Seçim öncesinde yazdım, çizdim, bisiklet yolu, bisikletli ulaşım vs... Başkanları da eleştirdim, adayları da. Kimse bisikletin adını anmadı.
Bisikletlileri de eleştirdim. Hiçbir bisiklet grubu, topluluğu, derneği bisiklet için bir şey istemedi. Adaylara sormadı bisikletle ilgili bir projeleri var mı?
Şimdi hep birlikte izliyoruz yine Eskişehir'i yönetenlerin bisiklet için hiç bir şey yapmamasını. Şehirde devam eden bisiklet yasaklarını.
Yıl 2011, Büyükerşen'in hedefi 'Eskişehir'i Türkiye'nin örnek bisiklet şehri yapmak'. Büyükerşen'in açıklaması şöyle: 'Petrol ile çalışan araçlar, hem hava kirliliğine hem de gürültüye yol açar… Belediyeler şehir içi ulaşımda lastik tekerlekli araçlar yerine bisiklet kullanımı üzerine çalışmalıdır… Böylece bizim ülkemizde, şehrimizde de vatandaşların bisiklet kullanmaları hem sağlıklarına hem bütçelerine katkı sağlayacaktır… Bu sayede egzoz gazları da şehir içinde azalacaktır… Bu çalışmalarla, Türkiye'de örnek şehir olarak gösterilen Eskişehir, önemli bir vasıf daha kazanacaktır...'
Ne kadar doğru. Üzerine söylenecek fazladan bir sözcük bile yok. Üstelik o zamanlar Türkiye'de kimsenin ne bisiklet yolundan ne bisikletli ulaşımdan haberi vardı. Büyükerşen Eskişehir'i Türkiye'nin örnek bisiklet şehri yapmaya girişti. Girişti, girişti de bu yalnızca bir niyet, bir tartışma, bir başlangıç olarak kaldı.
Belediye, Valilik, Emniyet, Şehir Plancıları, Üniversiteler, Avrupa Sürdürülebilir Ulaşım Merkezi, Hollanda Kraliyet Elçiliği katılımıyla toplantılar, çalıştaylar yapıldı. O günlerde Eskişehir'de ne bir bisiklet grubu, ne derneği, hiç bir şey yok. Biz de dağcılık derneği ile katılıyoruz çalışmalara. Bir heyecan, bir sevinç sormayın.
Planlar şöyleydi, Osmangazi Üniversitesi'nden, Anadolu Üniversitesi'ne kenti kuzey, güney hattında geçecek bir bisiklet yolu yapılacak. Porsuk boyunca yapılacak bisiklet yolu da kenti doğu, batı hattında kat edecek. Neredeyse bütün kenti kapsayan, ulaşıma hizmet eden harika bir iş.
Proje tamamlanmadı. Atatürk Bulvarında kaldırıma iliştirilen bisiklet yolu ile Porsuk kıyısındaki dekoratif yol yapıldı. O kadar.
O günden beri eleştiririm, sorarım. Ne olacak bizim bisiklet yolları? Ne zaman yapılacak Eskişehir'in bisiklet yolları?
Bir kez de Büyükerşen'in tarafından bakmaya çalışayım sürece. Eğer proje o zaman yapılsaydı halk Büyükerşen'in canına okurdu. Araçlara dar gelen yola sen bisiklet yolu yapacaksın, kentin en yoğun trafiğini Atatürk Caddesi'ni, çalışanları bisikletlilerle paylaşmasını isteyeceksin araçlardan. Olacak iş değil. Üstelik kentte ne bisiklet grubu, topluluğu ne derneği hiçbir şey yok bisiklet adına.
Bu yüzden gördüm ki bir kez daha Hoca haklıymış o günlerde bisiklet yolunu yapmamakta. Peki bugün öyle mi? Hala fazla mı Eskişehir'e bisiklet yolu?
Bence bugün artık tam zamanı. Dünyanın da, Türkiye'nin de gündeminde bisiklet.



BİSİKLOPEDİ
KAÇ VİTES
Bisiklete başlamak isteyenlerin, meraklıların ilk sorunlarından biridir 'kaç vites?' Vites sayısı ne kadar çok ise bisiklet o kadar iyi, hızlı olduğu düşüncesi eskilerde en yaygın ve kabul gören inançtı. Günümüzde artık vites kombinasyonları öylesine çeşitlendi ki vites sayısı neredeyse hiçbir anlam taşımıyor. İkili ya da tekli aynakol ile kullanılan on bir ve on ikili ruble sistemlerinin sağladığı kuvvet kazancı birçok üçlü aynakol sistemlerinden üstün. Daha açık bir şekilde söylemek gerekirse 12 vitesli yada 22 vitesli bir bisiklet 30 vitesli bir bisikletten çok daha fazla kuvvet kazancı sağlayabiliyor. Dahası şanzımanlı vites sistemleri, on-onbeş kademeli yapıları ve bakım gerektirmeyen konforlu yönleriyle bambaşka bir dünya sunuyor bisiklet kullanıcılarına.
O zaman yeniden başa, 'kaç vites' sorusunun çıktığı noktaya dönülüyor. Vites sisteminin sağladığı kuvvet kazancı nedir? Artık soru ile birlikte yanıt da basitleşir.
Bisiklette kuvvet kazancı şu şekilde özetlenebilir:
  • Aynakol dişlisi ne kadar büyürse aktarılan güç ve alınan yol ve hız o kadar artar.
  • Ruble dişlisi ne kadar büyürse kuvvet kazancı artar, bisikletin hızı küçük enerji miktarlarıyla korunur dik ve uzun rampalar kolaylıkla aşılabilir.