İyi Parti 1. Olağanüstü Kurultayı'nı yaptı.
Tüm engellemelere rağmen, büyük bir coşku ve katılım ile yapılan kongrede Sayın Meral Akşener yeniden genel başkan seçildi.
Kurultay'da Akşener için bir de şarkı bestelenmişti:
' Gözleri yıldız gibi, kaşları hilal
Sanki Mustafa Kemal Bizim Çocuklar
Gözleri yıldız gibi, kaşları hilal
Evladı Fatihan derler, adı Meral..'

Son günlerde kutlanan günlerde Mustafa Kemal Atatürk adını kullanmaktan kaçınan siyasetçileri hatta bazı bürokratları 'çatlatacak, patlatacak ' sözleri olan marşı oldukça beğendim.
Son yılların en kalabalık ve coşkulu parti kurultayını bizim 'ünlü medya (!) ' mız ise görmedi,duymadı ve yazmadı.
UMUDUMUZ MERAL HANIM MI ?
Meral Hanım liderliğindeki İyi Parti; merkez sağdaki boşluğu doldurarak Türkiye'nin demokratik geleceği açısından insanları umutlandırıyor.
Kongredeki söylemlere ve coşkuya baktığımızda; AKP ve R.T Erdoğan'ın neden ittifak arayışlarına girdiği galiba daha iyi anlaşılıyor.
İşin en ilginç yanı; İyi Parti'nin gelişmesi ve toplumda yer edinmesine 'CHP' liler de seviniyor .Umarım;kendilerinden gidecek özellikle' kadın oylarının ' hesabını iyi yapıyorlardır.
ÖRGÜTLER AYNI HAVADA MI ?
İyi Parti'nin yakaladığı rüzgarı devam ettirebilmesi için sadece Meral Hanım'ın söylemleri yetmez. Partinin İl ve İlçelerdeki yönetimleri de Genel Başkan'ın performansına ve çizgisine ayak uydurmalıdır.
İyi Parti teşkilatında görev yapanların artık MHP de olmadıklarını,merkez sağı kucaklama iddiasında bulunan bir partide olduklarını bilmeleri lazım.
MHP'den ayrılan bazı üyelerin İyi Parti'yi ve parti yönetim kadrolarını kendi 'müktesep hakları' gibi görüp yeni kadrolara karşı hırçın,dışlayıcı , tehditkar tavırlar içinde olmamaları gerekiyor.
Eskişehir'de de kısmen gördüğümüz bu tarz yaklaşımlar partinin kitlesel olma özelliğini kaybettirmektedir.
MERAL HANIM ' YOL KAZASI' MI YAPTI ?
Sayın Meral Akşener, Trabzon'da iktidara yüklenirken ;
'Dün çiftçiye 'Al ananı da git' diyenler bugün çiftçinin kullandığı mazotun yarısını indirdiler. Erdoğan ve arkadaşları 3 Y'yi ortadan kaldırmak için geldi. Rahmetli İsmet İnönü'nün ruhuna Fatiha okunur hale getirdiniz milleti ' ifadesini kullandı.
Doktoralı iyi bir tarihçi olduğunu bildiğim Meral Hanım'ın bu ifadesinde söz ettikleri ile İsmet İnönü arasında nasıl bir bağlantı kurduğunu doğrusu anlayamadım.
İsmet İnönü, bir siyasetçi olarak elbette eleştirilebilir. Ancak; İsmet İnönü' yü, sadece 'olağanüstü bir dönemi' ele alarak 'Yolsuzluk,Yoksulluk, Yasak' kavramları ile eleştirmeye başladığınızda hem İsmet İnönü'yü yeterince tanımadığınız hem de İkinci Dünya Savaşı koşullarının ülkemize yaptığı çok olumsuz yansımaları bilmediğiniz ya da 'siyaseten' bilmezden geldiğiniz düşünülür.
Fesli ,mısır püsküllü çakma tarihçilerin , Kurtuluş Savaşı'na ve komutanlarına, Cumhuriyetimizin kurucu kadrolarına karşı söylemlerinin 'ayyuka' çıktığı bir dönemde, Meral Hanım'ın 'maksadını aştığını' düşündüğümüz bu ifadeleri gerçekten büyük üzüntü yarattı.
Biz Sayın Akşener'in başta Gazi Mustafa Kemal ve İsmet İnönü olmak üzere Cumhuriyetimizin 'kurtarıcı ve kurucu' kadrolarına yürekten saygı ve sevgiyle bağlı olduğuna inanıyoruz.
2. İNÖNÜ ZAFERİ İLE AYNI GÜNLERDE...
Tesadüfe bakın; Meral Hanım'ın bu 'talihsiz' konuşmayı yaptığı 24
Mart 2018 tarihinden tam 97 yıl önce, yine aynı günlerde ; Eskişehir'e doğru saldırıya geçen işgalci Yunan ordusu 2.kez ; İnönü mevzilerinde İsmet Paşa komutasındaki Mehmetçikler tarafından durdurulmuştu. (23 Mart-1 Nisan 1921)
Sevr Antlaşması'nı zorla kabul ettirmek ve Ankara yolunu açmak için Eskişehir'e saldıran Yunan ordusuna geçit vermeyen aziz şehitlerimizi , Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'yı, Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa'yı, kurtuluş ve kuruluşumuzun tüm kahramanlarını saygıyla rahmetle anıyoruz ve anmaya da devam edeceğiz.