Cumhuriyet Halk Partisi 36. Kurultayı'nda üzerinde durulması gereken ve fark yaratan ses Selin Sayek Böke (CHP İzmir Milletvekili) İlhan Cihaner (CHP İstanbul Milletvekili) imzalı kurultay delegelerine hitaben yazılmış bir manifesto idi, CHP üyelerine ve Türkiye'ye çağrımızdır diye başlayan ve geçmişi biz kurduk, geleceği de biz inşa edelim! İfadeleri ile devam eden manifestonun dikkat çekici noktaları şöyle;
'1- Toplumsal muhalefetin en büyük örgütlü gücü ve öncüsü olan CHP, 'sürekli OHAL' rejimini normalleştirmeyen, gayrimeşru olanı meşrulaştırmayan, olağanüstü koşullara uygun olağanüstü bir muhalefeti örgütlemeli. Bugün olağanüstü koşullara rağmen, muhalefet olağan dönemin siyasi araçları ve yöntemlerine sıkışmış durumda. Bu doğrultuda, CHP, Meclis içindeki mücadeleyi bir siyasi tavırla birleştirmeden, 'olağan dönemin yasama faaliyeti' olarak sürdürme anlayışına son vermeli. OHAL rejimi sona erene, asgari demokratik bir ortama geçilene kadar ve adil, güvenli bir seçim ortamı sağlanana dek, Meclis'te aktif boykot, Meclis çalışmalarından çekilme ve benzeri demokratik araçlar parti kurullarında ciddi şekilde değerlendirilmeli.
2- Partimiz siyasal İslam ve neoliberalizme cepheden karşı çıkmaktan çekinmemeli. Bir kitle partisinin kapsayıcılığı, 'ideolojik belirsizlik' tuzağına düşmeden, temel ilkelerini net olarak tarif etmekten ve bu ilkelere dayalı bir gelecek hayalinde toplumu ortaklaştırmaktan geçer. CHP'nin kuracağı siyaset, AKP'nin dayattığı siyaseti toplumun iradesi sanan ve bu duruma uymak için kendisini değiştiren, kendi kimliğine yabancılaşan değil; kendisi olarak, mevcut düzeni değiştirmek iddiasında olmalı.
3- Cumhuriyet devriminin temel ilkeleri ve sosyal demokrasinin evrensel değerlerinin savunulması, AKP'nin tanımladığı biçimiyle 'muhafazakar hassasiyetler', 'güvenlik', 'millilik', 'konjonktür' gibi gerekçelerle ihmal edilmemeli. Bu değerler tavizsiz biçimde sahiplenilmeli. Bu yaklaşımla, örneğin Kürt meselesinde, halkı, salt güvenlikçi baskı politikalarıyla terör arasına sıkıştırmayı reddeden, demokratik siyaset alanını genişleterek kalıcı toplumsal barışı sağlamakta kararlı sosyal demokrat bir çözüm çerçevesi ortaya konulmalı. Bu doğrultuda, Cumhuriyet devriminin temel ilkeleri ve sosyal demokrasinin evrensel değerleri olan; laiklik, özgürlük, demokrasi, eşitlik ve barış, kararlılıkla ve tavizsiz savunulmalı.
4- AKP faşizmi karşısında direnen toplumsal muhalefetin bütün ilerici unsurlarını siyasete ve partimize taşıyacak siyasi katılım mekanizmaları, meclisler/forumlar gibi yatay örgütlenme biçimleri kullanılmalı. Bu siyasi dönüşüm ve örgütlenmenin gereği olarak, parti adına kararlar parti kurullarında alınmalı, bu kurulların seçimleri demokratik biçimde yapılmalı. Belediyelerin ve genel merkezin örgüt seçimlerine açıktan/örtülü müdahalesi olmamalı, partinin kadroları blok değil çarşaf liste yöntemiyle belirlenmeli.'
Yıllar öncesinde CHP'de hayata geçirilmesi gereken ilkeler bence çok net özetlenmiş. CHP bu uyarıları dikkate almazsa ve şu anki güttüğü siyaset olsun parti içi yapılanma olsun değişimi dönüşümü yapamaz ise ileriye dönük de adım atamaz ve iktidar olma şansını yaşayamaz. Gerçekten de ideolojik, kurumsal ve örgütsel değişimin gerçekleştirilmesi için hayati önem taşıyan maddeler ortaya konmuş. Ve manifesto bizim de sık sık belirtmeye çalıştığımız üzere Kurultayın, genel başkan değişikliği, kişisel dayanışma ve delege sayısı yarışına indirgenmemesi gerektiğini açıkça ifade etmiş. Parti içinde demokrasiyi uygulayamayan ve diğer siyasi partilere göre üyesi ile tarihsel oluşumu ile dünyaya bakışı ile farklı olduğunu halka inandıramayan CHP'nin başarılı olma şansı yok! bunu tüm CHP'lilerin aklından çıkarmaması, ona göre çalışması şart!...