Milli Eğitim Bakanlığı tüm yönetmeliklerde 'ince ince' değişiklikler yapıyor.
Yönetmelikler ve öğretim programları, Anayasa ve yasalar gereği, Türk milli eğitiminin amaçları doğrultusunda laikliği güçlendirici nitelikte olmak zorundadır. Ama 'gidişat' hiç öyle değil….

OKULLARDA ŞERİAT BİLGİLERİ Mİ VERİLECEK?
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ders müfredatında artık 'Muamelat ve Ukubat' adlı bir ünite de yer alacak.
Muamelat; kişisel ve toplumsal eylemlerin şeriat düzenindeki hukuki niteliğini ifade ediyor. Ukubat ise şeriata göre verilecek cezaları açıklıyor.
Artık öğrencilerimiz bu derslerde, 'şeriata göre el kol kesme cezası, kısas cezası, diyet, recm cezası, evlilikte eş sayısını, şeriata göre eş boşamayı' öğrenecekler.

EĞİTİM YEREL YÖNETİMLERE Mİ DEVREDİLİYOR?
MEB, Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'nde 20 Haziran 2017 tarihinde değişiklikler yapıldı.
  • Yeni yönetmeliğe göre; kapatılan özel etüt merkezleri yerine belediyeler 'Sosyal Etkinlik Merkezleri' açabilecek.
  • Yönetmeliğe göre; öğrencilerin okul dışındaki eğitimleri artık tamamen yerel yönetimlere bırakılıyor. Şimdiden çok sayıda belediye MEB ile protokol yaptı bile.
  • Bir süredir eğitimin yerel yönetimlere bırakılması ile ilgili çalışmalar yapıldığından söz ediliyordu. Yeni yönetmelik bu çalışmanın ilk denemesi olabilir mi?
  • Bu yönetmelik değişikliği ile eğitim ile siyasetin iç içe geçeceğinden endişe ediliyor.

'HAFTALIK DERS ÇİZELGELERİNDE YAPILAN BİLİM DIŞI DEĞİŞİKLİKLER'
  • Liselerde 2017-2018'de yeni bir haftalık ders çizelgesi uygulanacak.
  • MEB, tüm sınıflarda Biyoloji dersini 3 saatten 2'ye düşürürken Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini 1 saatten 2 saate çıkardı.
  • T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi 11. sınıftan 12. sınıflara kaydırıldı. Böylece hem yüksek öğretime geçiş sınavlarında hem de 12. sınıf öğrencilerinin okula devamlarının az olmasından kaynaklı bir etkisizleştirme planı gerçekleştirildi...
  • Bazı okullarda, Yabancı Dil ve Matematik derslerinde bile azaltmalara gidildi.

İMAM HATİP FEN LİSELERİ VE HER ORTAOKULA İMAM HATİP SINIFLARI…
  • MEB'in uygulamaya başladığı en yeni(!) uygulama; mevcut ortaokullar içerisine imam hatip sınıfları açmaya başlaması.
Bu uygulamanın amacı tüm ortaokulları 'ince ince' imam-hatip okullarına dönüştürmek olabilir mi?
  • MEB'in imam hatip fen lisesi ve imam hatip sosyal bilgiler liseleri açması ise 'asrın projesi' olarak gösteriliyor. 40 civarında imam hatip fen lisesi ve sosyal bilimler lisesi proje okulu eğitime başladı bile.
  • Din dersi öğretmenlerinin büyük bir çoğunluğu yönetici yapıldığı için artan ders saatleri nedeniyle camilerdeki imamların derslere girmesinin de önü açıldı.

SOSYAL ETKİNLİKLER YÖNETMELİĞİ İLE NELER TASFİYE EDİLİYOR?
8 Haziran 2017'de 'MEB Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği' yürürlüğe girdi.
  • Yeni yönetmelikte 'Öğrencilerin Atatürk ilke ve inkılaplarına, Atatürk milliyetçiliğine bağlı yurttaşlar olarak yetişmeleri' ifadesi çıkarıldı
  • Yeni yönetmelikte Milli Bayramlarımızın adı geçmiyor. 'Yunus Emre Haftası, Mevlana Haftası' çıkarıldı. Neler eklendiğini ise artık sizler tahmin edin(!)
  • Önceki yönetmelikte yer alan 'Gönüllü Veli' ifadesi, bu yönelikte 'Gönüllüler' başlığı altında değiştirildi. Bu değişiklik ile bir takım vakıf ve derneklerin okullarda daha pervasızca dolaşabilmesi için yasal kılıfın (!) hazırlandığı düşünülüyor.

ABDESTHANE VE MESCİT AÇILMASI ZORUNLU OLDU
MEB, 24 Haziran 2017'de 'Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme
Yönetmeliği'ni de değiştirdi.
  • Her kurumda kadın-erkek ayrı ayrı abdesthane ve mescit açılması zorunlu hale getirildi.
  • Önceki yönetmelikte özel bir madde olarak yer alan Atatürk ile ilgili kurum adı verme maddesi yeni yönetmelikte sadece bir madde bendi olarak kapsamı daraltılarak düzenlendi.

LAİKLİK EĞİTİMİN ÖN KOŞULUDUR.
Yapılan değişiklikler 'dini esaslara dayalı bir ümmet toplumu yaratılmaya çalışıldığı ve laikliğin fiilen bitirilmesinin zemininin eğitim yoluyla inşa edildiği' iddialarını da beraberinde getiriyor..
'Sürekli kışkırtılan' etnik ve mezhepsel ayrışmalara ilaveten(!) Laikler ve Anti Laikler' olarak 'tezgahlanan' yeni bir sınıfsal ve kültürel ayrışmaya doğru itiliyoruz.
Küresel emperyalizm, sömürmek için parçaladığı tüm ülkelerde her zaman din, mezhep ve etnik farklılıkları kanlı bir şekilde kullanmıştır.
Unutmayalım ki; Irak ve Suriye'de işi biten emperyalizm bir süre sonra yönünü kuzeye, Anadolu'ya çevirecektir.
'Türklerin tarihi aslında bir kardeş kavgası tarihidir' diyenleri yakın tarihimizde iki kez yanılttık.
Ülkemizi bölme parçalama hesapları yapanları 'kardeş kavgaları' ile sevindirmeyelim ….