Eskişehir Osmangazi Üniversitesi kentimizi derinden üzen bir vahşet olayı ile Türkiye ve dünyanın gündeminde. 5 Nisan 2018 Perşembe günü Osmangazi Üniversitesi'nin Meşelik Kampusu'ndaki Eğitim Fakültesi'ne saat 15.00 sıralarında gelen araştırma görevlisi Volkan Bayar silahla fakülte sekreteri Fatih Özmutlu, Öğretim görevlileri Serdar Çağlar ve Yasir Armağan ve Dekan Yardımcısı Mikail Yalçın'ı vurarak katletmişti. Polis tarafından yakalanan Volkan Bayar tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

BAHÇELİ SERT ÇIKTI
Bu katliam olayı nedeniyle ESOGÜ Rektörü Hasan Gönen tepkilerin odağındaydı. Ben bu katliam olayı ile ilgili Görünüm'de kaleme aldığım yazımda Gönen'in derhal istifa etmesini bunu yapmadığı takdirde görevden alınması gerektiğini belirtmiştim. Öğretim üyelerinin cenazesinde de Gönen istifaya davet edilmişti. Gönen bu istifa söylemlerine fazla direnemedi. 'Cumhur ittifakının neferi' olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli önceki gün yaptığı açıklamada; 'Osmangazi Üniversitesi'nin yönetiminde bulunan şahıslar, yaşanmış bu kadar trajedi ve ağır sonuçlar karşısında, gereğini yapacak iradeyi, görevden ayrılacak basireti ne zaman, daha hangi hallerde göstereceklerdir? Sorarım sizlere, üniversitede ilim ve irfanın omuzlarda olması gerekirken, masumların içine sere serpe uzandığı tabutların omuzlara alınması nasıl izah edilmelidir? Suçlu sadece kurşunu sıkan mıdır? YÖK derhal acil önlemleri devreye almalı, muhtemel saldırıların önüne geçmelidir. Suç ve suçluya göz yumanlar, ön açanlar, buyur edenler de gizlenemeyecek kadar nettir' dedi.

MEHMET ŞİŞMAN'A
PROTOKOL SUÇLAMASI
Bahçeli'nin yaptığı bu açıklamadan sonra Rektör Gönen'in gideceği belli oldu. Peki 'gidiş şekli' ne olacaktı? İstifa mı edecekti? Yoksa görevden mi alınacaktı? Gönen 'istifa seçeneğini' seçti. Gönen dün düzenlediği basın toplantısında 'Devletimizin bekası, soruşturmanın selameti ve üniversitem başta olmak üzere devlet kurumlarımızın yıpratılmaması adına görevimden istifa ediyorum' diyerek, görevini bıraktı. Gönen'in konuşmasındaki bir ayrıntı dikkatimi çekti. Gönen; 'Üniversitemizden KHK'lar ile ilişiği kesilen Selahattin Turan'ın elim olaydan sonra tekrar gündeme getirdiği Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ile kapatılan Fatih Üniversitesi arasındaki protokol konusu ve tüm diğer iddialar YÖK denetleme kurulu ve yargı makamlarınca incelenerek kurumumuz lehine kapatılmıştır. Bu protokolü benin önüme getiren zamanın Eğitim Bilimleri Dekanı ve Rektör Yardımcım Prof. Dr. Mehmet Şişman Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bahattin Acat ve Eğitim Bilimleri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Selahattin Turan'dır. Ben 8 Eylül 2011'de göreve geldim. 2011 Kasım'da böyle bir protokol önüm gelmiştir. Ve ben iyi niyete binaen imzalamışımdır. Ama hazırlayıp getirenler bir an önce isimlerini bahsettiğim zevattır' dedi. Gönen, gider ayak Fatih Üniversitesi ile ilgili yapılan protokol ile ilgili şu anda YÖK Yönetim Kurulu Üyesi olan Mehmet Şişman'ı, Bahattın Acat ve Selahattin Turan'ı suçladı...



****
NiTELiKLi NiTELiKSiZ
NiTELiKSiZ NiTELiKLi

TEOG Sınavı'nın yerine uygulanacak yeni sistem ile ilimizde bulunan 15 Lise Nitelikli okul yapıldı. Bu okullar şöyle sıralandı; 'Fatih, Şehit Mehmet Şengül, Beylikova, Sivrihisar Fahri Keskin Fen Liseleri, ETİ, Cemal Mümtaz Sosyal Bilimler Liseleri, Eskişehir Anadolu, Süleyman Çakır Anadolu Kız Liseleri, Sabiha Gökçen, Atatürk, Mustafa Kemal Atatürk, Türk Telekom, Şehit Murat Tuzsuz Mesleki Teknik ve Anadolu Liseleri, Uluslararası Cevat Ülger Anadolu İmam-Hatip Lisesi ve Çamlıca Kız Anadolu Lisesi.'

GÖZDE OKULLARA
DARBE VURULDU
Bu okullar için 1470 kişilik kontenjan ayrıldı. Yani bu 15 okul kapasitelerinin altında öğrenci alacak. Başka illerden de Türkiye genelinde düzenlenecek merkezi bir sınavla kentimizde nitelikli okullara girebilecek. Aynı öğrenciler sınavla Türkiye genelinde 'nitelikli okul' olarak belirlenen liselerede girebilecek. İlimizin en gözde okulları olan Fatih, Kılıçoğlu, Muzaffer Çil, Ahmet Kanatlı, Salih Zeki, 19 Mayıs ile Orhan Oğuz Anadolu Liseleri önümüzdeki eğitim yılında niteliksiz okul olacak. Eskişehir'in en gözde liselerinin niteliksiz okul yapılması eğitimde büyük bir depremin yaşanmasına neden oldu. Dört Fen Lisesi, iki Sosyal Bilimler Lisesi, iki Anadolu Lisesi, beş Meslek Lisesi, iki İmam-Hatip Lisesi Eskişehir'in nitelikli okulları oldu. Bu okullara öğrenciler sınavla girecek. Niteliksiz okullar sınavsız olacak.

BEŞ TERCİH
TEOG yerine getirilen 'Çember Sistemi' ile Anadolu Lisesi'ne gitmek isteyen öğrenciler kontenjan yetersizliği nedeniyle zorunlu olarak İmam Hatip ve Meslek liselerine yönlendirilecek. Adrese dayalı yerleştirmeleri yapabilmek için öncelikle 'Eğitim Bölgeleri' oluşturulacak. Eğitim bölgelerinin içinde 'çemberler' yer alacak ve yerleştirmeler bu çemberlere göre yapılacak. Eğitim bölgeleri üç çemberden oluşacak. Bu üç çemberin her birinde üç tür okuldan (Anadolu lisesi, İmam Hatip, Meslek lisesi) 9 okul bulunacak. Öğrenciler bu 9 okuldan 5'ini zorunlu olarak seçecek. Beş Meslek Lisesinin sınavla öğrenci alması nedeniyle öğrenciler bu eğitim kurumlarında yerleşmede de sıkıntı yaşayacak. Madem İmam-Hatiplere çok talep ve ihtiyaç var. Neden iki yerine dört veya beş İmam-Hatip Anadolu lisesi de sınavla öğrenci alsaydı.

ÖZEL OKULLARA İTECEK
Sadece Anadolu lisesine gitmek isteyen bir öğrenci eğitim bölgesi çemberindeki üç Anadolu lisesini tercih ettikten sonra 'İmam-Hatip veya Meslek liselerinden ikisini daha seçmek zorunda' bırakılacak. Böylece yoğun talep nedeniyle Anadolu lisesine giremeyen 'öğrenci istemediği halde' İmam Hatip'e ya da Meslek lisesine gitmek zorunda kalacak. Nitelikli okul sınavını kazanamayanlar veya bu sınava girmeyenler 'yoğun talep nedeniyle' Anadolu Liselerine de yerleşemedikleri takdirde 'dört seçenekle' karşı karşıya bırakılıyor;
- İstemedikleri bir okul türüne; İmam-Hatip ya da Meslek Lisesine gitmek zorunda kalacaklar.
-İstemediği bir okul türüne yerleştirilmek istemeyenler Açık Liseyi düşünmek zorunda kalacak ve örgün eğitimin dışına itilecek.
-Evlerinden uzakta, başka şehirlerdeki pansiyonlu okullardan tercih yapabilecekler. (Pansiyonlu okul kontenjanlarında İmam-Hatipler yine ilk sırada yer alacak)
- Ekonomik durumu iyi olanlar, bu yerleştirme sisteminin dışına çıkarak özel okullara kayıt yaptıracaklar.

ÇEMBERİN DIŞINA
Çember Sistemi ile çocuklarımız 'çağdaş eğitim çemberinin dışına' itilecek. Parası olanlar özel ve güzel okullara; olmayanlar, imam-hatip, meslek liseleri veya açık liselere gidecek. Zengin ve fakir öğrenciler arasında 'fırsat eşitsizliği' hat sahfaya ulaşacak. Talep olmadığı halde ard arda açılan 'imam-hatipleri dolduracağız' diye geleceğimiz olan çocuklara nasıl kıyarsınız? Milli Eğitim'imizi yönetenler Öğrencilerin 'ilgi ve becerileri doğrultusunda' hangi alanda okuyacağını kendisinin 'özgürce belirleyebileceği' bir eğitim sistemini ne zaman düşünecek? Ülkeyi yönetenler gerçekten eğitimde çağ atlamak istiyorlarsa, 'biz beceremiyoruz' deyip, bu işi Japonya mı, Finlandiya mı Almanya mı 'kim iyi yapıyorsa onun sistemini aynen kopyalayıp', uygulayın. Artık eğitimde çocuklarımızın geleceğini 'heba etmekten' vazgeçin.



****
FIKRA
ÖLÜMÜSÜN DİYE Mİ BAĞIRACAĞIM?
Dursun, eczaneden çıkan Temel'e bağırmış:
'Hasta mısın?'
'Ne hastası? Şimdi ben seni mezarlıktan çıkarken görsem, ölü müsün diye mi bağıracağım!'

****
FOTO ŞAKA
ESOGÜ eski Rektörü Hasan Gönen: Necmi Bey, Rektörlükten zaten sıkılmıştım. 2019'da AK Parti'den Büyükşehir adayı olmayı düşünüyorum. Siz bana oy verirsiniz değil mi?
İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen: Ben oy veririm de AK Parti üniversiteyi yönetemeyen birisine, koca şehri teslim eder mi?