Geçtiğimiz hafta Samsun maçından ders alamamışız fakat dersini iyi çalışan Denizlispor bize soğuk duş aldırdı. Galibiyet serimizi ve kendi sahamızdaki yenilmezlik unvanını da kaybettik. Belki de şampiyonluk yolunda büyük bir darbe aldık. Bunu ilerleyen zamanda göreceğiz. Futbolun kendine özgü kuralları vardır. Antrenörde bu kuralları rakibe göre uygular. Takım aslında Samsun maçında S.O.S vermişti. Çünkü oyunun boyunu uzatan Samsun hızlı ve çabuk adamlarla gol atmanın yollarını aramış ama son vuruşları becerememişti. Denizlispor da bunu iyi analiz etmiş ve bizim takımı kendi bölgelerine çekip bizim üzerlerine gitmemizi sağladılar. Bu fırsatı değerlendirip uzun atılan toplarla istediklerini elde ettiler. Denizli'nin orta alanı çabuk geçtiği dakikalarda, üst üste goller yedik. Erken gelen goller paniklememize neden oldu. Bunlardan biri rakibi hafife almamız, diğeri ise Alpay hocanın acemiliği de taraftarın boynunun bükülmesine neden oldu. Skor 2-0'a geldiğinde Alpay Özalan'ın ilginç oyuncu değişikliği belli ki istediği taktiğin tutmadığının göstergesi idi. Maç öncesi planlamada ki hatanın ve yapılan oyuncu değişikliğinin zamanlaması çok vahimdir. Hani hep söylüyoruz uzun şampiyonluk maratonunda hatalar olur, olacaktır da. Önemli olan hataların son dönemeçlerde yapılmamasıdır. Aslında günün sonunda ellerimizle teslim ettiğimiz liderlik diye bir gerçek vardı. Şimdi gözler Gaziantep BB maçında. Cuma günü saat 18.30 oynanacak maç kaybetmeye tahammülümüzün olmadığı bir maçtır. Velhasıl her yönü ile kötü bir hafta geçirdik. En önemlisi birer hafta ara ile iki ayrı şehrimizde patlama olması ve daha birisinin yaralarını sararken diğerinin gerçekleşmesi hem canımızı yaktı, hem de kanımızı dondurdu. Devletin birliğini bütünlüğünü bölmeye çalışanlar bunu başaramayacaklar. Çünkü bu olaylar bizi daha da birbirimize kenetlemektedir. Terörü lanetliyor ve bunlara yardım ve yataklık edenlerinde aynı acıları yaşamasını diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.