Geçen hafta içerisinde resmî gazetede yüz binlerce bireyi ve tüzel kişileri de yakından ilgilendiren bir kanun maddesi yürürlüğe girdi. Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Gelir Vergisi ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına karar verildi ve bunlardan Geçici 89. Madde çalışanlar açısından kafa karışıklığına yol açtı madde hükmü şöyle; '27 Mart 2018 tarihinden önce karşılıklı sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi kapsamında ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş sonu tazminatları, iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödemeler ve yardımlar üzerinden tevkif edilerek tahsil edilen gelir vergisi, hizmet erbabının düzeltme zamanaşımı süresi içerisinde tarha yetkili vergi dairelerine başvurmaları ve dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri şartıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca red ve iade edilir.'
Madde çalışanlar tarafından direkt olarak kıdem tazminatlarından gelir vergisi kesintisi olduğuna ve bunun alınması için yasa değişikliğine gidildiği gibi yorumlandı. Oysa durum öyle mi bir bakalım; önce kıdem tazminatının yasal durumunu hatırlamakta fayda var. Kıdem tazminatı için ülkemizde halen 1475 iş kanunun 14. Maddesi geçerliliğini korumaktadır. Ve bu yasa maddesine istinaden kişilerin Kıdem Tazminatlarını alabilmeleri için işten ayrılma biçimi çok önemlidir. Erkekler için askerlik, kadınlar için evlenme, malullük aylığına hak kazanma ve işçinin ölümü halinde kıdem tazminatı hakkı doğar. İşverenin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymama hali dışında işten çıkardığı işçilerin de kıdem tazminatı hakkı bulunmaktadır. İşçi, haklı nedenle veya işverenin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymaması durumunda da kıdem tazminatına hak kazanır.
Kıdem tazminatı iş sözleşmesinin belirli nedenlerle sona ermesi durumunda işçilerin hak kazandığı bir tazminat türüdür. Yani kanuna göre işçilerin, bu tazminata hak kazanabilmeleri için belirli koşullar dahilinde işyerinden ayrılmaları gerekir. İşte askerlikte bu koşullardan biridir.
Sonuç olarak 7 hal gerçekleştiğinde kıdem tazminatlarımızı alabiliyoruz.
1-Emeklilik
2-Yaş hariç diğer emeklilik şartlarını tamamladığımız da yani 15 yıl ve 3600 günümüz varsa,
3-Ölüm
4-Erkeklerin askere gitmesi
5-Kadınların evlenmesi
6-Haklı nedenle işi bıraktığımızda
7-İşveren tarafından işten atıldığımızda

Şimdide bu şekilde alınan kıdem tazminatındaki vergi konusuna bakalım;
  1. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var, 1475 sayılı yasanın 14. Maddesi kapsamında kıdem tazminatını almaya hak kazanıp işyerlerinden ayrılan işçilere ödenen Kıdem Tazminatından gelir vergisi kesilemez. Sadece damga vergisi kesilir. Kıdem tazminatından gelir vergisi kesilmesi Gelir Vergisi Kanunun 25. Maddesi uyarınca mümkün değildir.
  2. Basın kuruluşlarında 'kıdem tazminatından kesilen gelir vergisi iade edilecek' diye çıkan haberler bu noktada doğruyu yansıtmamaktadır.
  3. Gelir vergisine tabi kılınan ve kesilen gelir vergisi iade edilecek olan tazminat işverenle işçinin anlaşarak kıdem ihbar tazminatı dışında bir ödeme karşılığı iş sözleşmelerini sona erdirme hallerinde (İkale) işverenin ödemeyi kabul ettiği tazminattır.
  4. Gelir vergisi kesilmiş olup da iadesi söz konusu olan kıdem tazminatı değil, iş kaybı tazminatları, iş sonu tazminatları, iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödemelerdir.
  5. Dolayısıyla işveren tarafından işten çıkartılan işçilerin hak kazandığı kıdem tazminatı, işe iade tazminatı gelir vergisi zaten kesilmediği için iade de söz konusu değildir.
  6. Gelir vergisi iadesi için başvuru hakkına sahip olan işçiler işverenle anlaşarak ek bir tazminat alarak çıkartılan işçiler ve ödenen bu ek tazminatlardır. İstisnai durum şu olabilir: eski işyerlerinden özelleştirme gibi zaruri nedenlerle ayrılanlar, işveren tarafından kıdem tazminatı ödenirken gelir vergisi kesintisine uğrayanlar, çalışırken vefat edip hak ettiği tazminatları kesintili olarak varislerine ödeme yapılanlar.

Sonuç olarak işyerlerinden ayrılırken yapılan her ödeme kıdem tazminatı değildir. Ödenen kıdem tazminatından da gelir vergisi kesilmez. Şayet kesildi ise o zaman yasada yapılan yeni değişikliğe başvurmak gerekir.