Fikret Hakan'ın sinama serüvenini ikiye ayırmak belki daha doğru bir yaklaşım olacaktır. 1975'e kadar olan birinci bölümde Fikret Hakan, Türk sinemasının çok önemli filmlerinde oynadı. İsmi, afişin en üzerine, büyük harflerle yazıldı. Beyaz Mendil, Üç Arkadaş, Keşanlı Ali Destanı ve nihayet Yılanların Öcü ile 'dev aktör' ünvanına fazlasıyla hak kazandı.
Orhan Günşıray, Göksel Arsoy hemen hemen aynı jenarasyon, Cüneyt Arkın, Yılmaz Güney, Kartal Tibet gibi Türk sinamasının dev isimleriyle aynı dönemin sanatçısıydı. 1975'ten itibaren Yeşilçam'ı saran seks filmleri furyası nedeniyle İstanbul'u bırakıp Marmaris'e taşındı ve 1980'e kadar orada farklı işler yaparak yaşamını sürdürdü.

Fikret Hakan'ın sinema serüveninin ikinci bölümü işte burada başlar, 1980 sonrasında. İkinci dönemdeki filmlerinin bir çoğunda ismi 'bir tık' aşağıya, bir kaç punto ufak yazılmaya başlandı. Cüneyt Arkın'la bir çok filmde rol aldı, Ferdi Tayfur'la oynadı. Ancak ismi hep ikinci adam olarak yer aldı.
Ne olursa olsun o Fikret Hakan'dı.
Hayatının son demine kadar, Türk sinemasının en büyük isimleri arasında yer aldı. Ve her zaman da öyle kalacak.

HAYATI

Gerçek adı Bumin Gaffar Çıtanak'tır. 23 Nisan 1934'de balıkesir'de doğdu.

1950 yılında 'Üç Güvercin' adlı oyunla 'Ses Tiyatrosu'nda tiyatro sahnelerine ilk adımını attı. 1952 yılında 'Köprüaltı Çocukları' adlı filmle sinemaya geçti. 163 film ve dizide oynadı, 1970'li yıllarda senarist, yönetmen ve yapımcı olarak çalıştı. 'Üç Arkadaş' ve 'Keşanlı Ali Destanı'yla büyük bir üne kavuştu.

Kariyerini 'Babıali, tiyatro ve beyaz perde' diyen Hakan, 1953 yılında 'Köprüaltı Çoçukları' ile sinemaya geçiş yaptı. Ardından 'Beyaz Mendil', 'Gelinin Muradı', 'Üç arkadaş', 'Dokuz Dağın Efesi' gibi filmlerde oynayan Hakan, 60'lara gelindiğinde 'Yılanların Öcü' ile sinemaseverlerin karşısına çıktı. Bu filmle birlikte 'Karanlıkta Uyuyanlar', Hakan'ın unutulmaz filmleri arasında yer aldı.

Peşpeşe filmler çeken Hakan, 1970'lere gelindiğinde yönetmen ve yapımcı olarak da sektörde boy gösterdi. 'Keşanlı Ali Destanı' ile büyük ün kazanan Hakan, Holywood'dan gelen film teklifini, İngilizcesi olmadığı için değerlendiremedi.

Bir dönemin modası olduğu üzere gazinoda sahne alan, Zerrin Özer ile birlikte sunuculuk deneyimi yaşayan Hakan, Yeşilçam'ın sıkıntılı dönemlerinde Marmaris'e göçerek 1980'lere kadar burada yaşamını sürdürdü.

Daha sonra beyaz perdeye dönerek Türk sinamasının jönleri arasına adını yazdıran Hakan, aralarında Hümeyra, Semiramis Pekkan, Lale Sarı gibi isimlerin de olduğu 4 evlilik yaptı.

45'lik plakları olan Hakan, dolu dolu geçen sanat yaşamına birçok ödül sığdırdı. 1965'te Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 'Keşanlı Ali Destanı' ile en iyi erkek oyuncu ödülünü alan Hakan, 1968'de bu kez 'Ölüm Tarlası' ile yine aynı ödülün sahibi oldu...