Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkez yöneticileri ve Eskişehir milletvekili ile birlikte bazı milletvekillerinden oluşan bir heyet, Eskişehir Sanayi Odası'nı (ESO) ziyaret ederek ESO Yönetim Kurulu ile görüşüyorlar…
ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş konuşmasında,
Eskişehir için olmazsa olmaz 3 ana başlığı şöyle sıralıyor…
Eskişehir'in demiryolu ile liman bağlantısının sağlanması…
Yüksek Hızlı Tren üretiminin Eskişehir'de yapılması…
Eskişehir'de 'Serbest Bölge' kurulması…
*****
Eskişehir'de Serbest Bölge kurulması ile ilgili, çok uzun yıllardır bir niyetin olduğunu, bu amaçla bir takım girişim ve çalışmaların yapıldığını biliyoruz…
Ancak bugüne kadar, bildiğimiz kadarıyla elle tutulur, gözle görülür bir gelişme yaşanmış değil…
Gerek ESO gerekse OSB'nin yeni yönetimleri konuyu yeniden gündeme taşıdılar…
Mümkün olduğunca da gündemde tutmaya ve hükümet nazarında dikkat çekmeye çalışıyorlar…
Diğer iki başlığa gelirsek…
Birincisi,
Eskişehir'in demiryolu ile liman bağlantısının sağlanması…
Bu konu, çok uzun zamandır gündemde…
Ben 15-16 yılını biliyorum, eminim ondan çok daha uzun geçmişe dayanıyor…
Zaman zaman siyasiler tarafından gündeme getirilir…
Muhalefet talep eder,
İktidar, kesin söz vermese de 'takipçisi olacağız' der…
Ancak o meselede de bugüne kadar arpa boyu kadar yol gidilebilmiş değil…
Demiryolu ile liman bağlantısı, Eskişehir sanayisi açısından gerçekten çok önemli…
Eskişehir bugüne kadar,
Pek çok büyük ölçekli yabancı yatırımı, 'liman bağlantısı olmadığı için' alamadı…
Özellikle yabancı yatırımcı,
Ürettiği malı diğer ülkelere daha rahat ve ekonomik ulaştırmanın yolunu deniz taşımacılığında görüyor ve yer seçimlerini de ona göre belirliyor…
Gerçi, başka bir noktadan bakarsanız,
Bu durum, Eskişehir'in Bursa örneğinde olduğu gibi, sanayi yatırımları ile boğulmasını önleyen bir faktör, ancak yine de zenginleşmenin birinci koşulunun sanayi yatırımları olduğunu unutmamak gerekiyor…
*****
Bu konuda karar verecek ve harekete geçecek tek makam devlet…
Devletin bu konuda yatırımcı ve işletmeci kuruluşu olan TCDD…
Eskişehir'den Osmaneli'ye kadar var olan hattın, Bursa Yenişehir üzerinden Mudanya Limanına ulaştırılması, zaman zaman gündeme getirilse de, yalnızca sözde kaldı…
Eskişehir,
Özellikle 2002 yılından bu tarafa bu tür devlet projelerinde hep üvey evlat muamelesi gördü…
Var olan ülke ekonomisi şartları göz önüne alındığında bana, sanki, çok istense bile uzunca bir süre yapılamayacak bir yatırımmış gibi görünüyor…
*****
Yüksek Hızlı Tren araçlarının Eskişehir'de yapılması ile ilgili sorun ise, adeta bir kangren…
Eskişehir'in en köklü Cumhuriyet kuruluşlarından biri olan TÜLOMSAŞ'la ilişkilendirilen bu proje de, sık sık gündeme getirilse de bir türlü hayata gerilemedi bugüne kadar…
Çünkü,
Hayata geçirilmesi, vücut bulması gerçekten de zor bir proje…
Bu zorluk,
TÜLOMSAŞ'ın özellikle son 20 yılda getirildiği nokta itibariyle değil…
Türkiye'nin sahip olduğu teknoloji ve endüstri ortamı da bunun önemli nedenlerinden biri…
YHT araçlarının Türkiye'de yapılması projesi bir süredir gündemdeydi biliyorsunuz…
Eskişehir'in adı da geçiyordu…
Ancak son tahlilde proje Adapazarı'na kaydırıldı…
Henüz orada da bir şey yapıldığını duymadık ama yapılırsa da sanırım orada yapılacak…
Bence o seçimdeki kriterlerden birisi de, tek başına olmamakla birlikte, yine Eskişehir'in liman bağlantısı olmaması…
*****
ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş'ın dile getirdiği bu 3 başlık, gerçekten de Eskişehir sanayisinin olmazsa olmazları…
Ancak bugünden yarına, hatta orta vade gelecekte çok da mümkün görünmediklerini söylemek gerekiyor…
Ancak bu tablo,
Hiç kimsenin Eskişehir sanayisi için olumsuz düşüncelere sahip olmasını gerektirmiyor…
Zira Eskişehir'de sanayi, yavaş, derli toplu, kontrollü, hem ekonomik, hem toplumsal hem de şehirleşme açısından büyük sorunlar yaratmayacak şekilde gelişiyor…
Eskişehir,
Türkiye'nin en büyük sanayi şehri,
En çok ihracat yapan şehri olmak zorunda değil…
Ama, dengeli olmak zorunda…
O açıdan bakıldığında, Eskişehir sanayinde çok önemli gelişmeler olduğunu da görmeliyiz…
Bu konuda da,
Gerek Sanayi Odası,
Gerekse Organize Sanayi Bölgesi yönetimlerinin çağdaş ve geniş bir vizyon ortaya koyma gayretlerinin önemli rolü var…
Bunu da hiç kimse yadsımamalı…