Arı Gençlik Hizmetleri Spor Kulübümüzün onurlu onursal Başkanı Mustafa Kemal Biçerli, uzun zamandır yazmayı düşündüğüm, fakat kendisini layıkıyla ifade edememekten korkup her defasında ileriki bir tarihe ertelediğim isim.
Benim ve birçok insanın gönlünde taht kurmuş değerli abilerimizden biri.
İnsanları normal hayat dışında makamdayken görmek daha önemlidir. Normal hayatta sizinle samimi olan insanlar küçük bir makam aldığında ya da alacak olduğunda sizi tanımaz olur. Dereyi görmeden paçayı sıvamaktır adı. Karakterini hemen belli ederler.
Değerli abim, Mustafa Kemal Biçerli'nin makamını ilk ziyaretim İşçi Bulma Genel Müdürüyken olmuştu. İkinci ziyaretim ise, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürüyken oldu. Kız kardeşim Canan hanımla birlikte uzunca bir süre oturduk. Sürekli birileri geliyor, bizimle konuşup sohbet etmesine, zaman kalmıyordu.
Gelenler, sıkıntılarını anlatıyor. Sayın Biçerli itinayla dinliyor hemen çözüm buluyordu. Bir taraftan telefon trafiği, arı gibi çalışıyordu. Merak edip sorduk, şu ana kadar içeri girenler tanıdık mı?
'Hayır, halkın içinden vatandaşlarımız,' dedi.
Bir Genel Müdür Müşteri Hizmetleri gibi çalışıyordu. İçeriye girenler, randevusuz gelmelerine rağmen makamına kabul ettiği için teşekkürlerini sunuyorlardı.
Kendimi genel müdürlükte değil de, herhangi bir kurumun müşteri hizmetlerinde gibi hissettim, üstelik sıra numarası almadan ve güler yüzle hizmet veriliyordu.
Hayatımda örnek aldığım, yükseldikçe mütevazileşen insanlardan biri Mustafa Kemal Biçerli
Milletvekili adayıyken, her daim yanında olmak istedim. Randevularımı iptal edip, açılışına gittim, o güne kadar beni partilerde görmeyen, başkanlardan bir tanesi,'Mustafa Kemal Biçerli ne kadar değer verdiğin bir isim ki buraya kadar gelmişsin, senin burada olmana şaşırdım' dedi.
Evet, doğru söylüyordu, o güne kadar partilerde ya da parti açılışlarında beni gören pek olmamıştı. Değerli Hocamın, çok eskiden bana söylediği bir söz, benimde yaşam tarzıma yön vermişti.
Diyordu ki; benim hayatımda iyi insan ve kötü insan vardır. İnsanları ayrıştırmam, dinine, diline, ırkına, görüşüne bakmam, bu yüzden o gün açılışta, ona destek olan her partiden gördüğüm insanlar vardı. Toplayıcıydı, hiçbir zaman ayrıştırıcı olmadı. Bu sebeptendir ki siyasette olmaması insanlık için büyük bir kayıptır.
Kulübümüzün yönetim kurulu üyesi değerli abim Orhan Aydın'ın söylediği bir sözüde yazmadan geçemeyeceğim. Mustafa Kemal Biçerli diye yazılır, adam gibi adam diye okunur.
İstanbul;
Yaklaşık son üç yıldır hafta içi İstanbul dayım. Bilmediğim bir ilde yaşamaya gidiyordum ve hiç tedirgin değildim. Beni emanet ettiği insanlar, kardeşi, kızı gibi koruyup kolladı. Eskişehir'deyken bile arayıp sorarlar.
İstanbul'dayken benim Eskişehirli olduğumu duyan makam sahipleri yada sıradan vatandaşların ilk sorduğu isim Mustafa Kemal Biçerli olur.
Değerli Hocam Sayın Biçerli'yi anlatırlarken gözleri parlar, özlemle sorarlar 'Sayın Genel Müdürüm, ulvi insan nasıl?' diye. Hatta benim aracılığımla, Sayın Biçerli'ye özel yaptırdığı hediyelerden gönderirler.
Şimdi sorarım size Genel Müdürlüğü bıraktığı halde yanından geçen,birçok seveni olan kaç kişi vardır. Eminim parmakla sayılacak kadar azdır.
Mustafa Kemal Biçerli Genel Müdürlüğü varken nasıl itibar görüyorsa, yokken de aynı itibarı görüyor. Neden mi? Çünkü önce insan olmayı başaran ender insanlardan, insana insan olduğu için değer veriyor.
Eğer bir konuda vatandaş haklıysa, vatandaşa o hizmeti götürüyor, egosuyla savaşan müdürlere de hayat dersi vererek.
Halk arasında, şöyle bir düşünce vardır. Haksız bile olsa makam sahibi makam sahibini ezmez.O yüzden haklıysan da hakkını arama derler. Mustafa Kemal Biçerli, konumu ne olursa olsun haklının yanındadır. Egosuyla savaşan insanların yanında değildir.
Yani anlayacağınız, herkes Mustafa Kemal Biçerli olamaz.
Bir şekilde yetki sahibi olup insan olamayanlara bu sözüm, siz birbirinizi kollamaya, vatandaşı ezmeye devam edin. Hala, görevinin hakkını veren adam gibi adamlar var.
Yerini, koltuğunu korumak adına, vatandaşın haklı olduğunu bile bile parmağını kıpırdatmayanlara ne demeli!
KOLTUĞUNU KORUMAYI BAŞARIYORSUN AMA YA İNSANLIĞINI!