6 Ekim Cumartesi günü Eskişehir'e gelen Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şehirde herkesin merakla beklediği konuya açıklık getirdi…
Konu,
Yaklaşık 3 hafta önce Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in, 'partim isterse yeniden aday olmayı reddetmem' şeklindeki açıklamasına ne ölçüde değineceği ve ne ölçüde açıklık getireceğiydi…
Kılıçdaroğlu konuya,
Kimsenin aklında bir soru işareti kalmayacak şekilde açıklık getirdi…
Eskişehir'den övgü dolu sözlerle bahsettikten sonra,
'İşte bu yüzden,
Hocam Eskişehir size teslim diyoruz…' şeklinde konuşarak, oluşturulmaya çalışılan sis bulutlarını dağıttı…
Bu, hem Eskişehir'de hem de Türkiye'de geniş kesimler tarafından beklenen bir açıklama olmasıyla birlikte, net, açık, kesin ifadeler içermesi açısından da önemliydi…

***

Ancak,
Şehirdeki bazı kesimler,
Kılıçdaroğlu'nun Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt hakkında, Büyükşehir ve Yılmaz Büyükerşen kadar açık ve net ifadeler kullanmadığını, bunu da Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkan adaylarını Büyükerşen'e bıraktığı gibi bir sonuç çıkardılar…
Yılmaz Büyükerşen'in Kılıçdaroğlu'nun sözlerinden böyle bir sonuç çıkarıp çıkarmadığını bilmiyoruz…
Böyle bir sonuç çıkarmış olsa bile;
Bu, Büyükerşen'in otomatikman farklı tercihlerde bulunacağı anlamına gelmez elbette…
Bu tür bir düşüncenin ve soru işaretinin çoğu Eskişehirli tarafından paylaşıldığını düşünmekle birlikte, bunun spekülasyon haline getirilip köpürtülmesinin, 3 CHP'li Belediye Başkanının arasında sıkıntı yaratmaya yönelik bir çaba olmaktan öteye gitmeyeceğini varsayabiliriz…
Zira
Böyle bir sıkıntı yaratma çabası, şehirde çok uzun zamandır var…
Neredeyse 2014 yerel seçimlerinin hemen sonrasından bu tarafa…
CHP'nin siyasi rakiplerinin şimdi de bu argümana dört elle sarılmasına şaşırmamak gerekiyor…

***

Bazı köşe yazarı gazeteciler Kılıçdaroğlu'nun 'Eskişehir size teslim' sözlerinin yukarıda söz ettiğimiz gibi anlaşabileceği yorumunu yaparken, buna ihtimal vermediklerini, yani Ataç ve Kurt'un adaylıkları konusunda herhangi bir sorun yaşanmayacağını özellikle kaydediyorlar…
Bazıları ise,
3 başkan arasında sorun yaşanması için ümitlerini kaybetmek istemiyor ve bu ihtimale dört elle sarılıyorlar…

***

Değinmeden geçemeyeceğim son bir nokta da şu;
Öyle görülüyor ki önümüzdeki günlerde, yani seçime doğru yaklaşıldıkça politik arenadaki tartışmanın seviyesinin hangi noktalara inebileceğine ilişkin somut veriler gelmeye başladı…
2 gün önce hiç kimsenin beklemediği bir kurum ve hiç kimsenin kendisinden böyle bir söz duymayı beklemediği bir kişiden gelen 'park' yorumu son derece ilginç, bir o kadar da iticiydi…
Böyle bir ifadenin söyleyen kişiye de kuruma da bir faydasının olduğu görülmemiştir Eskişehir'de…
Aksine, kişinin ve kurumun üzerine, çirkin bir yara izi gibi yapışıp kalmıştır…
Bunu da iki satırla yazayım istedim…