Sevgili okurlar,
Halep'te olanları ekranı başında olan tüm dünya izliyor. O yavruların kanlar içinde kalması binlerce çocuğun babasız-anasız kalması. Yıkılan hayaller; özlenen aile, ana, baba. Bunların hepsi bir zalimin sadece iktidarda kalabilmesi uğruna, binlerce insanın öldürülmesi.
İşte bunları düşündükçe geçmişte insanlık tarihin de buna benzer olaylar insanoğlunun aklında geçiyor.
Bir firavun saltanatını sürdürebilmek için bir kahin çağırıp, 'Benim geleceğime bir bak ne gözüküyor' dediğinde 'Seni bertaraf edecek, seni yok edecek bir erkek çocuğu dünyaya gelecek ve senin saltanatına son verecek. Ama o erkek çocuğu henüz dünyaya gelmedi' demişti koca kahin. Bunu duyan firavun her taraf emir göndererek doğacak tüm erkek çocuklarının öldürülmesini istemişti.
Ama yüce yaradanın takdiri Hz. Musa doğduğunda onu koruyacak ve Hz. Musa peygamber olduktan sonra kardeşi Harun'la birlikte firavuna doğru yolu gösterebilmek için büyük uğraşlar verdiler.
Ama sonunda Allah'ta onu Kızıldeniz'de ordusu ile birlikte yok etti.
Fakat ondan sonra yeryüzünde ne Musa eksik olacak, ne de firavun her devirde, her Musa'nın bir firavunu bulunacak.
Bir de Karun vardı o da Tanrılık iddiasında bulunuyordu. Kur'an-ı Kerim'de Karun'un mallarından, hazinesinden bahsederken Kur'an-ı Kerim onun (Karun'un) hazinelerinin anahtarı, yani o kapıları açabilmek için anahtarları 15 deve ancak taşıyabiliyordu.
Bir konu olduğu zaman hani 'Karun kadar zengin' derler ya işte böyle bir kafiri öldürmeye bir sivrisinek yetti. Allah onu zelil etmek için bir sivrisinek gönderdi ve burnundan içeri girdi. İşte o sineği öldürmek için önce yumrukla, daha sonra sopa ile onunla da çıkaramayınca kafasına balyozla vurulmasını ve sineği çıkarmaları emretmişti.
Balyozu kafasına yer yemez beyni dağılmış ve sinekte, hiçbir şey olmamış gibi burnundan çıkarak kaybolmuştu.
İşte o günden sonra yeryüzünde ne firavun ne de Karun eksik oldu. O küçücük yavrular ağladıkça hayata gözlerini yumdukça, buna sebep olanlar acaba bırakın insanlığı, hayvan bile olamazlar.
Bunun hesabını yarın ruzi mahşerde (Mahşer Günü) nasıl verecekler. Şu üç günlük dünyada o koltukta biraz daha kalabilmek uğruna yüz binleri katletmek hangi kritere uyuyor, bunu vahşi hayvanlar bile hemcinslerine uygulamıyor.
İşte son cümle olarak, bunların dini mezhebi, milleti ne olursa olsun sonu cehennemdir.
Bu tür katillerin yeri cehennemin ta Gayya kuyusudur. Ama onlar cehennemi boylayıncaya kadar da ne analar ne evlatlar ağlayacak.
İlahi bu mazlumların ahını sen yerde bırakma.