Son günlerde bazı çevrelerde bir 'Atatürk sevgisi' aldı başını gidiyor.
Atatürk sevgisi elbette hiç kimsenin tekelinde değildir.
Atatürk'ün ulusumuzu ayakta tutan en önemli ortak değerlerimizden biri olduğuna inanırım ve sevgisini içtenlikle dile getiren herkese saygı duyarım.
Ancak yıllardır 'tavırlı' olduğunuzu belli ettiğiniz bir kişiye karşı olan duygularınız 'bir gece ansızın' değişebilir mi?

YILDIRIM AŞKI MI(!)
Bizim 68 Kuşağı '6. Filo ve NATO Hayranları' ile uğraşmaktan aşklarını yaşamaya pek fırsat bulamadı. Ancak konunun uzmanlarına danıştım; 'Yıldırım aşkı' diye bir çarpılmayı kabul ediyorlar ama bu durum yeni tanışanlar için geçerliymiş(!).
'Çiçeği Burnunda Atatürkçüler'in' geçmiş söylemlerine baktığımızda tarihçilerin bile kafası karıştı(!). Nasıl karışmasın?
Ne kadar yandaş basın, televizyon kanalı varsa hepsi aynı anda 'uydu değiştirip(!)' Atatürkçü kesildi.
2016 ve 2017 yıllarının 10 Kasım gazete manşetleri tamamen farklı.
Bir gün önce farklı telden çalanlar bir anda Atatürk'ü keşfettiler(!)
Atatürk'ü 'babası' gibi sevdiğini yeni hatırlayan 'yalıcı ozanlar', İzmir Marşı'nın beş kıtasını 'tekmili birden' okumaya başlayan 'çok derin tarihçiler' ve daha niceleri….
Bazılarının ise 'Dilleri lal oldu, gönülleri gark oldu'
Hani Atatürk dönemi ve sonrasını 'reklam arası' olarak ilan etmiştiniz(!)
Zübeyde Hanım'a hakaretler edilirken nerelerdeydiniz?
Fesli mısır püsküllü çakma tarihçilerin Atatürk'e hakaretlerine neden göz yumdunuz?
Futbol stadyumlarından bile adını neden sildiniz?
Atatürk heykelleri vinçlerle kaldırılırken neredeydiniz?
'Olmasaydın da olurduk' ilanları Patagonya' da mı yayınlandı?
'Fırdöndü solcular, dönek milliyetçiler, numaracı cumhuriyetçiler, yetmez ama Evetçiler' artık bir işe yaramıyorlar mı?
Atatürk'ü sevmek ve anlamak için neden 79 yıl beklediniz?

'AH BU ANKETLERİN GÖZÜ KÖR OLSUN(!)'
  • Oy oranlarının hızla düştüğünü görenler; seçimlere kadar 'geçici' Atatürk 'dövmesi' ile oy devşirmeyi düşünebilirler. Hiçbir sakıncası yok(!)
  • Ancak; 'kafanıza göre' içi boşaltılmış 'Yeni Atatürkçülük' tanımı yaratıp Atatürk'ü etkisizleştirmeyi aklınızdan bile geçirmeyin.
  • Gazi Mustafa Kemal Atatürk sevgisi; önce1923'e kadar sonra 1938'e kadar ya da 2019'a kadar 'taksitlere' bölünerek anlaşılmaz ve yaşanmaz.
Sözü 'Hiç yoktan iyidir, hatalarını anladılar, bizi kucaklıyorlar, çok samimiler, bölücülük yapmayalım(!), sığ düşünmeyelim' diyerek sevinenlere bir fıkra anlatarak bağlayalım;
'Hani gümrükte bir bavul dolusu saatle yakalanan adama gümrük memuru sormuş:
- Bunlar nedir?
- Kuş yemi.
- Saatten kuş yemi olur mu?
- Valla ben kuşların önüne koyuyorum. İsteyen yer, istemeyen yemez...'
Bilmem anlatabildim mi?