A Milli Kadın Basketbol Takımı, Letonya ve Sırbistan'ın 27 Haziran-7 Temmuz tarihlerinde ortak organize edeceği 2019 FIBA Kadınlar Avrupa Şampiyonası'na katılacak. Potanın Perilerinin Başantrenörü Ceyhun Yıldızoğlu Eskişehirlidir, 6 Mart 1967 yılında Eskişehir'de doğan Coach Ceyhun Yıldızoğlu daha önce 2008-2015 Kadın Basketbol Milli Takımını başarıdan başarıya koşturmuştu. Yıldızoğlu yönetiminde Potanın Perileri 2011 yılında Avrupa 2'ncisi, 2013 yılında Avrupa 3'üncüsü oldu. 2012 Lodra Yaz Olimpiyatları'nda da 5'inci oldu. Yıldızoğlu yönetimindeki Kadın Milli Basketbol takımımız 2014 Dünya Şampiyonası'nda da ilk dörde girerek büyük bir başarıya imza attı. Botaşspor, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Galatasaray, Çukurova Basketbol kadın takımlarını da çalıştıran Yıldızoğlu 26 Aralık 2018'de tekrar A Milli Kadın Basketbol Takımının başına geldi. Yıldızoğlu turnuva öncesinde yaptığı açıklamada her takımı yenebilecek güçte olduklarını söyledi. Umarım hemşerimiz Yıldızoğlu yönetiminde potanın perileri Avrupa Şampiyonu olur.

HEYKELİ DİKİLDİ
Bayan Voleybolunun Messi'si olan Neslihan Demir Güler 1983 yılında Eskişehir'de doğdu. Voleybola 1995 yılında Eskişehir DSİ'de başladı. 14 yaşında ilk transferini yaparak Yeşilyurt'ta oynamaya başladı. Yeşilyurt'un ardından VakıfBank Güneş Sigorta, CV Tenerife, Eczacıbaşı VitrA ve Galatasaray takımlarında forma giyen Neslihan Demir Güler, 20 yıllık sporculuk kariyerinde önemli başarılar elde etti. FIVB (Dünya Voleyboy Federasyonları Birliği) tarafından heykeli dikildi. Neslihan kulüpler düzeyinde, 2003-04 sezonunda Top Teams Kupası, 2008 yılında İspanya Süper Kupası, 2004-05 ve 2011-12 sezonlarında Türkiye Ligi, 2010-11 ve 2011-12 sezonlarında Türkiye Kupası, 2011 ve 2012 yıllarında Türkiye Süper Kupası, 2015 ve 2016 yıllarında FIVB Dünya Kulüpler, 2014-15 sezonunda CEV Şampiyonlar Ligi şampiyonlukları yaşadı. Neslihan Demir Güler, son olarak 2018 yılında Galatasaray forması ile CEV Şampiyonlar Ligi'nde Final Four oynama başarısı gösterdi.

OLİMPİYATTA TÜRK
BAYRAĞINI TAŞIDI
A Milli Takımın kadrosunda oynadığı oyunla efsaneleşen Neslihan Demir Güler, Milli Takımlar ile 2003'te Avrupa Şampiyonası ikinciliği, 2005'te Akdeniz Oyunları şampiyonluğu, 2009'da Akdeniz Oyunları ikinciliği, 2009 ve 2011'de Avrupa Ligi ikinciliği, 2010'da Avrupa Ligi üçüncülüğü, 2011'de Avrupa Şampiyonası üçüncülüğü, 2012'de FIVB Grand Prix üçüncülüğü ve 2013'te Akdeniz Oyunları ikinciliği elde etti. Bireysel olarak; 2002 Şampiyonlar Ligi En Skorer ve En Servis Atan Oyuncu, 2003-2004 Top Teams Kupası En Değerli Oyuncu ve En İyi Servis Atan Oyuncu, 2005-2006 Şampiyonlar Ligi En Skorer ve En Servis Atan Oyuncu, 2006 FIVB Dünya Şampiyonası En Skorer Oyuncu, 2007 Montreux Volley Masters Turnuvası En Skorer Oyuncu, 2009 Avrupa Ligi En Değerli Oyuncu ve En Skorer Oyuncu, 2010 Avrupa Ligi En Skorer Oyuncu, 2011 Avrupa Şampiyonası En Skorer Oyuncu, 2012 FIVB Grand Prix En İyi Servis Atan Oyuncu, 2013-14 Şampiyonlar Ligi En İyi Smaçör ödüllerinin sahibi oldu. 2012 yılında Uluslararası Voleybol Federasyonu (FIVB) tarafından FIVB Heroes olarak seçildi. 2012 Lodra Yaz Olimpiyatları resmi Geçiti'nde Türk bayrağını taşıma onurunu yaşadı. 'Demir Yumruk' lakaplı Neslihan, Türk Kadın Voleybol tarihinin en iyi voleybolcusudur. Eskişehir'den yetişip dünya çapında büyük başarılara imza atan bu iki isme kent olarak sahip çıkmalıyız. Sokak, cadde ve parklara ad verilirken, kendi insanlarımıza üvey evlat muamelesi yapmamalıyız. Neslihan Demir ve Ceyhun Yıldızoğlu'nun adlarını sokak, cadde ve parklarda yaşatmalıyız...
--------------------------------------------------------

NOSTALJİ
DÖRDÜNCÜ EVLADI ESKİŞEHİRSPOR

11 Mayıs 1966 tarihinde Belçika Brüksel'de Heysel Stadyumu'nda Şampiyon Kulüpler Kupası Final maçı yapıldı. Turnuvanın ilk beş finalini kazanan Real Madrid 6'ncı kez Avrupa'nın en büyüğü olmak için sahaya çıkıyor. Karşısında ise Abdullah Gegiç'in çalıştırdığı Yugoslavya'nın Partizan takımı var.

BÜYÜK FİNALİ KAYBETTİ
55. dakikada Vasoviç Partizan'ı 1-0 öne geçiriyor. Real Madrid 70. dakikada Amancio ile skoru 1-1'e getiriyor. 76. dakikada Serana Real'in ikinci golünü atıyor. Real Madrid Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupasını alıyor. Maçı Partizan kazanmış olsaydı, Gegiç belki de Real Madrid'in teknik direktörü olacaktı. O yıl Fenerbahçe'den teklif alır. Gegiç yıllar önce bir gazeteye verdiği röportajda Fenerbahçe teklifini nasıl kabul ettiğini anlatarak, 'Babam, Türkiye'yi çok severdi. Teklif aldığımı söyleyince, 'Orada mükemmel bir halkı tanıyacaksın. Para pul ikinci planda olsun. Türk futbolunun kalkınması için uğraş' dedi. Ben de onun tavsiyesini kırmayarak Türkiye'nin yolunu tuttum' dedi. Fenerbahçe ile İki yıllık kontratı vardır. İlk yıl ilk ikiye girmezse kontratı feshedilecektir. Beşiktaş'ın arkasından ikinci olur takımı. Balkan Kupası'nı kazanırlar ama sözleşmesi yine de feshedilir. Fenerbahçe'den koptuğunu öğrenen Eskişehirspor, Abdullah Gegiç'e kapılarını açar. O da Eskişehir'in yolunu tutar. Eskişehirspor Yöneticisi Aydın Begiter'e 'Fenerbahçe bana haksızlık yaptı. Kendimi ispat etmeye hazırım' diyen Efsane Hoca Gegiç, 1967 - 1971 yılları arasında İstanbul takımlarının egemenliğindeki Türk futbolunu temelinden sarstı. Eskişehirspor ile futbolda Anadolu İhtilalini yaptı.

SEVİLLA ZAFERİ
Gegiç'in Eskişehir'deki ilk resmi maçı Fenerbahçe maçıydı. ES ES maçı 3-0 kazandı. İstanbul Basını bu maç ile ilgili 'Gegiç Fenerbahçe'den İntikamını Aldı' başlıklarını atmıştı. Eskişehirspor onunla Avrupa Fuar Şehirleri Kupası'nda 3. tura çıkar. İspanyol devi Sevilla Eskişehir'in Porsuk Sularında boğuldu. Gegiç,. 'Bizim en büyük felsefemiz, yenilsek bile iyi oynamaktı. Bunu başardık. Herkes bizim maçlarımızı izlemekten zevk alırdı. Avrupa'da da çok iyi işler yaptık. Sevilla çok iyi bir takımdı. İlk maçı 1-0 kaybettik. İkinci maçın 2. yarısında 1-0 geriye düştük. Ama Fethi Heper'in attığı 3 golle eledik. Bu inanılmaz büyük bir başarıydı o yıllar için' diyordu.
Gegiçli Eskişehirspor ilk yıl ligi 8'nci bitirdi. İkinci ve üçüncü yıllarda ikinci oldu. Kılpayı şampiyonlukları kaçırdı. Gegiç, takımın şampiyonluğa hazır olduğunu ama Kulübün hazır olmadığı için şampiyonlukların gelmediğini belirterek, 'Çünkü para yoktu ve herkes İstanbul takımlarına çalışıyordu' dedi. Gegiç dördüncü yılında Türkiye Kupası'nı kazanmayı hedefledi. ES ES 1970-1971 sezonunda Bursaspor'u yenerek Türkiye Kupası'nı kazandı. Aynı yıl Lig Şampiyonu Galatasaray'ı 3-2 yenen Eskişehirspor Cumhurbaşkanlığı Kupasını kazandı. ,İki kupa kazanan Gegiç o yıl Eskişehirspor'dan ayrıldı.

TARAFTAR UNUTMAYACAK
19 Mart 1924'te doğan Gegiç 21 Haziran 2008 yılında vefat etti. Geçtiğimiz Cuma günü onun ölümünün 11'nci yıldönümüydü. Gegiç, Türkiye'yi çok seviyor ve Türk vatandaşı olmaktan gurur duyuyordu. Üç çocuğu vardı. Birincisinin adı Brüksel (Real Madrid-Partizan final maçının oynandığı şehir), ikincisinin adı Anadol (Eskişehir'i çalıştırdığı dönemde dünyaya geldiği için), üçüncü çocuğunun adı Kadir (Kadir gecesinde doğduğu için). O 'Dördüncü evladım Eskişehirspor' diyordu. Futbolcuların koşu mesafelerinin önemi Türkiye'de yeni yeni anlaşılmaya başlandı. Gegiç 44 yıl önce 1975 yılında Milliyet için kaleme aldığı bir yazıda futbolcuların koşu mesafelerini karşılaştırmıştı. 'Türkiye'de 4 BİN metre koşan oyuncu sayısı çok az. Dünya futbolunun 15 yıl gerisindeyiz. Bu sorunu çözmek için futbol okulu açmaktan başka çaremiz yok' diyordu. Gegiç eğitime ve kendini geliştirmeye çok önem veriyordu. 55 yaşında İstanbul Dereağzı'ndaki evini satarak Köln Spor Akademisi'ne gitti ve burayı bitirdi. Eskişehirspor ve Türk Futbolu'na büyük katkıları olan merhum Gegiç'e Allah'tan rahmet diliyorum. Eskişehirspor Taraftarı Gegiç'i asla unutmayacak. Eskişehirspor tarihinde bir efsane olarak unutulmazlar arasında yer alacak.
-----------------------------------------------
FIKRA
Hava Dövmek

İki rauntluk boks maçı, hayli heyecanlı geçiyordu. İki boksör, ringde kıyasıya dövüşüyorlardı.
Birinin durumu oldukça kötüydü. Gözkapakları kapanmıştı. Raundun sonlarına doğru yumruklarının bir teki bile rakibine değmiyordu.Raunt arasında menajerine sordu:
– Maçı alma şansım var mı?
Menajeri bir yandan boksörün terini kurularken:
– Elbette var. Sen havayı dövmeye devam et. Böylelikle herifi zatürreden öldürebilirsin.