Elektrik Üretim A.Ş. Eskişehir'de toplam kurulu gücü 1080 MW olan bir termik santrali, Tepebaşı ilçesi sınırlarında Alpu'da hayata geçirmeyi planlıyor. Plan açıklandıktan sonra Eskişehir kamuoyu projeyi tartışmaya başladı. Santralin kurulmasını onaylayanlarda var karşı çıkanlarda var. Konu gerçekten her yönü ile tartışmaya değer ve hayati önem taşıyor. Bu nedenle üç Belediye Başkanımız geçtiğimiz Cumartesi günü bir araya gelerek termik santral yapılmaması için mücadele edilmesi hususunda karar alıp kamuoyu oluşturmak amacıyla bazı kararlar aldılar. Ve bu yönde çalışmaya başladılar. Santralin yapılmasından daha çok neden yapılmaması gerektiğinin konuşulması gerektiğini düşünenlerdenim. Çünkü zaten santrali yapmayı planlayan iktidar bunun faydalı olacağı yönünde yeterince propaganda yapıyor!

Bu tartışmalar başlamışken termik santrallerin neden zararlı olduğu, bölgeye neden fayda getirmeyeceği konusunun tam olarak anlaşılması için projeyi özetle anlatmaya çalışacağım;
Öncelikle tam olarak termik santralin ne olduğunu bilmeyen okurlar için tanımlamasını yapalım; katı, sıvı ve buhar halindeki yakıtlarda var olan kimyasal enerjiyi ısı enerjisine, ısı enerjisini hareket (kinetik) enerjisine, hareket enerjisini de elektrik enerjisine dönüştüren tesislerdir. Kısaca termik santraller kimyasal enerjinin elektrik enerjisine dönüştüğü tesislerdir.

Bu tanımlamalardan sonra Enerji Bakanlığının açıklamalarına dayanarak yapılacak tesis hakkında bilgi verelim;
Toplam kurulu gücü 3x360 MWe, ısıl gücü ise 900x3 MWt olarak planlanan Alpu Termik Enerji Santralinde ana yakıt olarak yılda yaklaşık 6.316.812 ton yerli kömür (linyit) tüketilecek. 1,8 milyar dolar bedelli proje kapsamında 1.125 hektarlık üretim alanının yaklaşık 116,8 hektarlık kısmında santral sahası, yaklaşık 30 hektarlık kısmında ise kömür stok sahası tesis edilmesi ve işletilmesi planlanıyor.
Termik Santral işletmeye geçtiğinde yılda 1.600.000 ton taban külü ve uçucu kül ile 350.000 ton alçıtaşı olmak üzere toplam 1.950.000 ton atık oluşacak. Santrale sadece 1.787 hektarlık alan kaplayan B sektör sahasından kömür sağlanacak. B sektör sahasında belirlenen A3/4 ve C damarlarının tam mekanize bir sistemle üretilmesi durumunda toplam kaynağın %52'si oranında değere karşılık gelen 296 milyon tonluk bir tüvenan rezervi hesaplandı.

Tepebaşı İlçe sınırları dahilinde yer alan Termik Santral Sahası, Eskişehir İl Merkezi'ne kuş uçuşu yaklaşık 32 km mesafede, Tepebaşı İlçe Merkezi'ne ise kuş uçuşu yaklaşık 25 km mesafede yer alıyor. Santral sahasına en yakın yerleşim merkezleri ise kuş uçuşu yaklaşık 1.810 m mesafede Beyazaltın Mahallesi, yaklaşık 3.180 m mesafede Kozlubel Mahallesi ve yaklaşık 5.450 m mesafede Gündüzler Mahallesi'dir. Santral sahasına en yakın konut ise santral sahasının en yakın sınır noktasının kuzey batı istikametinde ve kuşuçuşu yaklaşık 1.450 metre mesafede Beyazaltın Mahallesi dahilinde bulunuyor.

Projenin inşaat aşamasında yaklaşık 1500 kişi, işletme aşamasında ise toplam yaklaşık 2500 kişinin çalışması planlanıyor.
Bu açıklamaları dikkatlice okuyan ve sadece yılda 2 milyon ton akıt ortaya çıkacağını, en uzak yerleşim yerinin yalnızca 2 km olacağını resmî ağızlardan öğrenen başta bölgede söz sahibi yetkililer olmak üzere 'Termik santral projesinin bölgeye ekonomik canlılık ve gelir getireceğini, büyük istihdam yaratılacağını' ifade ederek santrale sahip çıkmalarını anlamak mümkün değildir. Evet ilk anda bir hareketlilik olabilir evet bir canlılık gözükebilir evet bir istihdam yaratabilir. Peki ya sonra? Uzun yıllar geçince ne olacak?

Termik santrallerin zararları noktasından neler olacağına beraber bakalım;
1- Termik santralden çıkan gazlar, tarım ürünleri, hayvanlar, su varlıkları ve ormanlar üzerinde kalıcı tahribat bırakıyor.

2- Yine bun termik santrallerden çıkan kükürtdioksit, azotoksit ve partikül madde gibi maddeler içerdikleri ağır metallerle insanların merkezi sinir sistemini etkiliyor, anormal doğumlara sebep oluyor ve gelişme ve öğrenme yeteneğini azaltıyor.

3- Yine santrallerde çıkan küllerde var olan radon gazı kanser vakalarında artışa neden oluyor.

4- Santrallerin bacalarından çıkan gazlar asit yağmurları oluşturuyor ve yağan yağmurla toprağın kimyasal yapısı bozuluyor. Haliyle tarımsal verim düşüyor, ağaçlar kuruyor, hayvancılıkla ilgili faaliyetler zarar görüyor. Yani bölgede oturan bir vatandaşın hayvancılık, arıcılık ve balıkçılık yapması zor.

5- Termik santrallerde soğutma, temizleme ve buhar elde etmek için bol miktarda su kullanılıyor. Kullanılan bu sular daha sonra atık halinde toprağa,yer altı sularına, denize veya akarsulara boşalıyor. Böylece suyumuz da kirlenmiş oluyor. Suyumuz bozulmakla kalmıyor, sudaki yaşam zinciri de bozuluyor.

Zararlarını da anlattıktan bu bilgiler ışığında sonra son sözü Tema Vakfına verelim;
Alpu'nun genelinde sulu tarım yapılıyor. Taban suyu da yüksek olan ova İç Anadolu Bölgesi'nin zengin ovalarından biri. Kömür yatırımları ise tarımın baş düşmanı. Kömür madenciliği için verimli üst toprağın sıyrılıp, sahanın susuzlaştırılması gerekiyor. Kömürlü termik santraller neden oldukları zehirli gazlar ve uçucu küllerle, asit yağmurları ile tarım arazilerinin verimini düşürüyor, su kaynaklarını kirletiyor. Ayrıca soğutma suyu ihtiyacı için çiftçilerin suyuna ortak oluyor. Planlanan kömürlü termik santral projeleri, hava, su, toprak varlıklarına etkileri bakımından kümülatif olarak değerlendirilmiyor.
Yani kömür çıkarmak için tarım arazisi kazınacak, arazi sahipleri üç kuruş tazminat alabilirse alacak. Sonra işsiz kalacak ve göç edecek. İstimlak edilmeyen alanlarda verim düşecek.
Sonuç olarak insan zarar görecek, hayvanlar telef olacak, tarım arazileri yok edilecek, rantiyeciler yeni ve büyük proje sayesinde bir kez daha köşeyi dönecek. Eskişehir de Türkiye'nin büyük en büyük enerji yatırımını kazanmış olacak öyle mi? Hadi canım sizde!..