Hükümetin 7'nci yargı paketinin TBMM'ye sevk edildiğini ve alt komisyonda kanunun görüşüldüğünü anımsatan MHP İl 2'nci Başkanı Arslan Kabukçuoğlu, yaklaşık 6 ay önce yapılan düzenlemelerde özgürlüklerde birtakım iyileştirmeler yapıldığını ancak Ayn-el Arab'ın gerekçe gösterilerek ayaklanma girişimi bahanesiyle özgürlüklerde geriye adım atıldığını söyledi.

İç Güvenlik Yasa Taslağını eleştiren Kabukçuoğlu, şuan ki kanuna göre aramaların somut delile dayanan kuvvetli şüphe varken yapıldığını anımsatarak 'Taslakta ise makul delil varsa arama yapılabilecek hale getirilecek. Böylece kişi, konut, iş yeri dokunulmazlığı kolaylıkla kaldırılabilecek hak ve özgürlükler sınırlandırılacaktır. Yasa taslağı şüphelinin taşınmazlarına, hak ve alacaklarına el koymayı da kolaylaştırmaktadır. Burada eylem kapsamına Anayasa ihlali, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahlı örgüt kurma, silah sağlama da katılarak taslakta kapsam genişletilmiştir. Böylece bir zanlıya bu bahsedilenlerden birisi eklenirse kişinin yakınları da cezalandırılmış olacak' dedi.

KOL KOLA GEZDİKLERİ İNSANLAR EN BÜYÜK HASIMLARI OLDU

Suçluların yakalanmasını, olayların önlenmesini sağlayacak mekanizmaların etkinleştirilmesi gerektiğini vurgulayan Kabukçuoğlu, TSK personelinin düzmece isnatlarla hapislerde tutulduğunu hatırlattı. Hükümetin TSK personelinin hapiste tutulması ile ilgili olarak paralel yapıyı suçladığını söyleyen Kabukçuoğlu, '17-25 Aralık olayları ile hükümet üyeleri birlikte oldukları ideolojik yapı tarafından suçlandı. Bir zamanlar kol kola gezdikleri insanlar en büyük hasımları oldu. Binlerce güvenlik görevlisini hallaç pamuğu gibi attılar. Yöneticiler kendilerine yöneltilen suçlamalara neden olan enstrümanları ortadan kaldırdılar. Ülkemizde adalet sistemine hükümet her defasında müdahale etmemelidir. İşleyen bir hukuk düzeni ve yargı mekanizmasının olması gerekir. Hükümet güdümünde yasaların ikide bir değiştiği adalet sistemi olmamalıdır' şeklinde konuştu. (Esra Yücel)

Editör: TE Bilisim