Cumhuriyet Halk Partisi'nde yaklaşık 3 haftadır süren delege seçimleri 24 Eylül Pazar günü sona eriyor...
Bugüne kadar yapılan seçimlerde görünen,
Odunpazarı Bölgesindeki mahallelerde yapılan delege seçimlerinde Odunpazarı İlçe Örgütü'nün;
Tepebaşı Bölgesindeki mahallelerde ise Tepebaşı İlçe Örgütü'nün çıkardığı listeler kazandı...
Göze çarpan tek farklılık;
Hoşniye Mahallesinde ne beyaz ne mavi listenin, onların yerine turuncu listenin kazanması...
Bugün ve yarın yapılacak seçimlerde, olağandışı bir şey olmazsa eğer, her iki merkez ilçede de partinin o ilçe örgütleri seçimleri yeniden kazanacaklar...
Diğer 12 ilçe kongresinin tamamlanmasının ardından sıra il kongresine gelecek...

***

İlçe kongreleri sonrasında il kongresinde oy kullanacak delege sayıları da şöyle;
Odunpazarı 288,
Tepebaşı 236,
Diğer 12 ilçe toplamı ise 76 delege...
Tabi bunlara eklenecek bir de 'doğal' delegeler var...
Büyükşehir Belediye Başkanı, 3 milletvekili, il başkanı dahil il yönetimi, ki onlar da 21 kişi ve 9 kişilik il disiplin kurulu üyeleri...
Onların toplamı da 34...
İl kongresinde, (doğal delegelerle birlikte 600+34) 634 delege oy kullanacak...
Hal ve durum böyle olunca,
İl kongresinde Odunpazarı İlçe Kongresi'nin ardından belirlenecek delegelerin 'sayısal' bir üstünlüğü olacakmış gibi algılanabilir...
Ancak, kırsal ilçelerden gelecek 76 delege ile 34 doğal delegenin oyları il kongresinin sonucunu belirlemede etken olabilir...
Siyasi açıdan baktığınızda, hangi yönde oy kullanacaklarını çok da kestiremeceğiniz 110 il delegesi var demektir bu da...
Elbette delege sayıları üzerinde, isim isim çalışmalar yapılacak...
634 isim alt alta yazılıp yanlarına artı ya da eksi konulacak...
İsimlerinin yanlarına artı konulanlardan teyit alınacak, eksi konulanlar ikna edilmeye çalışılacak...

***

Bunlar kesinlikle olumsuz şeyler değil...
Halkla birlikte siyaset yapmanın, halkla ve partililerle birlikte karar vermenin gereği...
Ancak, çoğulcu ve katılımcı demokrasinin olmazsa olmazı olarak gördüğümüz bu çalışmalar, partinin kurumsal kimliğine, toplum üzerindeki güvenilirliğine zarar vermeden yapılmalıdır...
Ve sonucunda,
Kim ve hangi aday ve yönetim kazanırsa kazansın;
Önce ülkenin, sonra şehrin, sonra da partinin çıkarlarına ve geleceğine zarar vermeden ortak hedeflere yönelmeli...
CHP,
Bu sürecin birinci aşamasını gayet iyi yapıyor da, sonrasında yarış bitip de kazananlar ve kaybedenler kesinleşince, kişisel hırslar, kişisel kırgınlıklar bir türlü bitmiyor...
Bunların yanında,
Karşınızdaki diğer partilerin izledikleri yol ve yöntemler de önemli etken...

***

2019 yılında Türkiye, bugüne kadar hiç yaşamadığı yeni bir seçim yaşayacak...
Anayasa referandumuyla yepyeni ve olağanüstü yetkilerle donatılan Cumhurbaşkanı seçilecek...
İşte bu yılın sonuna kadar kongrelerin bitirilmesiyle belirlenecek olan CHP yerel örgütleri partiyi bu seçime götürecek...
Yeni ve başka bir siyasetin emekçileri ve yol göstericisi olacaklar...