Yaklaşık sekiz yıl önce. Tarih: 3 Ocak 2010'da Türk Metal Sendikasına ait olan Anadolu Düğün Salonu'nda CHP'nin Olağan Tepebaşı İlçe Kongresi yapıldı.

İKİ OYLA KAZANMIŞTI
Seçimde iki aday yarıştı. CHP Tepebaşı İlçe'nin mevcut Başkanı Hamza Akpınar ile mevcut İlçe Sekreteri Vural Yörük başkanlık için aday oldular. Son derece çekişmeli geçen kongreyi Vural Yörük sadece 'iki oy' farkıyla kazandı. 130 delege oy kullandı. Yörük 65 oy alırken, Akpınar 63 oyda kaldı. İki oyda geçersiz sayıldı. Bundan sonra da iki seçim daha kazanan Yörük yaklaşık 8 yıldır CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığı görevini yapıyor. 26 Kasım'da bu görevi bırakacak. Vural Yörük'ü CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığından önce tanırım. Gerçekten dürüst, insani ilişkileri iyi bir insandır. CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığı görevini başarıyla yaptı. Kırıcı ve bölen olmadı. Hep yapıcı ve birleştiriciydi.

'TERCİHİM SENSİN'
Yörük ile dün parti binasında sohbet ettim. Bana son yaşananlarla ilgili samimi açıklamalarda bulunan Vural Yörük; 'Ben Ahmet Ataç'a çok önceden 'Başkanım benim işlerim yoğun. Uyumlu çalışabileceğiniz ve bu konuda düşündüğünüz birisi varsa ben başkanlığı bırakırım' dedim. Ataç bana; 'Senle devam edelim' dedi. Daha sonraki günlerde Atilay Dalgıç Ahmet Ataç ile görüşmüş. Ekip olarak Tepebaşı İlçe Yönetime aday olduklarını söylemiş. Meclis Toplantısı öncesinde Ataç'ın yanına gittim. Atilay Dalgıç'ın başkanlığa talip olduğunu öğrendiğimi söyledim. 'Başkanım siz eğer, Dalgıç'ın adaylığını istiyorsanız, ben çekilirim' dedim. Ataç'ta bana 'Eğer sen devam etmek istersen benim tercihim sensin' dedi. Ben de 'Atilay bu işi yapar. Sizde onunla çalışabileceğinizi düşünüyorsanız, ben aday olmayayım. Siz de biliyorsunuz, işlerim yoğun' dedim. Ataç benim bu sözlerimden sonra 'O zaman bırakabilirsin' dedi. Ben böylece aday olmadım. Ahmet Ataç bana kesinlikle meclis üyeliği teklif etmedi. Bu konuda söz verdi. Meclis Üyeliğinin lafı hiçbir zaman geçmedi' dedi. Yörük bana yaptığı açıklamayla Tepebaşı İlçe Başkan adaylığından çekilmesi ve Atilay Dalgıç'ın adaylığı ile ilgili iddialara yanıt vermiş oldu.

******

AKŞENER'İ SİYASETE BEN SOKTUM

1991- 2002 yılları arasında üç dönem Eskişehir Milletvekilliği görevlerinde bulunan eski Devlet Bakanı İbrahim Yaşar Dedelek dün bizleri ziyaret etti. Eskişehir siyasetinde bir döneme damgasını vuran Dedelek ile keyifli sohbet ettik.

'KOCAELİ ADAYI YAPTIM'
Dedelek, Meral Akşener'in kurduğu İYİ Parti'ye destek verdiğini kaydederek; 'Halkta karşılık buldu. Bugün seçim olsa Eskişehir'den yüzde 32 oy alır. Meral Akşener'in referandum toplantısında gözlemledim. Salona gelenlerin yüzde 30'u MHP'liydi. Onlar arka sıralardaydı. Yüzde 10'u DYP'liydi. Diğer yüzde 60'ın dörtte üçü kadındı. Sosyal demokrat görüşlü insanlardan da katılım fazlaydı. Meral Akşener'i politikaya ben soktum. Tansu Çiller 1994 yerel seçimlerinde kadın aday bulmamı istedi. Baktım hiçbir il kadın belediye başkan adayı istemiyor. Kocaeli düşüşte olduğumuz bir ildi. Sefa Sirmen 1989'da %48 oy almıştı. Bu ilde Sirmen fırtınası vardı. Ben 'Kocaeli'nde zaten kazanma şansımız yok. Buradan kadın aday çıkaralım' dedim. Kocaeli Teşkilatına Büyükşehir Belediye Başkanlığı için kadın aday bulmalarını istedim. Onlarda üniversitede Hoca olan Meral Akşener'i getirdiler. Bana 'Abi benim abim MHP İl Başkanlığı yaptı' dedi. Ben de ona 'Aman sus, burası DYP dedim. Daha sonra kendisini aday yaptık. Kendisi bana parasının olmadığını söyledi. Ben de Bahattin Şeker seçim çalışman için para gönderecek dedim. Seçime onunla girdik. Meral Hanım oyumuzu yüzde 5 oranında arttırdı. Daha sonra bana 'üniversiteye dönemem' dedi. Biz de onu Genel Merkezde görev verdik. Daha sonra siyasette gerçekten güzel işler yaptı' dedi.

EN DONANIMLISI MESUT YILMAZ'DI
En donanımlı Genel Başkanının Mesut Yılmaz olduğunu belirten Dedelek; 'Ama halkta karşılık bulmadı. Yılmaz Avrupa ülkesinde olsaydı, daha başarılı olurdu. Mesut Yılmaz'a 'Mesut Bey', Erdal İnönü'ye 'Erdal Bey' denildi. Onlara halk lakap takamadı. Demirel'e 'Barajların Kralı', 'Baba', Ecevit'e ' Karaoğlan', Türkeş'e 'Başbuğ', Erbakan'a 'Mücahit', Özal'a 'Tonton' denildi. Recep Tayyip Erdoğan'a 'Reis', Akşener'e de 'Topuklu Efe' deniliyor' diye konuştu.

******

TEPEBAŞI'NDA BAYKAL-SAV EKİBİ

CHP Tepebaşı İlçe Kongresi 26 Kasım Pazar günü yapılacak. Kongrede İlçe Başkanlığı için iki isim yarışıyor. Ahmet Ataç'ın desteklediği Atilay Dalgıç ile Yalçın Komşu başkanlık için yarışacak. Geçtiğimiz günlerde bir CHP'li dostumla sohbet ettim. Kendisi bana Dalgıç'ı destekleyen ekibe bir bakmamı istedi. CHP'li dostumuz; 'Dalgıç'ın arkasında bulunan ve onu aday olarak çıkaran isimler Deniz Baykal-Önder Sav'ı yıllarca destekleyen kişiler. Birçoğu da Yılmaz Büyükerşen karşıtı olan ve onunla geçmişte sorunu olan isimler. CHP Genel Merkezi ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Baykal-Sav ekibinin CHP'de yeniden etkin hale gelmesine nasıl bakar? Ahmet Ataç'ın kongrelerde bu ekiple birlikte hareket etmesine nasıl bir tepki verir?' diye konuştu. Bu sohbetten sonra Dalgıç'ın yıllardır birlikte hareket ettiği ekibe baktım. CHP'li dostumuzun bu konudaki görüşlerinde hiçte haksız olmadığını fark ettim. Bence Ahmet Ataç, Büyükerşen karşıtlarıyla birlikte siyaset yaparak, çok büyük yanlış yapıyor. Şunu bilmelidir ki; bugün kendi desteğiyle bir yerlere gelenleri ileriki süreçte kontrol edemeyecektir. Onlara sözünü geçiremeyecek. Benden uyarması...

******

NOSTALJİ


ESKİŞEHİR İÇİN BİR ARAYA GELİYORLARDI


20 yıl önce. Yıl 1997. Yer Hayal Kahvesi. O yıllarda Hayal Kahvesi'nin işletmeciliğini yapan Demokrat Türkiye Partisi (DTP) İl Başkanı Orhan Kesikoğlu, Eskişehir'deki siyasi parti il başkanlarına bir yemek verdi. Yemeğe DYP İl Başkanı Halis Barlas, CHP İl Başkanı Zeki Ünal, Anavatan Partisi İl Başkanı Selçuk Erşan, MHP İl Başkanı Ahmet Vural ve Refah Partisi İl Başkan Vekili merhum Hasan Hüseyin Kartal katıldılar. İl Başkanları yemekte Eskişehir'in sorunlarını tartıştı. Kent yararına yapılacak çalışmalarda birlikte hareket etme kararı aldılar. Bu yemekten sonra Eskişehir'deki siyasi parti il başkanları birkaç kez daha bir araya gelmişti. Farklı görüşlerin temsilcilerinin Eskişehir ortak paydasında bir araya gelmeleri o yıllarda kentte büyük takdir toplamıştı. Halis Barlas 1999 seçimlerinde DYP'den 3. Sıra milletvekili adayı olmuştu. DYP bir milletvekili (M.Sadri Yıldırım) çıkardı. Milletvekili seçilemeyen Barlas, siyasetten uzaklaştı. CHP İl Başkanı Zeki Ünal 1987-1991 yılları arasında milletvekilliği yaptı. Ünal 1999 seçimlerinde CHP 2.sıra milletvekili adayı oldu. 1. Sırada bugünün Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt vardı. CHP baraj altı kaldı. Anavatan Partisi İl Başkanı Selçuk Erşan 1999 yılında 2. Sıra milletvekili adayı oldu. ANAP bir milletvekili çıkardı (İbrahim Yaşar Dedelek) MHP İl Başkanı Ahmet Vural 2002'de 4. Sıra milletvekili adayı oldu ve seçilemedi. Hasan Hüseyin Kartal, Refah Partisi kapatıldıktan sonra 1999'da Fazilet Partisi'nden Belediye Meclis Üyesi seçildi. Yıllar önce vefat etti. Dürüst ve sevilen bir esnaf olan Kartal'a Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun. DTP İl Başkanı Orhan Kesikoğlu'da 1999'da DTP'den 2. Sıra, 2007'de Demokrat Parti'den 1. Sıra milletvekili adayı oldu. Ama seçilemedi. 2009 seçimlerinde DSP'den İl Genel Meclisi Üyesi seçildi. Daha sonra istifa ederek DP'ye katıldı. 20 yıl öncenin İl Başkanları Barlas, Erşan, Vural, Kesikoğlu milletvekili olma hayallerini gerçekleştiremediler. Zeki Ünal'da ikinci kez milletvekili olma hedefine ulaşamadı.

****
FOTO ŞAKA



CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu:
Akıncığım, Eskişehir'e gittiğinde Ahmet Başkan'a selam söyle.
CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Akın Sallarel: Genel Başkanım o benim bölgemde değil, isterseniz onun yerine Kazım Başkan'a selam söyleyeyim.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Akıncığım neden selamımı götürmüyorsun? Yoksa Odunpazarı ile Tepebaşı Berlin duvarıyla mı ayrıldı.
CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Akın Sallarel: Ancak Kazım Başkan ve Odunpazarı İl Başkanı izin verirlerse selamınızı götürürüm.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Şimdi sen bana 'az daha okuyaydın da CHP Genel Başkanı olacağına Odunpazarı Belediye Başkanı olsaydın'mı diyorsun?

******

YERLER KURUMADI

Olay yerine giden polis ekibi, merkeze anons etmiş;
''Merkez olay yerine vardık'
'Olay hakkında bilgi verin'
'Bir kadın, yeni sildiği koridora ayakkabıyla basan kocasını öldürmüş'
'Kadını yakaladınız mı?'
'Hayır merkez, yerler henüz kurumadı!'