Geçtiğimiz hafta sonu, hayırlı bir iş için Antalya'daydık…
Cumartesi günü,
Eskişehir-Kütahya-Afyon üzerinden Antalya'ya ulaştık, yüzümüzün akıyla yapmamız gerekeni yaptık…
Pazar günü de,
Gülüş cümbüş dönüş yoluna koyulduk…
İstikamet,
Antalya'dan Eskişehir…
Biraz iki gün yorgunluğu,
Biraz, ertesi günün iş-güç yoğunluğunun zorlamasıyla,
Dönüşte,
Afyon üzerinden Eskişehir'e ulaşmak için,
Kırka-Seyitgazi yolunu tercih ettik…
Kışın erken saatte kararan havaya rağmen,
Afyon'dan Kırka-Seyitgazi ve Eskişehir'e ulaşan yolu tercih ettik…
Afyon'dan Kırka istikametine yola koyulduğumuzda gördük ki,
İnanılmaz kalitede bir yol var önümüzde…
İki gidiş, iki geliş…
Son derece kaliteli bir asfalt yol…
Afyon olunca aklıma gelen ilk benzetme, 'kaymak gibi…'
Sonra…
Eskişehir il sınırı tabelasını görüyoruz…
Birkaç yüz metre sonra o da ne???
O güzelim,
Çift gidiş, çift geliş kaymak gibi yol,
Yerini gidiş-geliş, 1980'lerde, 1990'lerde kumlandığımız tek gidiş-tek geliş yola bırakmış…
Elbette çare yok…
Yol önümüzde ve Eskişehir'imize ulaşmak için gidilecek…
*******
Gidiyoruz da…
Başka çare var mı?
Önve Kırka'yı geçiyoruz, sonra Seyitgazi'yi…
Kendi aramızda diyoruz ki,
'Memleketin topraklarına girdik, bundan sonra bize karada ölüm yok…'
Sonra,
Birden bire…
Karanlığın içinde, azabın ve azrailin ensesindeyiz…
Kocaman bir kamyon tekerliğinin üzerinden kopan kaplaması yolun orta yerinde, öylece duruyor…
Üzerinden değil de, 3-4 santim dışından teğet geçiyoruz…
120 km. hızla giden bir otomobilin içinde, yolun ortasında duran, sahipsiz bir karaltının üzerinden değil de, tam teğetinden geçiyor olmak, bize araçtaki dört hayatı bağışlıyor…
Yolun tam da orta yerinde durup duran şeyin üzerinden değil de, teğet geçmek, bize dört yaşam bağışlıyor…
Haliyle,
Olayın ilk şokunu yaşadıktan sonra duruyoruz…
İniyor ve önce kendimize, sonra araca bakıyoruz…
Eyvallah sorun yok…
Yalnızca ön tekerleğin yanından kopan büyücek bir parça sallanıp duruyor…
Sonra devam ediyoruz ve ben, o aracın ön koltuğunda otururken düşünüyorum…
İki şerit gidiş, iki şerit geliş değil,
4 Ya da 8 şerit gidiş, 8 şerit geliş yol yapın, ne fayda?
Böyle öküzler,
Böyle angutlar olduğu sürece, trajik trafik felaketlerini önlemenin mümkünü yok…
Adam, böylesine bir yolda, koskoca bir parçayı düşürüyor, hem de karalıktaki otobanın orta yerine ve basıp gidiyor…
*******
O akşam,
4 santim soldan gidiyor olsaydık, yolun ortasındaki şeye teğet değil, üzerinden geçiyor olacaktık…
Ve muhtemelen benim için şu an,
'Ruhuma el Fatiha' okuyor, olacaktınız…
*****
Bunu, spesifik bir olay olarak değerlendirebilirsiniz…
Şu saptamayı yapıp, yazıyı bitirelim…
Afyon-Eskişehir arasındaki karayolunun, Kırka ve Seyitgazi üzerinden Eskişehir'e ulaşan bölümünü, Afyon-Eskişehir il sınırı kısmına kadar olan haline çevirmezseniz, Afyon-Eskişehir il sınırına olan bölümünde yaptığınız kaymak gibi yolun da kıymeti olmayacak…
Çünkü Eskişehir'in Kırka'ya kadar olan yolunu adam gibi yapmazsanız, Afyon-Eskişehir yolu için, Eskişehir sınırına kadar yaptığınız kaymak gibi yolun da hiçbir kıymeti olmayacak…
Çünkü Afyon'dan başlayan yol,
Hiçbir noktaya ulaşmıyor ve Afyon'un Eskişehir il sınırında bitiyor…