Biz çok iyi anlıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk' ü saygıyla, sevgiyle, özlemle anıyoruz.
Bugün 10 Kasım.
Atatürk'ü sevgiyle özlemle anıyoruz, ama aynı zamanda çok iyi anlıyoruz.
Dünyada, Türkiye'de ve orta doğuda yaşanan olaylar ve gelişmeler Atatürk'ü anlamanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha kanıtladı. Atatürk gibi önderlerin, devrimcilerin ne kadar önemli olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Bugün Atatürk'ü anlamanın ne kadar önemli olduğu herkes tarafından daha çok anlaşılmaya başlandı.
Biz Atatürk'ün açtığı ve çizdiği yolun Türkiye ve dünya için öneminin hep farkında olduk.
Atatürk, 'Dünya'da her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir' diyerek bilimden uzaklaşmanın gaflet ve cehalet olduğunu söylemiştir.
Biz Atatürk'ün bu sözünden hareketle bilgi üretmenin, üretilen bilginin bilime ve teknolojiye dönüştürmenin gerekliliğinin hep farkında olduk. Atatürk'ü anlamak bilgi üretmektir, bilim üretmektir, teknoloji üretmektir dedik.
Bugün 10 Kasım.
Her gün olduğu gibi bugünde, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk' ü saygıyla, sevgiyle özlemle anıyoruz ve çok iyi anlıyoruz.
Atatürk'ü anlamak bizim çocukluğumuzda başladı. Daha ilkokul birinci sınıftaydım. Okula başlayalı henüz daha 2 ay olmuştu. Dördüncü ve beşinci sınıftaki abilerimiz ve ablalarımızla birlikte Atatürk'ün bir çerçeveli fotoğrafının etrafını mersin (köyde murt deniyordu) dalları ile süslemiştik. Sanki mersin dallarından bir çerçeve daha yapmıştık.
Biz çelenklerimizi de mersin dallarından yapardık ilkokulda.
Yine bir 10 Kasım'dı. Bütün çocuklar okulun önünde ikişerli sıra olduk. Öğretmenimiz köyün içinde yürüyeceğimizi söyledi. Bana ve birinci sınıftaki Gülsüm arkadaşıma süslediğimiz Atatürk fotoğrafını verdiler ve ön sıraya getirdiler. Unutulmaz bir anı, unutulmaz bir heyecan olmuştu benim için. Sanki kalbimin atışını en arkadaki arkadaşlarım bile duyuyor gibi gelmişti. Her yer ve herkes susmuştu bir tek benim kalp atışlarımın sesi vardı yürüyüşe komut veren.
Biz ilkokulda, orta okulda, lisede ve meslek hayatımızda hep anı biriktirerek yol aldık. Belki hiç test sorusu çözmedik ama 'Günaydın, gözün aydın, Sayısız devrim saydın' şiirleri ile olgunlaştık, kişilik sahibi olduk.
Benliğimizi, kişiliğimizi, karakterimizi Atatürk'ün 'Övün, Çalış, Güven.' sözüyle şekillendirdik. Taa ilkokulda çalışmaya başladık. Bir gün önce karpuz tarlasında çalıştık, bir gün sonra üniversite sınavına girdik.
Atatürk'ü anlamak; çalışmaktır dedik, çalıştık. Üretmektir dedik, ürettik. Hak adalet dedik peşinden koştuk. Vicdan dedik, hiç elimizi vicdanımızdan çekmedik.
Bir tutkudur Ataürk'ü anlamak dedik. Nice sevdalara değişmedik.