlara göre eskiden biz bayanlarda 20 yıl ve 5 bin iş günü, erkeklerde 25 yıl ve 5 bin iş günü çalışmasını tamamlayan emekli olabiliyordu 4A sisteminde 4B ve 4C sisteminde farklı yapıları vardı. Çıkan yasa çalışma yılı prim gün sayısından ilaveten ve yaşla yapılarak bizlere çok büyük bir mağduriyet yaşattı. İş bulup çalışabilsek, keşke hiç emekli olmasak veyahut emekli olduğumuz zaman aldığımız maaş kendimizi idare edecek, geçimimizi sağlayacak pozisyonda olsa da keşke hiç çalışmasak.

İNTİHARLAR ARTTI
Çevremizde gerçekten çok ciddi mağduriyet yaşayan, çok ciddi ekonomik sıkıntısı olan bir EYT'li var mı?
Şu an bunun olmadığı hiçbir yer yok. Şu an için aşağı yukarı 65 civarında kendimiz tespit ettiğimiz intihar vakası var bu konuda. Basını da takip ederseniz son dönemde 2008 sonrası boşanmalar 4 kat arttı. Bu boşanmaların sebebi genellikle maddiyata dayanmakta. Ardından gelen süreçte de boşanmalar intiharlar ve aile içi şiddet bir şekilde bu sosyal toplumu dejenere etmekte.

Bunun psikolojik boyutu da var mutlaka. Peki ek olarak EYT'lilere dernek olarak psikolojik sosyal destek sunmayı düşünüyor musunuz?
Şimdi zaten derneğimizin kuruluş amacı sosyal yardımlaşma ve dayanışma derneği yani bulunduğu çevrelerde yani şu an kuruluş aşamasında olduğumuz için böyle bir çalışmaya gelemedik ama ilerleyen günlerde üniversitelerle teması geçip bu konuda eğitimler vereceğiz. Devlet kurumlarından taleplerimiz olacak bu konuda. Aile psikologları, çocuk psikolojileri evde şayet ki bir sorun varsa bu herkese yansıyor. Belirli aşamalarla herkese yansıyor. Aramızda yardımlaşarak bu tip mağdur arkadaşları tespit edip, üniversitelerle temasa geçip bu konu ile ilgili çalışmalar yapabiliriz

Siyasi partilerle görüşüyor musunuz? Sizlere yaklaşımları nasıl şu an?
Şu an için Meclis'te grup olan tüm partilerle görüşme taleplerimiz sürekli sürüyor. Fakat belirli zamanlar da görüşmeler yaptığımız halde biz pek dikkate alınmıyoruz. Sonuçta siyasi partilerin tamamı kendi amaçları doğrultusunda hareket ettikleri için bizim açımızdan bilhassa hükümet tarafından herhangi bir çalışma yapılmıyor. Kaç defa görüşme randevusu istediğimiz halde hala bize randevu vermeyerek mağdur ediliyoruz. Sayın Bilecik Vekilimiz Yaşar Tüzün, daha önce 2015 yılının sonunda bir kanun teklifi vermişti. Şu an Meclis'te de on tane kanun teklifi var EYT ile ilgili. Bunların iki tanesi Cumhur İttifakı ortaklarından MHP kanadına ait. Komisyondan geçirilmedi hala bekliyor. Daha önceden İYİ Parti milletvekillerimiz bizim için bir önerge verdiler ama reddedildi.

RAKAM VERİLMİYOR
Elinizde net bir rakam var mı Türkiye'deki EYT'li sayısı ile ilgili?
4A, 4B, 4C hepsini kapsadığı için bu sorun artı staj mağduriyeti aylık bağlama oranları, zorunlu bireysel emeklilik sigortası ve kıdem tazminatı etkilerini hesapladığımız zaman her evde bir değil birden fazla EYT'li var. Fakat sadece yaşa takıldığı için emekli olamayan kişi sayısını 1 milyon 250 bin civarında olduğunu tahmin ediyoruz. Devlet bize rakam vermiyor. Kendi açıkladığı zaman farklı farklı rakamlar açıklıyor. Ama bizlerin çalışmaları devam ediyor. Mağduriyetimizin 20. yılında 8 Eylül 2019'da Türkiye çapında büyük bir toplantı yapmayı düşünüyoruz.

Sizin peki yetkililere, siyasilere EYT'liler için yapılması gerekenleri sunduğunuz bir dosya var mı?
Birçok siyasi partiyi tek tek gezdik. Hatta 2017 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın Halkla İlişkiler Başkanı İlker Astarcı'ya dosyayı kendi ellerimle sundum. Fakat bize herhangi bir dönüş olmadı. Meclis'te çoğunluğu bulunan Cumhur İttifakı milletvekilleri tarafından dikkate alınmadığı sürece diğer partilerin milletvekili sayısı az olduğu için şu an hakkımızda herhangi bir çalışma yapılamıyor.

İLLERDE YAPILANMA
Sosyal medyadan çok iyi örgütleniyoruz. Bundan sonraki süreçte siyasilere baskı yapmaya devam edecek misiniz?
Hemen hemen her akşam Twitter'da çalışmalarımıza hız verdik. Biz federasyonlaşma kararı çıktıktan sonra il yapılanmalarımıza hız vermek için bu tür çalışmaları yavaşlattık. Her tarafa yetişemiyoruz. Biraz dernekleşme çalışmalarından kaynaklı bu görüşmelere ara verdik. 15 ilde yapılanmamız tamamlanmak üzere. Federasyon olduktan sonra bütün işleri federasyon üzerinden yapmaya başladık. Bir İŞKUR'a benzer kendimiz biz masa oluşturalım. Kendimiz bir çalışma yapalım. İşverenlerle, devletin kademeleriyle görüşelim artı üyelerimize kart bastıralım. Bu üyelik kartlarıyla indirimler sağlayalım. İlerde de bu tür sosyal faaliyetlerimiz devam edecek. Ayrıca boş durmuyoruz yine. Bütün STK'larla bir araya geleye çalışıyoruz. Sendikaları sık sık ziyaret ediyoruz. Bunun bilincinde olan STK'lar bizim yanımızda.
Editör: TE Bilisim