Bugün öğrencilerimiz 2017-2018 eğitim öğretim yılının birinci dönemini tamamladı. Bir dönemi değerlendiren karnelerini aldılar.
Bu karneyi ne kadar ciddiye almak gerekiyor?
Benim önerim çok da ciddiye alınması gerekmiyor.
Çocuğunuzun karnesindeki notlar çok iyi olsa da yetersiz olsa da ciddiye almayın.
Özellikle karne başarısı yetersiz olanlar için söylüyorum. Bu karneyi ciddiye alarak değerlerimizi değersizleştirmeyelim.
Çocuklarımız bizim en önemli ve en yüce değerimizdir. Hele hele en yakınımızdaki bu değerlerimizi görmezden gelerek başkasının çocukları ile kesinlikle karşılaştırmayalım, kıyaslamayalım. Çocuklarımızı değersiz duruma düşürmeyelim.
Bu karneyi ciddiye almayın diyorum çünkü bu karnedeki notlar çocuklarımızın;
Yeteneklerini ölçmüyor. Karar verme, problem çözme, yaratıcılık, akıl yürütme, düşünme, neden sonuç ilişkisi kurabilme, girişimcilik, birlikte çalışma ve üretme gibi becerilerini ölçmüyor. Okulların çocuklarımızın bu özellikleri hakkında hiçbir fikri yok.
Karneye bakarak değerlerimizi değersizleştirmeyelim.
Çocuklarımızın geleceği sadece akademik başarıları ve karnelerindeki notlarla sınırlı değildir. Eğer böyle olsaydı etrafımızda, yakınımızda onlarca, yüzlerce üniversite mezunu işsiz gençlerimiz olmazdı. Akademik başarının yanında çocuklarımızın ve gençlerimizin günlük becerilere, temel becerilere, düşünme becerilerine ve kendini yönetebilme becerilerine sahip olması gerekiyor.
Okullar ve öğretmenler öğrencilerini verdikleri karne ile değerlendiriyor. Peki kendilerini nasıl değerlendiriyor.
Okulların kendi sistemlerini ve verdikleri eğitimi değerlendirdikleri bir yapı var mı? Öğrencilere verdikleri karnelerin okullar için anlamı nedir? Velilerin sorgulaması gereken asıl konu budur. Çocuğunuzun devam ettiği okulu ilk ziyaretinizde şu soruları sorun.
  • Okulunuzda uyguladığınız kendinize ait bir sistem model var mı? Kendi sisteminizi nasıl değerlendiriyorsunuz. Kendi değerlendirmenize göre okulunuz kaç puan aldı?
  • Verdiğiniz eğitim yeterli oldu mu? Yeterli olup olmadığına nasıl karar verdiniz. Bu dönemki eğitim notunuz kaç?
  • Çocuklarımıza okuttuğunuz ders programlarında yer alan adalet, dostluk, dürüstlük, öz denetim, sabır, saygı, sevgi, sorumluluk, vatanseverlik, yardımseverlik gibi değerleri çocuklarımıza kazandırıp kazandırmadığınızı nasıl ölçüyorsunuz?
  • Çocuğumun öğrendiklerini günlük hayatta kullanıp kullanmadığını nasıl izliyorsunuz?
Okulların bu sorulara cevap verebilmelidir. Okul asıl karnesi bu soruların cevabında yatmaktadır.
Bu sorulara cevap bulamıyorsak lütfen değerlerimizi değersizleştirmeyelim. Hiçbir karne çocuğumuzun değerini ölçmez. Etrafımızda okuldaki akademik başarısı düşük olan ama hayat başarısı yüksek olan yüzlerce tanıdığımız, arkadaşımız, dostumuz var.
Her çocuğun içinde bir cevher vardır. Verilen bu karneler çocuklarımızın içindeki cevheri ortaya çıkarmak için yeterli değildir.
Değerlerimiz değerlidir. Kıymetini bilelim ve daha çok değerli olmaları için destek verelim ve sabır gösterelim.