Yazmak için oku!
Okuyoruz!
Ama işte…
Kimi zaman da canı sıkılıyor insanın, hayatın gerçekleri karşısında.
Okumak…
Kitaplar her şeyden uzaklaştırıyor seni.
Adeta bir hayal dünyasında yaşıyorsun.
Paradan puldan…
Varlıktan yokluktan…
Attan arabadan…
Handan hamamdan…
Evden damdan anlamaz bir insan haline geliyorsun.
Ünlü yazara sormuşlar,
'Yeni taşınan komşularınız nasıl insanlar?' diye.
'İyi insanlar ama,' demiş, 'edebiyattan, sanattan, şaraptan ve kadından anlamıyorlar.'
Anlasan ne olacak?
Sanattan…
Edebiyattan, resimden, sinemadan, tiyatrodan, müzikten…
Hiç.
Bilmiyorum!
Anlasan ne olacak?
Senin anladığın dünya, dünyaya…
Senin anladığın hayat, hayata benzemiyor.
İnsanlar bile hayali…
Yeryüzünde var olmayan…
Romanlardaki…
Öykülerdeki…
Filmlerdeki…
Hayal dünyandaki insanlar.
Ne demişti Nedim?
'Yok bu şehr içre senin vasfettiğin dilber Nedîm
Bir perî-sûret görünmüş bir hayal olmuş sana'
***
Sonra?
Sonra işte, boş işlerle uğraşan bir insan oluyorsun insanların gözünde
Okuyorsun…
Yazıyorsun ama…
Ama öyle, neye yarar bütün bunlar.
Para da kazandırmayınca bu işler…
'Kıroyum ama para bende,' diyordu.
İyi güzel, okuyorsun yazıyorsun ama…
Ama para sende değil.
Odasında böceğe dönüşmüş Gregor Samsa'yı neden evden dışarı atmak istemişti çok sevdiği kız kardeşi Grete? Annesi, babası?
İşsiz kalıp para kazanamadığı için.
***
Para!
Sultanü'ş-şuara, Şairler Sultanı Baki de,
'Güzeller mihriban olmaz demek yanlıştır ey Bakî
Olur vallahi billahi heman yalvarı görsünler' demişti
(Güzellerde vefa olmaz demek yanlıştır ey Baki
Olur vallahi billahi, hele bir parayı görsünler.)
Bu haliyle düşünecek olursak Baki'nin sözlerini…
Biraz ağır söylemiş güzellere, çirkin yaradılışlı Baki-i zağ.
Öyle çirkindir ki Baki, ona Baki-i zağ, Karga Baki der; şiirde kılavuzu, ustası Rimelci Zati…
Aşırı kısa boyu; kara, kuru çirkin suratı bir yana, söz ustasıdır Baki.
Şairler Sultanı.
Açıkça söylememiş söyleyeceğini güzellere.
'Yalvarı' kelimesinin iki anlamlılığından yararlanmış.
Yalvarıp yakarmak anlamına da gelir bu kelime, para anlamına da…
Oysa hayatın bu temel gerçeğini söz oyunlarıyla söylemeye gerek yok.
Napalyon'un kesin olarak söylediği gibi,
'Para para para!'
Hayatın gerçeği.
Hayatın bizi köşeye sıkıştıran gerçeği!