Asgari ücreti, yasa gereği beşer işçi, işveren ve devlet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor. Bu komisyonda, en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için işçi tarafını TÜRK-İŞ temsil ederken, işveren tarafı adına masaya TİSK oturuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında yapılan ilk toplantının ardından komisyon, işçi ve işverenin ev sahipliğinde de ayrı ayrı toplanıyor. Komisyon, son toplantısını yine bakanlıkta yapıyor. Bakanlığın belirlediği üyelerden birinin başkanlık ettiği komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıp, oy çokluğuyla karar veriyor. Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu tarafın, çoğunluğu sağladığı kabul ediliyor.
2018 yılı asgari ücret brüt: 2.029,50 TL
2018 yılı asgari günlük brüt ücret: 67,65 TL
2018 yılı günlük tavan ücret: 507,38 TL
2018 yılı aylık tavan ücret: 15.221,40 TL
2018 yılı asgari ücret aylık brüt 2.029,50 TL, aylık net 1.603,12 TL, günlük brüt 67,65 TL olarak uygulanıyor. Apartman görevlileri için ise normal işçilerden farklı olarak gelir ve damga vergileri kesilmediğinden net bin 510 lira 87 kuruş olarak hesaplanıyor.
Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, Asgari Ücret 2.029,50 TL
SGK primi % 20,5 (İşveren Payı) 416,05 TL
Hazine Teşviksiz
İşveren işsizlik sigorta fonu 40,59 TL
İşverene Toplam Maliyeti 2.486,14 TL
Hazine teşviki alan işveren ile hazine teşviki almayan işveren arasında toplam maliyet asgari ücretli işçi başına 101,48 TL olarak değişmektedir.

Bu bilgileri neden verdim? Çünkü yıl sonuna doğru açıklanması beklenen asgari ücret 2019 için yapılan toplantıların Aralık ayı içerisinde bitmesi bekleniyor. Yani Asgari Ücret kısa bir süre içinde netlik kazanacak. Asgari ücrete yapılacak olan zam oranları önümüzdeki günlerde Hükümetle pazarlığa oturacak olan tüm çalışanlara yapılacak zamlar için bir ön veride oluşturacak. Özellikle çalışan kesim tarafından beklentilerin yüksek tutulması gerektiğini ispat etmek için bu bilgileri paylaşmak gerekiyor. Ancak beklentileri yüksek olanlar için de şu acı gerçeği ifade etmek gerekiyor ki, Asgari Ücret Komisyonun yapısı bu şekilde olduğu sürece açlık ve yoksulluk sınırları üzerinde bir ücret belirlenmesini kimse beklemesin! Her ay açlık ve yoksulluk araştırması yapıp kamuoyuyla paylaşan ve işçileri temsilen komisyonda yer alan TÜRK İŞ bile!!
TÜRK-İŞ (Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu), çalışanların geçim şartlarını otuz bir yıldan bu yana aralıksız olarak her ay düzenli olarak yaptığı 'açlık ve yoksulluk sınırı' araştırması ile ortaya koymaktadır.

TÜRK-İŞ Araştırmasının 2018 Ekim ayı sonucuna göre:
◦ Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 1.919,34 TL,
◦ Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6.251,92 TL,
◦ Evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın 'yaşama maliyeti' ise aylık 2.360,09 TL olarak hesaplandı.
Sonuç ortada kendi yaptığı araştırmanın rakamları bile ortada iken her yıl gidip gidip bu sınırların çok altında rakamlara imza atan TÜRK İŞ'ten emeği ile geçinenlerin de bir şey beklememesi artık gayet doğal bir durum oldu!

Hükümet geçen yıl birbiri ardına ekonomi büyüyor ekonomi iyiye gidiyor diye sürekli kamuoyuna paylaşım yapıyordu! Ona rağmen yeterli zam oranları alınamamıştı. Bugün ekonominin geldiği durum ortada! Hal böyle iken asgari ücretten büyük beklentilere girmek ülke gerçekleri ile örtüşmüyor..!