Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Örgütü, sonuçları itibariyle son derece başarılı bir yerel seçim dönemini geride bıraktı…
Büyükşehir'le birlikte merkezdeki iki belediye kazanılırken, ilçelerde de başarılı sonuçlar alındı…
Mahmudiye ve Han'ın yanına Alpu ve Seyitgazi eklendi…
1 Nisan sabahına CHP'liler son derece moralli uyanırken, birkaç gün içinde bu sevinçlerini kursaklarında bırakacak gelişmeler yaşanacaktı…
Yerel seçimlerden önce (Kasım 2018), CHP'de il başkan ve yönetim değişimi yaşanmıştı.
O dönemde (yerel seçimler sonuçlanıncaya kadar) üzerine bir itiraz ya da tartışmanın yaşanmadığı konu, yerel seçimin hemen ardından gündeme getirildi ve il başkanlığına, 'olağanüstü il kongresi' talebi iletildi…
Oldu-olmadı,
Niye olmadı-neden olmadı falan derken, sonunda konu mahkemeye taşında ve geçtiğimiz 18 Temmuz günü ilk duruşma yapıldı…
Rabia Akman ve yönetiminin görevden alınma kararı ile ilgili belirsizlik nedeniyle duruşma 6 Ağustos'a ertelendi…
**************
Vazgeçilmeyen konu şu;
Ne mevcut yönetim olağanüstü kongre kararı alıyor,
Ne de karşı taraf, mahkemeden vazgeçiyor…
Bir anlamda iki taraf da iddiasından ve inadından vazgeçmiyor…
************
Böyle bir inatlaşmanın, iki tarafa da bir faydasının olmayacağı açık…
Taraflara ayrı ayrı sorarsanız, onların kendilerince haklı gerekçeleri var…
Yapmayanın da,
Yapılmasını isteyenin de…
Peki bu çekişmenin ve mahkemeye kadar intikal etmesinin kamuoyu nazarındaki yansıması ne olacak?
Mahkeme, bir şekilde kayyum atanmasına karar verirse, kazanan kim olacak, kaybeden kim?
Ya da aksi karar verirse?
İmajı zedelenecek olan kim ya da kimler?
Hangi kurum?
Ne belediyeler ne de insanlar…
İmajı, her halükarda zedelenecek tek kurum, CHP…
**************
Ben, 18 Temmuz'a kadar, tarafların bir şekilde uzlaşacakları ve partiyi mahkeme kapısında bırakmayacaklarını düşünüyordum…
Sonuçta,
Her iki tarafın da odaklandıkları noktadan başka bir noktada bulaşmaya hiç niyetleri yok…
Her iki taraf da diğerinin, kendi görüşlerini kabul etmelerini bekliyor…
Ki, bunun olmayacağı çok net…
************
CHP'nin kurumsal kimliği için,
CHP Eskişehir Örgütünün kurumsal kimliği için kimse bir şey demiyor…
Ancak parti içinde, teşkilat mı dersiniz, örgüt mü dersiniz, yönetici ve etkin konumlarda bulunanların tavırları insanları üzüyor, sinirlendiriyor…
Bence,
Milletvekili Jale Nur Süllü'nün CHP örgütü için söylediklerini biraz da böyle yorumlamak gerekmiyor mu?
O sözleri, kurumsal anlamda değil, kişiler için söylemiş olabileceğini…