Her şeyi​n başı eğitim diyoruz ve öğretmenlik mesleğini pek fazla masaya yatırmıyoruz. Sadece meslek içi sorunlar anlamında değil; sosyolojik ve ekonomik anlamda da söz konusu sorunlar ve aynı zamanda belki de en önemlisi branş ve sosyal anlamda yeterlilik. Öğretmenin sınıf içindeki duruşu ve kullandığı teknikleri kendini geliştirmişliği de rol oynuyor. Kullanılan metodlar nasıl seçiliyor ve nasıl geliştiriliyor?Bir çok öğretmen geçmişte kullandıkları yaklaşımları göz ardı ederek yapılandırıcılığı 'zaten insanların bildiği' bir metot olarak görüyorlar. Fakat bu metodu katı müfredat programları ve hizmet içi çalışmalarının yetersizliği yüzünden gerçekleştiremediklerini düşünüyorlar. Yapılandırıcılığın eğitimdeki rolünü çalışma ve gözleme imkanı bulanlar, bu metodun katkılarını görmeye çalışıyorlar. Bu metodun öğretmenler kullanmaya başladıklarında pedagojiyi keyifle tecrübe ediyorlar ve sonuçta sınıflarının ayrılmaz bir parçası oluyorlar.

***

Fakat bazı öğretmenler hala yapılandırıcı pedagojiye karşı tavır alıyorlar. Bu davranışın temelinde halihazırda kullandıkları eğitim yaklaşımlarının sona ermesi ve öğrencinin öğrenmesinde veya sınıfın kontrolünde problemlerin doğabileceği gibi kaygılar bulunuyor. Bazı öğretmenler her ne kadar yapılandırıcı eğitimin gücünü hissetseler de eğitim pratiklerini yıkıp yerine yenisini tesis edemeyeceklerini çünkü öğretim kariyerlerine çok derinden bağlı olduklarını belirtiyorlar. Diğerleri ise herhangi bir değişime ihtiyaç duymadıklarını kullanılan yaklaşımların öğrencileri için yeterli olduğunu, yani öğrencilerin kapsamlı notlar alıp önemli sınavlarda başarılı olduklarını, verilen ödevleri iyi ve zamanında yaptıklarını, iyi araştırılıp hazırlanmış bireysel veya grup raporları sunduklarını ve çalışmalarından yüksek notlar aldıklarını ifade ediyorlar. Bir kısım öğretmen için önemli olan uyguladıkları metodun ne kadar iyi çalışıp çalışmadığı. Bu öğretmenler öğrencinin öğrenmesinden daha fazla davranış yönetme meselelerine ilgi duyuyorlar ve yapılandırıcı anlayışın kontrol güçlerini zayıflatmasından ve zamanla da yok etmesinden korkuyorlar. Eğer bir öğretmen sınıf dinamiklerini tek 'doğru' belirleyici kendisiymiş gibi kurarsa, öğrencilerin çoğu kritik etmeden kendisinden beklenene uymayı öğrenir, öğretmeninin direktiflerinde soru sormaktan kaçınır, odanın içinde gezerken öğretmenlerinden izin ister ve sürekli öğretmeninden yargılayıcı ve değerlendirici geri bilirim bekler.

***

Öğrencisini izleyici olmaktan çok araştırıcı olmasını sağlamaya çalışan bir öğretmen olmak cesurca bir davranıştır ve bir çok bakımdan ürkütücüdür. Öğretmenlerin yapılandırıcı pedagojiye ayak diretmelerinin anlaşılabilir sebepleri var; çoğu ne bunun için gerekli donanıma sahip ne de buna uygun eğitim almış. Dolayısıyla değişim marjinal gözüküyor ve kullanılan tekniklerin iyi çalıştığı varsayıldıkça yeni metotları deneme ihtiyacı azalıyor - pedagoji yeni metotları kullanmayı özendirse bile.
Fakat yapılandırıcı öğretmen olmak birçoklarının düşündüğü gibi çok zor değildir. Bu tanımlamalar öğrencilerimizle olan ilişkilerin tecrübelerine ve diğer birçok öğretmenin sınıftaki davranışlarının gözlenmesine dayanıyor.