Referandum ile ilgili propaganda süreci başladı… Eskişehir de geçtiğimiz hafta sonunu yoğun bir siyasi gündemle geride bıraktı.
AK Parti ile başlayalım… Emek Mahallesinde gerçekleşen üye buluşması etkinliğini takip ettim. Burada bir düğün salonu dolusu partili, Bakan Faruk Çelik'i heyecanla dinledi. Salonda coşku hakimdi… Bakan Çelik yeni anayasa paketinin getirilerini, şimdikinin dezavantajlarını anlattı. Ardından ikinci bir etkinliğe geçti.
Referandumun 'hayır' tarafı da çalışmalarına başladı elbette. Pazar günü Cumhuriyet Halk Partisi'nde gerçekleşen toplantıya çok sayıda partili katıldı. İl binasının toplantı salonuna kalabalık sığmadı. Toplantıyı takip eden basın mensubu arkadaşlarım, kalabalıktan ötürü fotoğraf çekmekte zaman zaman zorlandı. İl Başkanı Sinan Özkar, Milletvekilleri Utku Çakırözer ve Cemal Okan Yüksel ile Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt anayasa değişikliği ile ilgili eleştirilerini, kaygılarını anlattı.
Pazar günü bir toplantı da Demokrat Parti'de gerçekleşti. İl Başkanı Nazım Dölekçekiç, 'Biz Demokrat Parti olarak demokrasi için, cumhuriyet için, vatan ve millet için bu siteme hayır, hayır, hayır diyoruz' ifadelerini kullandı. Partinin Pazar toplantılarına her zaman olduğu gibi üyelerden katılım vardı.
Saadet Partisi ise gündeme farklı bir noktadan baktı geçtiğimiz toplantıda. İl Halkla İlişkiler Başkanı Nazif Ayaz, vatandaş ile yetkililerin gündeminin farklı olduğunu belirterek, 'Vatandaş yapılan zamlarla nasıl geçineceğini düşünürken hükümet makam koltuklarında nasıl daha fazla kalırız düşüncesiyle hareket ediyor' dedi. Not düşmek isterim; ben de vatandaşın gündeminin 'Seçim değil de geçim' olduğunu düşünenlerdenim.
Pazar günü son olarak Liberal Demokrat Parti'den de yazılı bir açıklama geldi. LDP Odunpazarı İlçe Başkanı Mert Eke tüm siyasi partilere seslendi, 'Referandumdan 'evet' çıkması halinde gelecek olan denetimsiz bir tek adam rejimi hiç bir muhalif sesin çıkmasına müsaade etmeyecek ve hepsinin sesini elindeki olağanüstü yetkileri kullanarak tek tek kesecektir' dedi.
Hafta sonu gerçekleştirilen toplantıları, açıklamaları, etkinlikleri özetledim sayılır. Yapılan açıklamaların yanı sıra vakıf, dernek, kıraathane ziyaretleri ile birlikte Eskişehir'de referandumun propaganda süreci de hızlı bir şekilde başlamış oldu. Peki, tüm bu gelişmeler yaşanırken sizce de bir eksiklik yok muydu? Ülke ve şehir siyasetinin önemli aktörlerinden Milliyetçi Hareket Partisi Eskişehir'de nerede, ne yapıyor bilen var mı? Üstelik sadece karşı görüşte olanları değil kendi tabanının da önemli bir kısmını 'evet' demeye ikna etmesi gereken bir partiden bahsediyorum, sizce de biraz pasif görünmüyorlar mı?
Kadir Bıyık, MHP İl Başkanlığı görevine getirildiğinde kendisiyle ilk kez söyleşi yapan bendim, bu röportajı Sonhaber'de okudunuz. Ben Kadir Başkan'ın Eskişehir MHP'de yaşanan tutukluğun aşılması, pasif görünümünden sıyrılması, şehrimizi ve ülkemizi ilgilendiren konularda yüksek sesle konuşması adına partisi için iyi bir şans olduğuna inanıyorum. Ancak aradan geçen onca zamanda gözle görülür bir canlılık olmadı.
Gözümden kaçtıysa affetsin ama Kadir Bıyık'ı Aralık 2016'da AK Parti'ye yaptığı bir ziyaret ve geçtiğimiz günlerde Kırım Tatarları ile ilgili yaptığı yazılı bir açıklaması dışında pek göremedik, duyamadık... En azından Eskişehir'in gündemine oturan, hepimizi yakından ilgilendiren, herkesin görüş bildirdiği Hamamyolu Projesi hakkında bir değerlendirme yapar artık diye düşünüyordum, onu da yapmadı...
Son seçimlerde elindeki tek milletvekilini de kaybetmiş bir partinin, CHP ve AKP'nin son derece etkili olduğu Eskişehir'de çok daha faal olması, medya ile güçlü ilişkiler kurması gerektiğine inanıyorum. Siyasi nezaketi üst düzeyde olan, teşkilat içinde yıllarını geçiren ve parti tabanında bu denli sevilen, hitap yeteneğini de başarılı bulduğum Kadir Bıyık'ın böyle bir süreçte daha ön planda olması gerekiyor. Bu beklenti sanırım benden çok partililerde de oluşmuştur, umarım karşılık bulur…