'Elektrik ve doğal gaz zamları freni patlamış otomobil gibi yoluna devam ediyor. Eylül 2017'de konutlarda 0.4118TL/kwh olan elektriğin tüketiciye satış fiyatı 1 Eylül 2018'de 0.5479TL/kwh oldu. Yani, son bir yılda elektriğin konutlarda tüketiciye satış fiyatı yüzde 33 oranında artmıştır. 4 kişilik bir ailenin bir aylık elektrik tüketimi ortalama 230kwh olup, aylık elektrik gideri 126TL olmuş oldu.
Eylül 2017'de konutlarda 1 m3 doğal gazın fiyatı 1.1293TL iken, 1 Eylül 2018'de son zamla birlikte ortalama 1.4003TL oldu. Yani, son bir yılda doğal gazın konutlarda tüketiciye satış fiyatı yüzde 24 oranında artmıştır. 4 kişilik bir ailenin bir aylık doğal gaz tüketimi ortalama 125 m3 olup, aylık doğal gaz gideri ise 175TL olmuştur.
Bu verilere göre, 4 kişilik bir ailenin bir aylık elektrik ve doğal gaz gideri ortalama 301TL olmuştur. Eşi çalışmayan 2 çocuklu asgari ücretlinin eline geçen paranın yüzde 17.93'ü elektrik ve doğal gaz tüketimine gidecektir. Tabi ki, bundan sonraki zamlarla bu oran daha da artacaktır.'
Bu satırları bir kaç ay önce yazmış ve zamların devamının geleceğini ifade etmiştim. Maalesef aynen o zamlar devam ediyor. Özellikle elektriğe bu yıl yapılan üçüncü zamdan sonra vatandaşlar 'vatandaşı elektrik çarptı' diyerek sokağa da çıkmak zorunda kaldı.
Görünen odur ki bu zamlar elektrik ve doğalgaz giderleri maaş artışlarını katlamıştır. Yine ifade etmekte fayda var ki freni patlayan elektrik ve doğal gaz zamları yoksulluğu artıracaktır.
Elektrik ve doğal gaz zamlarının otomatiğe bağlanması her şeyin fiyatına yansıyacak olup, tüketicinin satın alma gücünü düşürecektir. Sürekli ve otomatik zam uygulaması halkın haklarını ayaklar altına almıştır. Bu zam uygulaması, aynı zamanda, kamu yararı ve sosyal devlet anlayışına tamamen aykırıdır.
Ekonominiz güçlü değilse güçlü bir ülke değilsinizdir. Güçlü ekonominiz yoksa da bu zamlara karşı politika geliştiremezsiniz. Enerjide yüzde 74 dolayında dışa bağımlı durumdayız. Elektriğin ise yüzde 55'i ithal kaynaklara dayalı olarak üretilmektedir. Türkiye'de tüketilen doğal gazın ise yüzde 99.7'si ithal edilmektedir. Elektriğin yüzde 80'den fazlasının üretimi ile dağıtımının tamamı özel sektör tarafından yapılmaktadır. İstanbul hariç, doğal gazın Türkiye'deki dağıtımının tamamı ise özel firmalar tarafından yapılmaktadır.
Dışa bağımlı yanlış enerji politikalarının hazin sonucu yukarıda ortaya konulmuştur. Şayet bir an önce, güneş enerjisi başta olmak üzere yerli ve yenilenebilir enerji politikalarına ağırlık ve hız verilmez ise elektrik ve doğalgaza yapılan sürekli zamlar üretim maliyetlerini artıracak ve enflasyonu yükseltecektir. Olanda yine halkın en yoksul kesimine olacaktır. Sonuç olarak bu zamlar yoksulu daha yoksul yapacaktır! Sadece elektrik değil tüm zamlar vatandaşı çarpacaktır!..