'Comenius Projelerine Soruşturma' yazımızdan sonra çok fazla mesaj ve e-mail aldım.
Bu konu bir aysberge benziyor. Suyun altında kalan bölümü daha büyük.
İşini doğru düzgün yapan eğitimcilere olan saygımdan proje uygulamalarındaki 'can sıkıcı' ayrıntılara şimdilik girmiyorum.
Aslında 'balık baştan kokuyor' gibi.
Bilindiği gibi yurtdışı eğitim projeleri AB Bakanlığına bağlı Ulusal Ajans tarafından yürütülüyor.
Ankara Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmalarda FETÖ'nün devletin finans mekanizmalarını ele geçirmeye çalıştığı belirtiliyor ve buralardan Örgütün kasasına milyarlarca TL aktarılmaya çalışıldığı vurgulanıyor. Maalesef ULUSAL AJANS ve TÜBİTAK gibi kurumlar da bu çemberin içine alınmaya çalışılmış.
FETÖ/PDY SÜZGECİ…
Ulusal Ajans'a yurtdışı projeleri için bu yıl da yine çok sayıda başvuru var.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), FETÖ'nün yurt dışındaki eğitim sektöründe faaliyetlerini göz önüne alarak projelerin kabul görmesi için ayrıca bir 'FETÖ /PDY SÜZGECİ' oluşturdu.
Projelerin faaliyetlerine başlamadan önce yurtdışı temsilciliklerinden yurtdışı ortaklara ilişkin 'uygunluk' durumunu belirten resmi yazı alınması koşulu
getirildi. Artık tüm proje işlemleri MEB aracılığı ile Dışişleri Bakanlığı üzerinden yürütülecek.
Proje faaliyetleri kapsamında FETÖ / PDY ile 'aidiyeti, iltisakı ve irtibatı' olan bağlantılı işletmelerden hizmet alınmaması konusunda tüm birimler uyarıldı.
İşin başka bir ayağı daha var;
Avrupa Birliği, 2014 yılından itibaren Ulusal Ajans'ın iş ve işlemlerini gözlemliyor..
'Yolsuzluk ve usulsüzlük' gibi iddialar kanıtlanırsa, AB'nin Türkiye'ye ödediği paraları geri talep edebileceği bile söyleniyor.
İşte o zaman 'ayıkla pirincin taşını'

GELELİM ESKİŞEHİR'E….
Eğitimcilerin Comenius Projeleri ile ilgili sürdürülen soruşturmalarla ilgili bazı sıkıntıları var;
· 'Maarif Müfettişleri'nin büyük bir bölümünün Comenius Projeleri ve işleyişleri hakkında yeterli bilgi sahibi olmadıklarını söylüyorlar. Üstelik İngilizce bilinmemesi de sıkıntı yaratıyor.
· Emekli olmuş veya görev yeri değişmiş müdürlerin eski okullarındaki evraklara ulaşmasında zorluklar yaşanıyor.
· Eğitim yöneticileri, FETÖ bağlantılı organizasyon şirketlerinin izinin okul koridorlarında bulunamayacağını söylüyorlar ve eğer FETÖ ile 'gerçekten' mücadele edilmek isteniyorsa proje kapsamında açılan hesap hareketleri incelenerek toplu para aktarılan kişi ve şirketlere rahatlıkla ulaşılacağını belirtiyorlar.
· Okulların dışında Milli Eğitim Müdürlüğü'nün de farklı müdürler zamanında çok sayıda proje yaptığını görüyoruz.
Yalnız İl değil İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri de bir çok proje yapmış.
Belediyeleri paydaş olarak alan 'akıllıca.. !' projeler bile mevcut.
Milli Eğitim yöneticileri de yurtdışında epey proje turu atmışlar.
Hatta bazı Teftiş Kurulu Başkanları'nın da gezilere katıldıkları söyleniyor.
· Projelerde dikkat çeken bir konu da proje ortağı olan ülkelerin çoğunlukla Letonya, Litvanya, Romanya, Bulgaristan gibi eski doğu bloğu ülkeleri olması. İngiltere, Fransa gibi ülkeler hiç yok.
Acaba Milli Eğitim Müdürlüğü bu konunun nedenleri hakkında hiç kafa yoruyor mu?
· Şimdi soruşturma geçiren eğitimciler soruyor;
· Ulusal Ajans ile yapılan sözleşmelerde evrakların beş yıl saklanması koşulu olmasına rağmen MEM son on yılın evraklarını istiyor .
Bu çelişkili bir durum değil mi?
· 'Bizlere on yıl önceki evrakları soran Maarif Müfettişleri, Milli Eğitim Müdürlükleri'nin yaptığı; müdür yardımcıları, şube müdürlerinin katıldığı projeleri de inceliyorlar mı?
· Onlardan da geriye doğru on yıllık evrak isteniyor mu?
· Şimdi görevde olmayan eski Milli Eğitim Müdürlerinin, Teftiş Kurulu Başkanlarının da bilgisine başvuruluyor mu?
Doğrusu bu soruların cevaplarını biz de merak ediyoruz.

'Çek asıllı bilim adamı, eğitimci yazar J.Amos Comenius ne işler açtın milletin başına bir bilsen……!!'