Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı 1999 yılından bu yana sürdüren Yılmaz Büyükerşen, 8 Nisan Pazartesi günü Adliye Sarayında mazbatasını aldıktan sonra ilk talimatını vermişti. Başkan Büyükerşen, Adalet Sarayı faaliyete geçtiğinde, kendisinin yaparak Adalet Sarayı'na hediye ettiği Atatürk heykelini göstererek; 'Mazbatamı aldım. İlk talimatım Adalet Sarayı önünde aşınmalar bulunan Atatürk heykelinin tadilatının yapılması olacak' demişti. Büyükerşen'in talimat verme sözünü tuttuk. Büyükşehir Belediyesi ekipleri Atatürk heykelinin tadilatına başladı. Adalet Sarayı'nda işi olanlar veya önünden geçenler Büyükerşen'in verdiği sözü tutmasını memnuniyetle karşılarlarken; 'İyi ki Sanatçı Başkanımız var. İyi ki Eskişehir'in Büyükerşen'i var' diye görüş belirttiler. Zaten Eskişehir'i sadece Türkiye değil, dünyanın imrenerek baktığı bir kent haline getiren Büyükerşen'den bu beklenirdi. 31 Mart yerel seçimleri sonrasında Başta Ankara olmak üzere; Adana, Bolu ve Bilecik'te tarihe, Atatürk'e ve ülke kurucularına saygı devrinin başlamasının mutluğunu yaşıyoruz...
------------------------------------------
'ENGELLEMEYE DEĞİL
ÇALIŞTIRMAYA GELDİK'

31 Mart Yerel Seçimleri sonrasında Odunpazarı Belediye Meclisi'nin ilk toplantısı Cuma günü yapıldı. İlk toplantıda komisyonlar belirlendi.

'ÇAMUR SİYASETI
YAPMAYACAĞIZ'
AK Parti Grubu adına konuşan Meclis Üyesi Murat Özcan'ın sözleri toplantıya damga vurdu. İkinci kez başkan seçilen Kazım Kurt'a ve 'meclis üyelerine hayırlı olmasını' dileyen AK Partili Özcan; 'Engelleme moduyla buraya gelmiş ya çamur siyaseti yapmaya gelmedik. Sizi engellemeye değil, çalıştırmaya geldik' dedi. Özcan; Kurt'un seçim sonrası 'Bize ihanet edenler bavullarını toplasın' sözlerini hatırlatarak; 'İşçilerin bir kısmı huzursuz oldu, içini rahatlatmanız lazım' diye konuştu. Kurt, Özcan'a; 'Biz beş yıl boyunca Burhan beyin atadığı müdürlerden sıkıntı duymadık. Ama bu noktada bazı arkadaşlarla yolumuzu ayıracağız. Onlar kendilerini biliyor' diye yanıt verdi. Kurt bu sözleriyle 'tüm iyi niyetine ve partizanca davranmamasına rağmen belediye ve kendisi aleyhine çalışanları' işaret ediyor. İşini layıkıyla yapanların görevlerine devam edeceğini vurguluyor.

OLUMLU MESAJ
Özcan'ın konuşmasının 'ilk kısmını' önemsiyorum. Özcan; 'Engelleme moduyla buraya gelmiş ya çamur siyaseti yapmaya gelmedik. Sizi engellemeye değil, çalıştırmaya geldik' sözleriyle ileriye dönük olumlu bir mesaj verdi. 31 Mart yerel seçimlerinde 'Odunpazarı halkı verdikleri oylarla' Kazım Kurt ve CHP'yi yerel yönetimde iktidar yaptı. AK Parti'ye de muhalefet görevini verdi. Tabii ki 'AK Partili üyeler yapılan işlerde bir yanlış görmeleri halinde tabi ki eleştiri hakları' vardır. CHP'ye 'doğruyu gösterme adına' muhalefet etmelidir. Ancak Özcan'ın dediği gibi bu eleştiriler 'engellemek değil, daha iyi çalıştırmak için' yapılmalıdır. İlk toplantıda yaptığı yapıcı muhalefet örneğinden dolayı Murat Özcan'ın kutluyorum. Umarım beş yıllık dönemde Odunpazarı Belediye Meclisi'nde görev alan tüm meclis üyeleri Eskişehir ve Odunpazarı konusunda hep bir olur...
---------------------------------------------
15 YIL ÖNCE 15 YIL SONRA

28 Mart 2004 'te CHP listeleri 'yetiştiremediği veya yetiştirmediği için' yerel seçimlere girememişti. 15 yıl önce DSP'nin Büyükşehir Belediye Başkan adayı Yılmaz Büyükerşen, Tepebaşı adayı Ahmet Ataç, Odunpazarı adayı da Nihat Çuhadar'dı. O dönemde İl Başkanlığını İbrahim Arslan'ın yaptığı SHP, Büyükşehir ve Tepebaşı'nda aday çıkarmadı. Odunpazarı'nda dönemin 'Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı İlker Özokçu'yu aday olarak' gösterdi. 28 Mart 2004 seçimlerinda AK Parti adayı Burhan Sakallı 68 bin 448 oyla Odunpazarı Belediye Başkanı seçildi. DSP adayı Nihat Çuhadar 63 bin 394 oy aldı. Sakallı 5 bin 54 oy farkıyla seçimi kaybetti. SHP adayı Özokçu o seçimde 4 bin 985 oy aldı. O yıllarda DSP ve CHP'de; 'SHP Özokçu'yu aday göstermeseydi, Çuhadar'ın Odunpazarı Belediye Başkanı olacağı konusuda bir görüş' hakimdi. Hatta Büyükerşen o yıllarda Odunpazarı'nda aday çıkardığı için SHP'yi çok eleştirmişti. 15 yıl önce 'belediye başkanlığını kılpayı kaybeden' Nihat Çuhadar ile Özokçu'yu aday gösteren dönemin SHP İl Başkanı İbrahim Arslan bugün 'hem Odunpazarı hem de Büyükşehir Belediye Meclisi'nde CHP saflarında 'yan yana görev' yapıyor. Tarihin bir cilvesi olsa gerek; 15 yıl önce Odunpazarı'nda 'karşı karşıya gelen Çuhadar ve Arslan' 15 yıl sonra Odunpazarı'nda aynı safta birleşti. Çuhadar komisyon seçimlerinde Odunpazarı Belediye Meclisi'nin Birinci Başkanvekili oldu. Kurt'un izinli olduğu toplantılarda Odunpazarı Belediye Meclisini Çuhadar yönetecek...
--------------------------------------------
OY VERENLERİN İSİMLERİNİ DE SAYDIRACAKLAR MI?

Naziler üç esir yakalamış; İngiliz, Fransız ve bir Yahudi. Nazi Komutanı; 'Size soru soracağım, bilirseniz sizi bırakacağım' demiş.
İngiliz'e sormuş: 'titanik kaç yılında battı?' İngiliz hemen cevap vermiş: '1912' diye. İngiliz kurtulmuş. Fransız'a sormuş bu kez: 'titanik'te kaç kişi öldü?' Fransız cevap vermiş: '1050.' 'tamam, sen de gidebilirsin' diye özgür bırakmış. Ve yahudi'ye dönmüs: Kafaya koymuş ya Yahudiyi eşek cennetine yollamaya.. 'say lan isimlerini!!!' Son günlerde yukarıdaki bu fıkra sosyal medyada en çok paylaşılan fık fıkra oldu. Paylaşanların bu fıkranın altına; 'Bu Hükümette 13-14 bin oy yeterli gelmeyince, mazbatayı vermek için Ekrem imamoğlu'na oy verenlerin isimlerini saydıracaklar galiba..OLURMU SİZCE ????' yorumu yapmaları dikkat çekiyor...
----------------------------------------------
FOTO ŞAKA

AK Parti İstanbul Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım:
Cumhurbaşkanım beni İstanbul'dan değil de Konya'dan aday yapsaydınız, kesin kazanırdım.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Binaliciğim Konya'dan değil seni, senin mahallende oturan o sarı çizmeli Mehmet Ağa'yı aday yapsam, yine kazanır. Ama seni aday yapsam, kazanır mısın, vallahi onu bilemem(!)
------------------------------------
FIKRA
BU SEFER HATASINI ÖDEYECEK

Karı koca yine kavga ederler ve kadın annesini hararetle arayıp: 'Anne artık
dayanamıyorum yine kavga ettik.
Ben çantamı alıp size geliyorum' der. Annesi hiç düşünmeden cevaplar: 'Hayır kızım kocan bu sefer hatasının bedelini ödeyecek,
ben sizinle yaşamaya geliyorum.'