'Çünkü CHP'nin bireyleri de aşan, genel başkanların da ötesinde genetiğine işlemiş engelli bir tarafı var. Parti adeta Türkiye'deki değişim rüzgarlarını, talebi, ülkenin sosyolojisini okumamaya programlanmış. Bir yanda sosyal medyada başörtüsünü açan kadınlar seslerini yükseltiyor, diğer yanda İslamcı mahallede deizm tartışmaları yaşanıyor. Hayrettin Karaman yeni neslin inançsızlığından endişe ediyor mesela; Abdurrahman Dilipak ise marijuana'nın faydalarını yazıyor. Zamanın ruhu Türkiye'yi hiç beklemediği bir dönüşüme sürüklüyor ve toplumun önderi olması gereken sol siyaset farkında değil.'
Oray Eğin 'Müslüman ama solcu' başlığı ile yazdığı yazısında yukarıdaki ifadeleri kullanmış. Gerçekten de solcuların zamanının ruhundan anladığı şeyin sosyal demokrat olan birisinin aynı zamanda dindar kimliğinin ön plana çıkarılması ve bu şekilde seçim kazanması!
Son yıllarda özellikle CHP içinde böyle bir kesim oluşmaya başladı. Partinin geçmişini sosyal demokrasinin ilkelerini unutanlar ya da bilmeyenler, sağ kesimden oy alınacağı gerekçesi ile ele avuca gelmeyen uzun vadede de ideolojik olarak karşılığı asla olmayan düşünceleri parti içerisinde besleyip büyütmeye başladılar. Örneğin önümüzdeki yerel seçimler! Adayların isimleri ve geçmiş kimlikleri bilinmiş olmasa partinin uygulamaya çalıştığı siyasi çizginin sağ mı sol mu olduğu anlaşılmaz bir vaziyette. Kazanma ihtimali yüksek olan adayların da nerdeyse tamamı parti ile özdeşleşerek değil bireysel başarılarıyla kazanacak gözüküyor. İlhan Cihaner ve Selin Sayek Böke bu durumun farkına varıp partilerine yönelik 'Partimiz siyasal İslam ve neoliberalizme cepheden karşı çıkmaktan çekinmemeli. Bir kitle partisinin kapsayıcılığı, 'ideolojik belirsizlik' tuzağına düşmeden, temel ilkelerini net olarak tarif etmekten ve bu ilkelere dayalı bir gelecek hayalinde toplumu ortaklaştırmaktan geçer. CHP'nin kuracağı siyaset, AKP'nin dayattığı siyaseti toplumun iradesi sanan ve bu duruma uymak için kendisini değiştiren, kendi kimliğine yabancılaşan değil; kendisi olarak, mevcut düzeni değiştirmek iddiasında olmalı' ifadelerini kullanarak olayı özetlemişlerdi. Ama görünen o ki dikkate alan pek yok! Almayı bunun üzerinde kafa yormayı bırakın bir kenara Genel Başkan, MYK, Parti Meclis üyeleri kimi aday yaptırımımda parti içinde pozisyonumu güçlendiririm derdinde! Bu zihniyet olduğu sürece, her alanda özgürlük ve demokrasi vaat edip arkasında durması gereken CHP'nin yerine AKP gibi Saadet Partisi gibi partiler bu söylemleri ile ön plana çıkarttığı sürece, bu işte bir gariplik olduğu ve CHP'nin izleyeceği yolun sosyal demokrasi ve soldan geçeceği hatırlanmadığı sürece, temel ilkelerini temel ideolojisini unutup sağ alandan medet umduğu sürece CHP'nin zor hem de çok zor!...