AK Parti Milletvekili Nabi Avcı, ES TV ekranlarında yayınlanan Vaziyet programının konuğu oldu. ES TV Genel Yayın Yönetmeni ve ESGROUP Genel Koordinatörü Ali Baş, Anadolu Gazetesi Köşe Yazarları Cihan Yıldırım ve Arif Anbar'ın sorularını yanıtlayan Nabi Avcı, yerel seçimlere ve ittifak tartışmalarına yönelik önemli açıklamalarda bulundu.

SEVİNDİRİCİ HABER
Dede Korkut Hikayeleri'nin ve Dede Korkut Parkı içerisinde yer alan anıtın UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne girmesinin çok sevindirici olduğunu belirten Avcı, 'Sadece park değil Dede Korkut Destanı, Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girdi. Bizim Dede Korkut Parkı'mız ve o parkın içindeki Dede Korkut Anıt Duvar'ımız da bir şekilde bu şeyden yararlanmış oluyor. Zaten Dede Korkut Destanı'nın UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne dahil edilmesi müzakereleri yapılırken, gösterdiğimiz kanıtlardan birisi de bizim Anıt Duvardı. Çok şükür şimdi oy birliğiyle, firesiz Dede Korkut Destanı da Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne girdi. UNESCO açısından da Türkiye açısından da çok sevindirici. Türkiye aynı zamanda 20 küsur yıl sonra ilk defa UNESCO Yürütme Kurulu'na seçildi. Aynı zamanda Eskişehir UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras Başkenti de ilan edildi' diye konuştu.

EĞİTİM BAŞKENTİ
Eskişehir'in 2019 Eğitim Başkenti ilan edilmesi ile ilgili konuşan Avcı, 'Kültür başkentiyle eğitim başkenti arasındaki fark şu: Biz kültür başkentliğini Türk soyu üzerinden yaptığımız için diğer Türk Cumhuriyetleri de dönecek dedik. Sıra Azerbaycan'a geliyor, Kırgızistan'a geliyor, Türkmenistan'a. Bu sene tekrar Türkiye'ye geldi. Kastamonu şimdi Türk Dünyası Kültür Başkenti. Bunu döndürmeyelim dedik. Bunu almışken kalsın burada. Yani Eskişehir ebedi Türk Dünyası Eğitim Başkenti. Başkasıyla paylaşmayacağız. Kalıcı eserler bakımından kütüphanelerimiz filan tamam, onları zaten biliyorsunuz. Ama benim özellikle önemsediğim şeyler var. Bir tanesi, Eğitim Teknolojileri Geliştirme Merkezi. Nedir bu? Bizim Fatih Projesi gibi fen eğitimi, çocuklara eğitimde kullanılabilecek, her düzeyde ama anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite ve üniversitede farklı branşlarda kullanılacak her türlü eğitim malzemesinin tasarlanması ve üretilmesi. Eskişehir sanayi şehri diyoruz, ciddi bir üretim alt yapımız var. Ama aynı zamanda ciddi bir genç tasarım potansiyelimiz var. Güzel sanatlar fakültelerimiz var, mimarlıkta tasarım bölümümüz var. Üç tane üniversitemiz var. Dolayısıyla buraların da imkanlarından yararlanarak bütün Türk dünyasına ihraç edilecek eğitim materyalleri üretim merkezi' ifadelerini kullandı.

ADAYIMIZ TECRÜBELİ
Burhan Sakallı'nın Büyükşehir Belediye Başkanlığı Adaylığını değerlendiren Avcı, 'Genç, yakışıklı ve tecrübeli bir adayımız oldu. Eskişehir'i bilen, belediyeciliği bilen, uzlaşmacı, sorun üreten değil çözüm odaklı bir Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız var. Eskişehir'e Burhan Sakallı'yı tanıtmaya gerek yok. Eskişehir, Burhan Sakallı'yı Odunpazarı Belediye Başkanlığından tanıyor. Dolayısıyla ben çok uygun bir adayla AK Parti'nin 31 Mart seçimlerine girdiğini düşünüyorum. İnşallah birlikte çalışacağı ilçe belediye başkanları da açıklandıkça bu ekibin Eskişehir'in birikmiş sorunlarını kırmadan, dökmeden, gerilimlere yol açmadan, huzur içinde, barış içinde, kardeşçe çözeceğine inanıyorum' diye konuştu.

TEK TEK İSİM VERECEĞİZ
İlçe belediye başkan adaylarının belirlenme süreci hakkında da konuşan ve kendilerine isim sorulacağını söyleyen Avcı, 'Biz genel merkezde yapılacak toplantıda bu konuyla ilgili düşüncelerimizi, önerilerimizi sunacağız. Milletvekillerine, belediye başkanlarına, il başkanına, isim sorulacak kimi öneriyorsunuz denilecek. Bizler de söyleyeceğiz. Ortak bir kanaat oluşacak. Burhan Bey koordinasyonunda ilçe belediye başkanlarımızla birlikte Eskişehir'in önümüzdeki dönemde inşallah taze, heyecanlı bir belediyecilik hamlesine kavuşacağını ümit ediyorum. Gerek Burhan Bey gerek ilçe belediye başkanlarımız önümüzdeki dönemde olabildiğinde genç ve yeni kadrolarla toplumun her kesime dokunan, kadınlara büyük temsil imkanı sağlayan ayrıca şehrin bütün dinamiklerini kuşatan onları da içine alan, onlarla birlikte çözümler üreten bir yönetim felsefesiyle işe koyulacaklar' şeklinde konuştu.

BÜYÜKŞEHİR'DE YORGUNLUK VAR
Mevcut Büyükşehir Belediyesi yönetiminde yorgunluk olduğunu ve artık değişmesi gerektiğinin altını çizen Avcı, 'Dört seçim kazanmak bir artı gibi gözüküyor ama tersi de var. Dört seçim kazandı demek dört dönemdir bu kadrolar Eskişehir'de iş başında demektir. Dört dönemdir bu kadroların iş başında olması demek ne demektir, 20 yıldır Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'ni bu kadro yönetiyor demektir. Peki, bu 20 yıl içerisinde Türkiye'de ne olup bitti? Türkiye'de dört cumhurbaşkanı değişti. Bu kadar cumhurbaşkanı, bakan, başbakan, bu kadar genel müdür, belediye başkanı değişirken, bu kadar şehirler değişirken Eskişehir 20 yıl aynı zihniyet aynı bakış açısı. İnsan yorulur kardeşim. Bu yorgunluk Eskişehir Büyükşehir Belediyesi kadrolarında görülüyor. Bu kaçınılmaz bir şeydir. Son haftalarda bakın o kadar bu yorgunluk nüksetmiş ki geçmişte eleştirilen, popülist olarak görülen uygulamalar yapacak yeni bir şey bulunamadığı için onlar üzerinden seçmene bir yenilik, heyecan görüntüsü verilmeye çalışıyor. Asfaltlar dökülüyor. Temel belediyecilik hizmetlerinde bile yaratıcılığın bu kadar pörsümüş olduğunu, bu örnekler gösteriyor. Büyükşehir telaşa kapıldı, vatandaşlar bunun kıymetini bilsinler. Ne istiyorlarsa yaptırsınlar. Yolsa yol, köprüyse köprü, duraksa durak, fidansa fidan, tohumsa tohum. Ama 31 Mart'tan sonra bunların gerçeği, hakikisi, gerçekten hesaba kitaba gelen öncesi sonrası planlanmış uygulamalar başlayacak inşallah' ifadelerini kullandı.

CHP'Lİ DE OY VEREBİLİR
Söz konusu ittifak tartışmaları ile ilgili konuşan ve ittifak uygulaması genel seçimler ve yerel seçimler sürecinde farklı işlediğini söyleyen Avcı, 'Adayın kimliği önemlidir. Öyle aday çıkar ki AK Parti'ye ömrü billah oy vermeyecek vatandaş bile o adayın hatırına oy verir. Veya tersi. Yani insanlar parti aidiyetlerini yerel seçimlerde aşabilirler. Genel seçimlerde, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde o kadar etkili olmaz değil orada da etkili olur, milletvekili listesine bakar, orada filancaya kızdığı için partisine küser oy kullanmaz, gider başka partiye oy verir. Veya beğendiği adam kendi partisinde değil de başka partiden adaydır. Ona oy verir. Belediye seçimlerinde bu çok baskındır. Belediye başkanına bakar vatandaş. Partisine ikinci dereceden bakar. Evet, her partinin kemikleşmiş bir oyu vardır. Burada kritik olan şu, CHP'li veya AK Partili seçmenlerin ne kadarı tamam kardeşim ben CHP'liyim ama bu seçimlerde adaya da bakacağım veya ben bu seçimlerde artık yönetimi değiştirmek istiyorum. Artık yeni bir ruh, yeni heyecan, Burhan Sakallı da yeni bir arkadaş. Belki o bugüne kadar yapılamayan birçok şeyi tamamlar filan ümidiyle parti kimliğini aşarak, oy verir. Bu tarafta da benzer şey olabilir. Ben AK Partiliyim ama mevcut yönetimden memnunum, böyle gelmiş böyle gitsin, diyebilir' dedi.

SÖYLENMİŞ BİR ŞEY YOK
'İttifak durumlarında siyasi partilerin beklentileri neler oluyor?' sorusunu yanıtlayan Avcı, 'Şu anda önümüze gelmiş böyle bir şey yok Eskişehir'de ama filanca ilçelerimizde daha kuvvetliyiz, orada siz değil biz şey yapalım, dış ilçelerde. Böyle şeyler olabilir. Şu anda söylenmiş bir şey yok, ben teorik olarak konuşuyorum. Veya MHP Genel Merkezi diyebilir ki siz şurada şunu talep edin, AK Parti Genel Merkezi diyebilir ki orada öyle bir jest yapın. Ama o safhaya gelinmiş değil. Çünkü bizim kendi adaylarımız da henüz netleşmedi ilçeler için. Ama biz bu seçimlerde AK Parti seçmeni de MHP seçmeni de hatta CHP seçmeninin bir bölümü de bence oy kullanırken şuna bakacak; böyle gelmiş böyle gitsin mi? Yoksa kardeşim yeter artık Eskişehir'de de taze rüzgar essin mi?' diye konuştu.

HASTA TURİZMİ
Şehir Hastanesi'nden ek ücret alındığına ve hizmetin aksadığına dair çıkan söylentiler hakkında konuşan Avcı, 'Eskişehir Şehir Hastanesi sadece Eskişehir'e hizmet vermiyor. Bu altyapı, bu beş yıldızlı otel kalitesindeki sağlık kuruluşları sağlık turizmi bakımından çok önemli. Bugün ben Ankara'da kontroller için Ankara Tıp Fakültesi'ndeydim. Oradaki arkadaşlar söylediler. 126 milyar mı ne toplam bizim sağlık harcamaları. Bunun tamamını biz Avrupa'dan hatta Amerika'dan, Rusya'dan, Arap ülkelerinden gelecek paralı hastalardan kazanabiliriz. Türkiye'de Avrupa'yla, İngiltere'yle falan kıyaslanamayacak kadar ucuz ve kaliteli bizim sağlık hizmetlerimiz. Dolayısıyla bu Şehir Hastaneleri gerçekten cazibe merkezine dönüşebilir yabancı hastalar için ve oradan kazanılacak olan gelirle de biz kendi sağlık harcamalarımızı bütçeye yük olmayacak hale getirebiliriz. Bunun için tanıtım gerekecek, başka alt yapılar, sigortalarla anlaşılacak' dedi.

BÜYÜKERŞEN'E TEŞEKKÜR
Yılmaz Büyükerşen'in daha önce kendisiyle ilgili samimi ifadeler kullanmasıyla ilgili Büyükerşen'e teşekkür ederek sözlerine başlayan Avcı, 'Ben aynı sıcak duyguları onun için de söylerim. Anadolu Üniversitesi'nin bugünlere gelişinde Yılmaz Hoca'nın emeğini kim inkar edebilir? Ama bir de ortada şehir var, şehirde yapılan işler var. Belediyeyle ilgili eleştirilerimi yaparken dikkat ederseniz yorgun kadrolardan bahsettim, isim söylemedim. Çünkü Yılmaz Bey'in yaşına takılarak bir takım ucuz polemiklere sapmaya kalkanlar var. Bunu ben doğru bulmuyorum. Burada problem bir kadro problemidir. Yılmaz Bey'i aşan bir problem var burada. Bu kadro Eskişehir'de artık belediyecilik konusunda kendi sınırlarına gelip dayandı. Her kadronun bir sınırı vardır. Yapabilecekleri vardır, yapamayacakları vardır. Bir vizyonu vardır. Bu kadronun vizyonu bundan ötesine taşmıyor. 20 sene az bir sene değil. Tamam, arada kadro değişmiştir ama bir de kurumsal kültür diye bir şey var. O kurumsal kültür zaman içerisinde kurumsal körlükler de yaratır. Yani siz içerden bazı şeyleri göremezsiniz. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nden baktığınız zaman birçok şeyi bizim gördüğümüz kadar görme şansınız olmayabilir. Bu herkes için geçerlidir. 20 sene de bunun için fazlasıyla yeterli bir zaman' diye konuştu. MELTEM KARAKAŞ KAYA
Editör: TE Bilisim