Ne deniyordu bu yağmurlara?
Bahar yağmurları mı?
Değil!
Kırk ikindi yağmurları mı?
Değil!
Ahmak ıslatan mı?
Evet ahmak ıslatan.
***
O ahmak da biz oluyoruz.
Yine ıslandım.
Yağmurlar başlayalı birçok kez ıslandım aslında.
Yağmurlar yağmaya başladı ben de ıslanmaya başladım.
***
Çok kızıyor eşim.
'Ne bu halin senin!'
'Ne yapayım, havalar…'
'Şemsiyen nerede? Medeni bir insan yağmurlu havalarda şemsiyesiz dışarı çıkmaz...'
Falan filan!
'Altın yerde paslanmaz, taş yağmurda ıslanmaz,' desem…
'Yok ya! Onun için mi sudan çıkmış sıçana döndün!' diyecek, biliyorum.
***
Haklı aslında.
Böyle havalarda şemsiyeyi sabahtan kapının yanına kor.
Ama ben…
Aklım öyle karışık ki…
Bir toparlayabilsem aklımı başıma…
Aklımda okuduklarım, okuyacaklarım, ölmeden önce okumak istediklerim…
Yazdıklarım, yazacaklarım, yazmak isteyip de yazamadıklarım…
Kağıtlara, defterlere, peçetelere yazılmış notlar…
Evin orasına burasına dağılmış kitaplar…
***
Kitapçıda görüp de çok fazla kitap alıyorum diye almadığım kitabı ne olursa olsun, yağmur değil de kar yağsa, fırtına kopsa dahi gidip almayı aklımdan çıkarabilseydim bir…
Şemsiyesiz dışarı çıkmazdım.
Yağmurda ıslanmazdım.
Ben de iyi bir insan olurdum.
Medeni bir insan…
Hatta o zaman profesör bile olurdum.
Hangi konuda?
Bak onu hiç düşünmedim.
Kitaplarla baş etme konusunda mesela.
Ben kitapları kadınlara benzetirim.
Güzel bir kadının gömleğinin patladı patlayacak düğmelerini birer birer çözmek gibidir bir kitabın sayfalarını okuya okuya, birer birer çevirmek.
Merak edersin içinde ne var ne yok diye.Heyecan duyarsın.
Çözdüğün her düğmede, çevirdiğin her sayfada kalbin güm güm atar.
Sonra…
Sonra…
Sonra dersin.
Ve böylece, çözdüğün her düğmede, çevirdiğin her sayfada biraz daha yaklaşırsın hayatın, var olmanın sırrına.
***
Belki bundan, karım da hayatta en çok kitapları kıskandı.
Ne namussuz adamım ben. Yatakta kitapla yakalandım karıma birçok kez.
Bu kadın ve kitap işi bizi başka bir yere götürecek gibi…
***
Mesela hayatla baş etme konusunda profesör olabilirdim aklımkitapla, okumakla, yazmakla, falanla filanla karma karışık olmasaydı.
Mesela insanlarla baş etme konusunda…
İkisi de en zorlandığım, en fazla sıkıntı çektiğim konu.
Hele hayatla baş etme konusunda…
Bazen diyorum, hayat bana göre değil.
Kim bilir, belki de ben hayata göre değilimdir.
Bir süre daha idare edebilseydik birbirimizi…