26 Kasım'da yapılan kongrede CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığına seçilen Atilay Dalgıç kendi tasarrufunu kullanarak, Gökhan Açıkel'i Örgütlerden Sorumu, Özdemir Kayhan'ı da Yerel Yönetimlerden Sorumlu İlçe Başkan Yardımcılığına getirdi. Böylece Vural Yörük döneminde Örgütten Sorumlu İlçe Başkan Yardımcılığı yapan Mecit Açıkgöz yönetimde pasifize edildi. Dalgıç daha önce de uzun yıllardır İlçe Saymanlığı yapan Mustafa Taşlak'ın yerine bugüne kadar parti ve yöneticilik deneyimi olmayan Derya Bülbül'ü getirmek istemişti. Taşlak'ta yine bu görev için aday olmuştu. Yapılan seçimi 9-8 kazanan Mustafa Taşlak İlçe Saymanlığı görevine devam etti. Ben bu olayla ilgili ES TV'deki Açıkoturum Programında 'Mustafa Taşlak'ı tasfiye etme operasyonunda başarılı olamadılar. Sırada Mecit Açıkgöz var' demiştim. Ve bu görüşümde yanılmadım. Eski yönetimin güçlü ismi Açıkgöz yeni görevlendirmelerle pasifize edilmiş oldu. Dalgıç, Mecit Açıkgöz, Mustafa Taşlak ve Ali Ay destek vermeseydi Ataç'ın adayı olmasına rağmen ilçe başkanı seçilir miydi? Bence Dalgıç bu isimleri dışlamaya çalışarak, bindiği dalı kesiyor. Vural Yörük döneminde 'var olan huzur ortamının bozulması' hem Dalgıç'a hem de CHP'ye zarar verecek. Partide 'yeniden güç elde etmek isteyen' bazı kişiler Dalgıç'ı yanlış yönlendiriyor. Dalgıç onların güdümünde hareket etmeye devam ettiği sürece yönetimde başarılı olamaz. CHP Tepebaşı İlçe'de 'Eski-Yeni' mücadelesi önümüzdeki süreçte de devam edecek gibi görünüyor. Umarım CHP'de eski hastalıklar yine depreşmez. 'Kongreleri kazanmak adına' Tepebaşı'nın sağlıklı üye yapısı değiştirilmez. Başka mahallelerden minibüslerle insanlar taşınırak, delege seçimleri yapılmaz...

******

SADECE 9 ÜYE KATILDI
Başkan Kazım Kurt, CHP'li Belediye Meclis Üyeleri ile birlikte partinin Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe Başkanlıklarını ziyaret etti. Basına gönderilen ziyaret fotoğraflarında meclis üyelerinin büyük çoğunluğunun bu programa katılmadıklarını gözlemledim. Odunpazarı Bölgesi'nde Başkan Kurt'a 'güven vermedikleri' gerekçesiyle İl Delegesi yapılmayan Aydın Ünlüce, Yavuz Metin, İbrahim Arslan, Hüseyin Erdemir, İnci Erol, Mustafa Kosku, Gülten Seber gibi isimlerin bu ziyaret programına katılmadı. Bu isimlerin Kazım Kurt ve ekibini protesto etmek için katılmadıkları öğrenildi. Nükhet Yücesan, Mehmet Uzun'da katılmayanlar arasında yer aldılar. Ziyarete şu meclis üyeleri katıldı; 'Mahmut Süzen, Mahmut Çakmak, Cahide Tetik, Emre Genç, Gülvezir Özdamar, Bekir Sıtkı Saraç, Önder Tuna, Dilaver Atay, Sedat Ayhaner.' Başkan Kazım Kurt'un düzenlediği ziyaret programlarına 20 CHP'li Belediye Meclis Üyesinden sadece 9'unun katılması çok manidar.

******

CUMARTESİ HİKAYESİ

Bir adamcağız kötü yoldan para kazanıp bununla kendisine bir inek alır. Neden sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış.olmak için bunu Hacı Bektaş Veli'nin dergahına kurban olarak bağışlamak ister. O zamanlar dergahlar aynı zamanda aşevi işlevi görüyormuş. Durumu Hacı Bektaş Veli 'ye anlatır. Hacı Bektaş Veli 'helal değildir' diye bu kurbanı geri çevirir. Bunun üzerine adam Mevlevi Dergahına gider ve aynıdurumu Mevlana 'ya anlatır. Mevlana ise bu hediyeyi kabul eder. Adam aynı şeyi Hacı Bektaş Veli'ye de anlattığını ama onun bunu kabul etmediğini söyler. Mevlana 'ya bunun sebebini sorar. Mevlana şöyle der:
- Biz bir karga isek Hacı Bektaş Veli bir şahin gibidir, öyle her leşe konmaz, o yüzden senin bu hediyeni biz kabul ederiz ama o kabul etmeyebilir.

Adam üşenmez kalkar Hacı Bektaş Dergahı'na gider ve Hacı Bektaş Veli'ye, Mevlana'nın kurbanı kabul ettiğini söyleyip bunun sebebini bir de HacıBektaş Veli'ye sorar. Hacı Bektaş da şöyle der:
- Bizim gönlümüz bir su birikintisi ise, Mevlana'nın gönlü okyanus gibidir. bu yüzden, bir damlayla bizim gönlümüz kirlenebilir ama onun engin gönlükirlenmez, bundan dolayı o senin hediyeni kabul etmiştir.