Sevgili okurlar;
Allah Teala Kur'an-ı Kerim'de 'Allah emaneti ehline vermenizi emrediyor,' buyuruyor. Üzülerek ifade edelim ki özellikle son zamanlarda herkes bir işin cahili olduğu halde sanki o işin tek ehli (uzmanı) gibi kendini makam sahibi olmakla ehil zannederek birçok konularda kaş yapayım derken adeta göz çıkarması bu yazıyı kaleme almamın tek nedeni. Mesela sınavlarda o işle ilgisi olmayan kişinin sadece makam sahibi olmasından o komisyonun başına getirilmesi ve sanki uzman imiş gibi son sözü de onun söylemesi bir tıp komisyonunda doktorları sınava sokan komisyonun başkanı veya sınav komisyonunun çoğunluğu doktor olmayan kişilerden olursa en iyi hekimi seçmek mümkün mü? Bir inşaata mühendis alırken mühendis olmayan kişilerin onun ne derece ehil olduğunu kim hangi şartlarda nasıl karar verebilir. Bunun örneklerini onlarca örnekle göstermek mümkün.
Benim branşım olduğu için esas konu hafızlık sınavında hafız olmayan kişilerin özellikle müftü efendilerin komisyon başkanı olarak bu heyette yer alması. Bu konuda Türkiye'de birçok il ve ilçelerde arkadaşlarımız olduğu için çok sızlanmalar alıyoruz.
Kur'an-ı Kerim gibi en büyük mucize bir konuda yarışmacılar hafız olacak onu sınav yapan komisyon başkanı ise hafız olmayacak.
Bu yukarıda verdiğimiz örneklere tamamen zıt bir durumdur. Hafızın halinden ancak hafız olan anlar. Ben öğrenci iken Türkiye birinciliği yarışmasında komisyonda hafız olmayan bir il müftüsünü komisyona almamışlardı. Onun yerine Hacı Bayram Camii'nde baş imam olarak görev yapan hafızı kurra hoca efendiyi komisyona davet etmişlerdi.
Bütün bunları şunun için sizlerle paylaşmak istedim. Kürsüye çıkıp cami cemaatine işi ehline vermeyi Allah emrediyor diye vaaz vermek daha sonra ise konu kendine gelince bunun tersini yapmak acaba dinen ne kadar doğru oluyor.
Bir büyüğün dediği gibi ömür kısa herkes işine baksın.