SANDIKLARDA BİRİNCİYİZ

CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç, ES TV'de yayınlanan Vaziyet programında Ali Baş ve Arif Anbar'ın gündeme dair sorularını yanıtladı.
TEHDİT BİTMİYOR
Son zamanlarda yaşanan çevre sorunları hakkında konuşan CHP'li Dalgıç, 'Eskişehir'e çevre konularıyla ilgili baktığımız zaman nazar mı değdi demek gerekiyor, bilemiyorum. En yaşanılabilir şehir. Havası en iyi şehir, öğrenci başkenti derken arka arkaya bu çevre sorunlarıyla karşılaşmaya başladık. Önce biliyorsunuz termik santral. Akla zarar bir şey termik santral. Biz burada havamıza, toprağımıza sahip çıkalım derken bu sefer bir başka yerden Murat Dağı suyumuza bir tehdit geldi. Bu Murat Dağı başvurusu 2013 yılında gelmiş. Onun hayatımızda ne kadar önemli olduğunu bilmiyorduk. Birkaç ay önce ÇED raporu onaylandıktan sonra öğrendik Murat Dağını. Şimdi burada ODAŞ diye özel bir şirket altın aramaya başlayacak ÇED raporunda bu ortaya çıktı. Binlerce ağaç kesilecek yine, dinamitle patlatılacak. 460 metre indikten sonra madene ulaşılacak ve oradan tahminen bin metre civarında inileceği söyleniyor ve zaten dağın yüksekliği 2 bin metre civarında. Şimdi Kaz Dağlarındaki son görüntüler herkesin içini parçaladı. İnanın beş, on yıl sonra aynı görüntüyü biz Murat Dağında da göreceğiz. Alpu'da toprağımıza, havamıza, Murat Dağında da suyumuza bir tehdit var derken bitmiyor' ifadelerini kullandı.
HANE HANE ÇALIŞTIK
31 Mart Yerel Seçimleri kapsamında Tepebaşı Bölgesinde yapılan çalışmaları değerlendiren Dalgıç, 'Tabi ben diğer ilçelerdeki çalışmaları bilmiyorum. İl başkanlığı yürüttü o çalışmaları. Bu ilçelerde belediye başkanı sayısı artması tesadüfi değildir. İlk hedef büyükşehirdeki çoğunluğu almaktı. Ben sadece Tepebaşı Bölgesini detaylı değerlendirebilirim. Tepebaşı'nda hane hane çalıştık. Mahalle meclisleri kurmuştuk. Yüz bine yakın haneye girildi Tepebaşı'nda. Bunun sonucunda alınan en yüksek oy oranına ulaşıldı. Yüzde 56 Tepebaşı tarihinde alınmış en yüksek oy. Öncekilerle kıyaslarsak 2014 yüzde 46, yüzde 56 2019. Enteresan veriler var. 91 mahallemiz var Tepebaşı'nda. Biz bu 91 mahallenin seksen dokuzunda oylarımızı oransal olarak arttırdık. Merkezde otuz beş mahalle var, yirmi altısında birinci partiyiz. Dokuz mahallede geriyiz, buralarda yediğimiz fark dört bin' diye konuştu.
OYLARIMIZ ARTTI
Tepebaşı Bölgesindeki her mahallede ciddi çalışmaların yürütüldüğünü ifade eden Dalgıç şunları söyledi: 'Çamlıca çok iyi. Çamlıca da makas yedi yüze kadar düştü. Fevzi çakmak ve Esentepe'de fark vardı sadece. Bu başarı şunu gösterir hizmetin çok yaygın yapıldığı. Yani sadece merkezde değil, her yerde köyler dahil oylar artmış. Bu zaten görünen bir başarıydı ve belliydi. Seçim öncesinden başlayan komple bir çalışmanın ürünüydü. Sandık eğitiminde Eskişehir Türkiye ikincisi oldu. İlçe olarak da Tepebaşı birinci oldu. Her alanı biz ciddi tuttuk. Bence çok başarılı olduğumuzu düşünüyorum.'
GÖRÜŞMEYE GİTTİK
Seçim sürecinde İYİ Parti İl Başkanlığı ile görüşme gerçekleştirdiklerini anlatan Dalgıç, 'Kimin yorumu ne konuştular bilmiyorum ama bu doğru değil. Ama hakkını yemeyelim sayın Adar Odunpazarı İlçe Başkanımızı ve beni aradı. Biz İYİ Parti'nin il başkanlığına görüşmeye gittik. Hatta iyi partinin milletvekilleri, il ve ilçe başkanları vardı. İki toplantıda biz bunları konuştuk ama bir sonuç alamadık çünkü Odunpazarı kırmızı çizgimiz, konuşmayız öyle bir tavır yok denildi. Devam eden görüşmelerde ben bulunmadım' dedi.
İNANCIM TAM
Ön seçimin yapılması gerektiğini söyleyen Dalgıç, 'Ben yirmi yıldır bir şekilde hep siyasetteydim. Ön seçimden hiç vazgeçmedim, hiç de vazgeçmeyeceğim. Bu seçimde aslında genel merkez yol açtı. İnisiyatifi örgütlere verdi. Fermuar sistemi olmak kaydıyla bu seçimde tek sıralar genel merkezin, çift sıralar örgütün olacak şekilde ön seçim yapabilir. Ben Ahmet başkanının tavrını da biliyordum. Üyeyle yapılan hiçbir seçime karşı olmayacağını söylemişti. Ben örgütü topladım. Yönetimde ön seçimi konuştuk. Herkes oy birliğiyle yapılmasına karar verdi. Kararımızı il başkanımıza gönderdim. Ön seçim tarihi versinler diye kararı bekledim. Seçim tarihi gelmedi ama başkanın da kendince gerekçeleri vardı. Ülkenin koşullarından bahsetti, ittifak yapacağımız partilere kontenjan verileceğinden bahsetti. Bu gerekçelerle zamanın uygun olmadığını söyledi. Olabilirdi, olamadı. Ama ben merkezin bunu yapacağına dair inancım tam. Çünkü bu seçimde çok farklı bir yöntem izledi ve başarılı oldu. Hem örgüt içinden yürümeye çalıştı. Örgüt içinden yüründüğü zaman ön seçimin olması işten bile değil. Önümüzdeki seçimde olacak ve ben her zaman isteyeceğim. Yerel seçimden sonra CHP'nin tek hedefi iktidara yürümek. İlk defa biz iktidarı bu kadar ucundan tuttuk ve yakaladık. Yolumuz açık. Şimdi kimse burada bir hata istemiyor' diye kaydetti.
TÜZÜK UYGULANSIN
Olağanüstü kongre talebini değerlendiren Dalgıç, 'Ben hukukçuyum, ilçe başkanıyım. İlçe başkanlığımın, temeli tüzük. Ben dersem ki tüzüğü kenara bırakalım kurumsal ne kadar kimliğim varsa kenara itmiş oluruz. O yüzden tüzüğün her şartta uygulanmasından yanayım. Eğer bu bir görevden almaysa bunun tüzükteki maddesi belli. 45 gün içinde kongre. Adamların 'Anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz' lafı Türkiye'de hala konuşulan bir laftır. Bunu bir kere olmasın, bu şartlar uygun değil dersek aynı duruma düşmüş oluruz. Orada istifa varsa onu da bilmiyorum. O zaman 45 gün şartı yok ama görevden boşalma şekline göre bakıp tüzük neyse karşılığı eğer görevden almaysa ne olursa olsun 45 gün içinde yapılmalı. Tüzük ne emrediyorsa o, yoksa onun lehine, bunun lehine o yorumlara girmeye gerek yok' dedi.
HEDEF İKTİDAR
Gelecek seçimler hakkında konuşan CHP'li Dalgıç, 'Bu yerel seçim sonuçlarıyla artık, CHP'nin tek hedefi iktidar olmak. İşte son günlerde yaşanan bu akrabaların işe alınması vs. bu aslında kendi kendimize yaptığımız bir durum. Çünkü varsa bunları baştan yok edelim bu olumsuzlukları. Herkesin dikkatli olması lazım yani benim ilçe başkanı olarak konuşurken partime zarar vermeden konuşmam lazım. Belediyeler ve belediye başkanları çok önemli. Çünkü 89 örneği çok acı bir örnek. Biz de hala çok konuşulan bir örnektir. Biz belediyelerde başarılı olmak zorundayız ki iktidar olalım. Belediyelerde başarılı olursak şu an da sizin de dediğiniz gibi gayri safi milli hasılayı üreten belediyelerin yüzde atmışa yakını CHP'li belediyeler. Yani aslında ekonomiyi yöneten şehirler aslında CHP'li. Bunları biz yönetebilirsek tabi belediye başkanları, meclis üyeleri, orada ki örgütümüz eliyle, hata yapmadan. Yani iktidar hedefini, oradaki kimsenin gözden kaçırmaması lazım. Başka bir hedefe, yola, kişisel ufak işlere girmeden. Oraya girelim sonra başka kavgaları veririz. Ama bunun herkes bilincinde. Bu kongre süreci önümüzde yaşanacak. Bu kongre tabi ona uygun yönetimler, ona uygun bir örgüt yapısı, üye yapısı çünkü kongreler altı ay sonra ama seçime daha var. Bu arada biz kendi örgütümüzü düzeltmeliyiz. Dediğim gibi belediyelerimizle, örgütlerimizi kaynaştırıp gidersek çok zor olmayacak, öyle gözüküyor' diye konuştu.
UYGULAMAK ZORUNDAYIZ
CHP Tepebaşı İlçe Danışma Kurulu toplantısına değinen Dalgıç, 'Biz 13 Temmuzda yaptık danışma toplantımızı. Tabi bu da bir tüzük mecburiyeti. Çünkü bizim yönetmelik diyor ki; 'Seçimlerden sonra ki iki ay içinde danışma toplantılarınızı yapmanız gerekiyor' Biz buna uyduk, mevzuat hükmüne uyduk ve bunu yaptık. Ben orada da söyledim. 13 Temmuz'da yaptık ve 13 Ekim'de bugünden belli çünkü üç ayda bir yapılması lazım.13 Ekim'de tekrar yapacağız. Orada Jale Hanım beni aradı, yazı çıkmış. Dedi ki 'Yazıyı okudun mu' dedim 'Okumadım' öğleden önceydi daha. Dedi 'Bir okur musun telefonun açık kalsın' açtım telefonu. Yazıyı da açtım, okudum, bitirdim. 'Ben bunları söyledim mi' dedi, dedim 'Yani bu cümlelerle söylenmedi bunlar'. Bunu açıkça ifade edebilirim. Ses kaydı var mı bir görüntü kaydı. Yönetmelik diyor ki; ses ve görüntü kaydı olsa bile tutanak tutmalısınız ve raporunuzu tutanağa dayandırmalısınız. O yüzden divandaki üç arkadaşımız ayrı ayrı tutanak tuttular. Onlar var, orada yazıyor. Ama yüzüne söylediğim için şimdi burada da söyleyebilirim. Ben dedim bu sözler söylenmedi. Ama mesela şöyle bir cümlemiz oldu, benim de katılmadığım bir cümleydi. Tüzüğü uygulamak her zaman başarı getirmez gibi bir cümle oldu. Tüzüğü bence her durumda her noktada uygulamak zorundayız. Ona ben katılmadım. Ama yorum şuradan çıktı. Bir yerel seçim değerlendirmesiydi bu sonuçta. Bu yüzden Jale Hanım da hep belediye başkanları ve o başarılar üzerinden gitti. Tabi bu üyeler tarafından ya örgüt hiç mi yoktu diye söylendi. Bence bu yorum işi buraya getirdi. Ama o yazılan tüzük de neymiş örgüt de neymiş, onlar kesinlikle söylenen laflar değildi' ifadelerini kullandı. HM