Bir Büyükşehir Belediye Başkanı,
Mensubu olduğu partinin il ve ilçe başkanları ile yöneticilerinden ne ister?
Bir; uyum…
İki; destek…
Üç; güven…
Dört; Belediyeyi yönetmeye kalkmamasını…
Beş; Belediye adına vaatte bulunmamasını…
Altı;
İl başkanlığını farklı bir siyasi beklenti (belediye başkanı veya milletvekili olma hayali) ile yapmamasını…
Yedi;
Parti içinde mümkün olduğunca birlik ve beraberliği sağlamasını…
Sekiz;
Özellikle muhalefet belediyelerde, partisine ve belediye yönetimlerine kalkan olmasını…
Dokuz;
Seçimlerde partinin oyunu arttırmasını…
***
Benim bir çırpıda aklıma gelenler bunlar...
Siz listeyi biraz daha uzatabilirsiniz belki…
Doğal olarak,
Başta Yılmaz Büyükerşen, Ahmet Ataç ve Kazım Kurt da olmak üzere, Eskişehir'deki tüm belediye başkanları partilerinin il ve ilçe başkanlarından bunları bekliyorlar…
Ancak bir de işin hiyerarşik dizilişi var…
Belediyelerde,
Büyükşehir Belediye Başkanı,
Merkez ilçe belediye başkanları,
Kırsaldaki ilçe belediye başkanları…
Parti içinde ise,
Piramidin en tepesinde il başkanı,
Merkez ilçelerin ilçe başkanları,
Kırsal ilçelerin ilçe başkanları…
Şimdi gelin,
Bu hiyerarşik dizilişi eşleyelim…
Büyükşehir Belediye Başkanı ile il başkanı;
Odunpazarı Belediye Başkanı ile Odunpazarı ilçe başkanı,
Tepebaşı Belediye Başkanı ile Tepebaşı ilçe başkanı,
Ve diğer ilçelerin belediye başkanları ile o ilçelerin başkanları…
Bu hiyerarşik diziliş içinde,
Hangi belediye başkanının hangi kademe parti başkanıyla ve teşkilatıyla daha çok muhatap olacağı da açıkça ortaya çıkıyor…
Eskişehir'de de beklenen bu değil midir?
Öyleyse…
***
Örneğin,
Seyitgazi'de,
Seyitgazi CHP ilçe başkanının kim olacağı konusunda Seyitgazi Belediye Başkanının görüşü önemlidir…
Mahmudiye'de, Alpu'da, Han'da…
Kimin ilçe başkanı olacağına tek karar verici belediye başkanı olmalıdır demiyorum, görüşü önemlidir ve dikkate alınmalıdır, diyorum…
Bu durum,
Tepebaşı ve Odunpazarı ilçe kongrelerinde aynen yaşandı…
Ve o kongrelerde, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarının istediği isimler aday oldu ve kazandı…
Ve şimdi sıra geldi il başkanlığı seçimine…
Dolayısıyla da önemli olan Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in görüşü değil midir?
Öyledir,
Öyle de olmalıdır…
Çünkü,
Büyükşehir Belediye Başkanının parti içinde, en çok muhatap olacağı kişi il başkanıdır…
Öyle olmuş mudur, hayır olmamıştır…
O halde?
***
O halde, beklenen ve olması gerektiği düşünülen şey,
İl başkanı adayı ile ilgili, Büyükşehir Belediye Başkanının, öneri, görüş ve tercihinin ön plana alınmasıdır…
Sonuçta,
Son sözü söyleyecek olan delegedir…
İl başkanı, delegelerin vereceği oylarla belirlenir…
Bu konuda hiç bir sıkıntı yok, kimsenin itirazı da yok…
Ancak,
Mensubu olduğu partinin il başkanının kim olacağı noktasında, Büyükşehir Belediye Başkanının tercihinin önem arz etmesi, hiç de yadırganacak bir şey değildir…
Bu mantık üzerinden yürümeye devam edersek…
Bu yol ve bu yürüyüş bizi nereye çıkarır?
Beklenen;
İlçe belediye başkanlarının (merkez ilçe belediye başkanları dahil) il başkanı tercihinde önceliği Büyükşehir Belediye Başkanına bırakmaları değil midir?
Bence öyledir…
Peki, öyle olmuş mudur?
Hayır olmamıştır…
***
Hülasa,
Söylemeye çalıştığımız şey şudur;
Ve bu son derece açık ve net bir ifadedir…
Cumhuriyet Halk Partisi il başkanı ve yönetiminin belirleneceği kongrede,
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanının, görüş, öneri ve düşüncesinin mutlaka dikkate alınması gereklidir…
Ez cümle,
O isim kimdir?
Kim olmalıdır?
Ve niye olmalıdır?
Onu da yarın konuşalım…