Bu yıl 32'incisi düzenlenen, Ahilik Haftası töreninde konuşan Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen, 'Ahilik kültürü ışığında ticaretimize yön verdiğimiz sürece, dış güçler bize zarar veremeyecek' demiş.

ARTIK KİMSE YEMİYOR
Ülkede 'bir olumsuzluk yaşandığında iktidar partisi hep dış güçleri' suçlar. Batı'nın 'bizi kıskandığı masalını anlatıp', ekonomide yaşanan olumsuzlukta dış güçler savunmasını anında yapar. Ülkeyi, 'ülkenin ekonomisini dış güçler mi' yönetiyor? Cumhuriyet kazanımı olan 'dev kuruluşları haraç-mezat' dış güçler mi sattı? Kaz dağlarında 'Kanadalı firmanın 'siyanürle altın aramasına' dış güçler mi izin verdi? FETÖ'ye 'ne istediyse verenler' dış güçler miydi? Teröristleri Habur'da 'davul zurnayla karşılayan, hakimleri onların ayağına göteren, Oslo'da PKK ile pazarlık eden' dış güçler miydi? Teröristbaşının 'kırmızı bültenle aranan kardeşi' Osman Öcalan'ın TRT'ye dış güçler mi çıkardı? Artık 'kendi beceriksizliklerini dış güçler masalıyla kapatmaya' çalışanlar şunu anlamalı. Artık 'okuduğunu anlayabilecek zekada olan hiç kimse' bu dış güçler masalını yemiyor.

YOK OLAN ZANAATLAR
Şimdi gelelim sayın Birsen'in açıklamasına. Merhum 'Turgut Özal'ın Başbakanlığı döneminde başlayan yozlaşma yüzünden' ülkemizde ahilik kültürü mü kaldı? Senede bir hafta anmakla 'esnaflar arasında dayanışma, birlik beraberlik kültürünü yeniden' getiremeyiz. Zaten 'kendini geçindiremeyen küçük esnaf yanındaki esnafa nasıl yardımcı' olacak? Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birlikleri ve üst kuruluşu olan Türkiye Esnaf Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) dev AVM'lerin 'kent merkezinde kurulmalarını' neden hiç önleyemedi? Son yıllarda 'iktidarla araları çok iyi olmalarına rağmen' bu konuda neden hiçbir kazanım sağlayamadı. Neden mahalle 'bakkalını, kasabını, manavını, elektrikçisini, terzisini, hırdavatçısını' AVM'lere karşı koruyamadı? Usta-çırak ilişkisi ile sürdürülen 'geleneksel zanaatların yok olmasına' neden çare olmadı? Ne diyeyim? Sayın Birsen AVM'leri 'yendiniz de sıra dış güçlere mi' geldi?
--------------------------------------------
SANKİ BABASINDAN KALAN BAKKAL
DÜKKANI DEVREDİYOR

'Eskişehirspor'un zarar görmemesi için eski başkanlara ya da kentin tanıdığı insanlara kulübü devredebiliriz. Bu olmadığı için kongreyi iptal ettik. Bu, Eskişehirspor'a zarar vermez. Kulübün geleceğini düşündüğümüz için kongre kararını iptal ettik. Eskişehirspor için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz.' Bu sözler Eskişehirspor Başkanı Osman Taş'a ait. Sanki beyfendi koskoca Eskişehirspor'u 'babasından kalan bakkal dükkanı gibi devredebileceğini' sanıyor. Sayın Taş Eskişehirspor'u gerçekten düşünüyorsa bir an önce olağanüstü kongreye gitsin. Sakın korkmasın. Olağanüstü kongrede 'sizlerden daha kötü, daha iş bilmeyen başkan ve yönetim' gelmez. Hele sizi gördükten sonra bu işin daha çok taliplisi çıkar...
----------------------------------------------
NOSTALJİ
İKTİDARIN DEĞİL DEVLETİN VALİSİYDİ

Yıl: 1993. 26 yıl önce DYP'li Devlet Bakanı Cavit Çağlar Eskişehir Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (ESİAD) düzenlediği etkinliğe katılıyor. Tarihi fotoğrafta dönemin 'Eskişehir Valisi Ali Fuat Güven, ESİAD Başkanı Orhan Kesikoğlu ve ESİAD Yönetim Kurulu Üyeleri merhum Ali Çetinkaya,Selim Çolpan, Ömer Bilgin' yer alıyor. 1944 Gümülcine doğumlu olan Cavit Çağlar 1982 yılında merhum Süleyman Demirel'in teklifini kabul ederek, siyasete girdi. 1987, 1991 ve 1995 seçimlerinde DYP'den Bursa Milletvekili seçildi. İlki '20 Kasım 1991- 25 Haziran 1993 tarihleri arasında, ikincisi 5 Ekim 1995- 6 Mart 1996 tarihleri arasında' Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakanlığı yaptı. Demirel'e yakınlığıyla öne çıktı. Hatta onun için 'Demirel'in manevi evladı' deniliyordu. 1954 Erzincan Kemaliye doğumlu olan Ali Fuat Güven 38 yaşında Eskişehir Valisi oldu. DYP-SHP Koalisyon Hükümeti döneminde 21 Şubat 1992- 4 Ekim 1999 tarihleri arasında (7,5 yıl) Eskişehir Valiliği yaptı. İlk Valilik görevini Eskişehir'de yapan Güven, daha sonra Bursa Valiliği'ne atandı. 2003 yılında Uşak Valiliğine atanan Güven 2005 yılında emekli oldu. Güven, 'çok sert ve disiplinli' bir Vali'ydi. Tam bir devlet adamıydı. İktidarın değil, devletin valisiydi. Yapılan 'ihaleleri titizlikle inceler, yanlış yapan' bürokratlara acımazdı. Devletin 'tek kuruşunu zarara uğratan müdürleri' cezalandırırdı. Hemen soruşturma açar, onları açığa alırdı. Eskişehir'de başarılı hizmetlerde bulundu. İz bırakan ve unutulmayan Valiler arasında yer aldı. O yıllardaki ESİAD 'imza attığı işlerle hep kent gündeminde' yer alıyordu. Kentimizin önemli sorunlarının çözümünde etkin oluyordu. Siyasi partilerin 'yerel birleşenlerini ve Eskişehir'in tüm milletvekillerini Eskişehir paydasında bir araya' getiriyordu. 1990'lı yıllarda ESİAD'ın yarattığı etkiyi daha sonraki yıllarda hiçbir demokratik kitle örgütü yapamadı.
---------------------------------------------------
FOTO ŞAKA

Eskişehirspor eski Başkanı Osman Taş:
Halil abi, tekrar olmak istersen başkanlığı sana devredebilirim.
Eskişehirspor Başkanı Halil Ünal: Eskişehirspor Başkanlığı sana babandan mı kaldı da bana devredeceksin?
--------------------------------------------
FIKRA
KADINLAR KEDİLERİ NEDEN SEVER?

Kadınların kedileri neden sevdiklerini anlamak mümkün değildir. Kediler bağımsızdır. Laf dinlemezler. Eve çağırırsınız gelmezler. Bütün geceyi dışarda geçirmeye bayılırlar. Sabahın köründe eve geldiklerinde ise, hoş karşılanmak, okşanmak ve önlerine güzel bir yemek isterler. Yalnız yatmaktan hoşlanırlar. Kadınlar, erkekte nefret ettikleri her şeye kedilerde bayılırlar!..