Neziha Bilen kentimizin en iyi ve donanımla Fizik Öğretmenlerinden biriydi. Eskişehir Anadolu Lisesi'nde yıllarca başarıyla görev yaptı. Üç yıl önce Milli Eğitim Bakanlığı Eskişehir'in en gözde okulları olan Eskişehir Anadolu Lisesi (EAL), ETİ Sosyal Bilimler Lisesi ve Olgunlaşma Enstitüsü'nü 'Proje Okulu' ilan etti. Bu okullarda çalışan 39 öğretmen 2015 yılının Eylül'ünde başka eğitim kurumlarına gönderildi. Neziha Öğretmende gönderilen eğitimciler arasında yer alıyordu. Önce Beyhan Rıfat Çıkıllı Anadolu Lisesi'nde görev yaptı. Yeni kurulan Şehit Mehmet Şengül Fen Lisesi'nde çalışmaya başladı. Bilen, öğrencileriyle birlikte 'Hititlerde Bilim ve Teknoloji' temalı proje hazırladı. Okul Yönetimi bu projeyle TÜBİTAK tarafından düzenlenen 49'ncu Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasına katılmak için başvuruda bulundu. Yarışma Jürisi bu başvuruyu kabul ederek, bölge sergisine davet etti. Bölge Yarışmaları 12-14 Mart 2018 tarihleri arasında Bursa'da yapılacak. Neziha Bilen koordinatörlüğünde hazırlanan proje burada dereceye girerse, Türkiye Finaline katılmaya hak kazanacak. Ben bu projene Türkiye Finaline kalacağına inanıyorum. Belki de Eskişehir'e büyük bir ödül getirecektir. Atalarımız 'Altın yere düşmekle pul olmaz' demiş. Üç yıl önce haksız şekilde çok sevdiği okuldan ayrılan Neziha Hanım azminden, mücadelesinden, iyi bir insan ve öğretmen olmasından asla vazgeçmedi. Gittiği eğitim kurumlarında üretmeye, öğretmeye devam etti. Son başarısıyla emeklerinin karşılığını aldı. Neziha Bilen'in projesi TÜBİTAK Büyük ödülünü Eskişehir'e getirirse, onu haksız şekilde gönderenlerin yüzleri kızaracak mı?



******

ÖĞRETMENEVİ HALKA AÇILIYOR

Uzunca bir aradan sonra geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım ile birlikte Öğretmenevi'nde buluştuk. Aynı gün Öğretmenevi Müdürü Mehmet Eryılmaz ile de tanıştım. Kendisi kurumda yapılan çalışmalar hakkında bana bilgi verdi. Eryılmaz'ın göreve gelmesiyle Öğretmenevi'nde gerçekten değişim rüzgarı esiyor. Kurumun kendi imkanları kullanılarak, bahçe düzenlemesi ve kamelya alanının genişletilmesi çalışmaları yapılıyor. Öğretmenevi'nin girişi ara sokaktaydı. Atatürk Bulvarı'ndan yürüyen insanlar yollarının üzerinde kapı olmadığı için buraya uğramadan geçiyordu. Eryılmaz Öğretmenevi'ne Atatürk Bulvarı üzerinde yeni bir kapı açtı. Kapının üzerine 'Öğretmenevi Cafe Bistro' tabelası asıldı. Tabelanın altında 'Otel, Düğün Salonları, Restaurant' yazısı bulunuyor. Bu kapı sayesinde Öğretmenevi sadece eğitimcilere değil, tüm Eskişehir halkına açıldı. Eryılmaz, Milli Eğitim Bakanlığı Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü'nde Şube Müdürlüğü yapmış bir isim. Gerçekten iyi bir yönetici. Kısa sürede yaptığı çalışmalarla kendini kurumda kabul ettiren Eryılmaz ile Öğretmenevi artık olumlu yönleriyle kentte adından çok söz ettirecek...



******

ÖĞRENCİLERE ANLAMLI MEKTUP

Eskişehir Çifteler Köy Enstitüsü Müdürü merhum Rauf İnan (1905-1996) 17 Temmuz 1940 tarihinde okula kabul edilecek olan öğrencilere bir mektup yazıyor. İnan'ın okula alınacak öğrenciler için yazdığı mektubu okuyunca, içimden, 'Şu ulviliğe, naifliğe bakın. Bir insan sevgisiyle içten bir mektup böyle nasıl yazılır? Merhum İnan, daha okula başlamadan öğrencisine neyi öğreteceklerini çok samimi bir şekilde açıklıyor' dedim.
Başta İnan olmak üzere 'Köye Doğan Güneş' olan Köy Enstitülerinin çok değerli öğretmenlerini saygıyla hürmetle anıyorum. Sizin yetiştirdiğiniz pırıl pırıl ve aydın eğitimciler sayesinde dimdik ayaktayız. Halide Edibe Demirsöz'ün arşivinden alınan bu anlamlı mektubu özellikle genç eğitimcilere örnek olması için köşeme alıyorum;

'T.C. ESKİŞEHİR-ÇİFTELER KÖY ENSTİTÜSÜ ve
EĞİTMEN KURSU MÜDÜRLÜĞÜ


Sayın ……………
Oğlum:

Enstitümüze talebe olarak seçildin. Sana müjdeler ve kutlarım. Enstitümüzde hem okumanı, tahsilini ilerletecek, hem de ileri usullerde Ziraat öğreneceksin. Bağcılıkta, Sebzecilikte, Arıcılıkta, Tavukçulukta, hayvan bakımında, makine ile ekim, biçim ve harman yapmasında, zahire hazırlamada çalışıp iyice yetişeceksin. Ayrıca bir de sanat elde edeceksin. Dokumacılık, dikiş makinesi kullanmayı, halı dokumacılığını, bisiklet ve motosiklet binmeyi, mandolin çalmayı da öğrenebileceksin. Burada çok çalışma ve iyi yetişmen için her şey var. Senden yalnız çalışmanı istiyoruz. Burada bir yıl Cumhuriyet Bayramı'na kadar çalışacak, ikinci sınıfa geçecek, ondan sonra köyüne izinli gideceksin. Bu mektubu sana hazırlanman için yazıyorum. Ne zaman hareket edeceğini sana ayrıca duyuracağız. Sen o zamana kadar hazırlan, haber gelir gelmez hareket et. Beraberinde şunları getirmen lazımdır.

Nüfus Cüzdanı (yani kafakağıdı)
Köy ilkokulundan alacağın diplomayı
Sureti ilişik taahhüt senedini.

Bu taahhüt senedini kazadaki veya vilayetteki notere yaptıracaksın. Bu hususta zorlukla karşılaşırsan maarif memuruna, vilayette olursan maarif müdürüne başvur. O senin işini yaptırır. Seninle kavuşacağımız günleri sevinerek bekliyorum. Gözlerini öper, anana, babana, komşularına selam gönderirim. Onlara söylersin. Mümkünse beraberinde iki çift çorap, iki mendil, üç fotoğraf getir.

Köy Enstitüsü Müdürü

M.Rauf İnan



******

FOTO ŞAKA

ETO Başkanı Metin Güler:
Nabi Bey, Fuar ve Kongre Merkezimizin açılışını siz yapın.

AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı: Metin Bey, bu açılış, ETO'nun eski Başkanı da olan Genel Başkan Yardımcısına yakışır.

ETO Başkanı Metin Güler: Biz en iyisi açılış falan yapmayalım.



*******

FIKRA

SORMA!


Yahudinin biri arkadaşını oturmuş ağlarken görmüş. 'Hayırdır Salamon neden ağlıyorsun?' diye sormuş. Arkadaşı cevaplamış: Sorma! çocuğum olmayacağını öğrendim onun için ağlıyorum.
-E bundan iyi haber mi olur ne güzel bir sürü masraftan kurtulmuşsun
-Yok, Ben ona değil bugüne kadar verdiğim prezervatif paralarına ağlıyorum....