CHP İl Başkanı Abdülkadir Adar, ES TV'de yayınlanan Vaziyet programının konuğu oldu. ESGROUP Genel Koordinatörü Ali Baş ve Anadolu Gazetesi Köşe Yazarı Arif Anbar'ın sorularını yanıtlayan Adar, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. 2019 yerel seçimi için ilçe belediye başkan adaylarının yılbaşına kadar açıklanacağını belirten Adar, 'Eskişehir'de bu hafta sonuna kadar da İYİ Parti ile olan görüşmeler tamamlanacak ve bize bir talimat verilecek. Belirli ilçelerde belki İYİ Parti adayı olacak. Ancak biz CHP olarak tüm ilçelerimizde bu konuda hazırlıklıyız. Özellikle 2014 yerel seçiminde çok küçük oy farklarıyla kaybettiğimiz ilçelerde toplumun çok daha fazla beğenisini kazanacak, topluma çok daha fazla hizmet edebilecek ve CHP prensiplerini çok daha fazla hayata geçirebilecek aday arkadaşlarımızla temasımız devam ediyor. Genel merkezin almış olduğu karara saygı duyarak biraz beklemeyi yeğliyoruz' dedi.

KÖPRÜ DEĞİL
CHP İl eski Başkanı Rabia Akman'ın başarılı olup olmadığı konusu sorusunu yanıtlayan Adar, 'Başarılı olup olmadığı ne yazık ki seçim sonucuyla ölçülüyor. Seçim soncunda 3 milletvekili ikiye indi, üstelik bu sayı altıdan yediye çıkmışken. Bu CHP adına kayıptır ve yöneticiler adına bir başarısızlıktır' dedi. CHP'nin örgüt yapısına değinen Adar, 'Ben bu görevi kabul ederken sadece bu seçimi geçirecek bir yönetim sergileyeyim anlamında kabul etmedim. Eğer genel merkez bunu uygun görürse partiyi en azından hem üye yapısı itibariyle hem de örgütsel yapı itibariyle düzgün bir yapıya kavuşturup daha sonra ayrılmayı düşünüyorum. Ben politikada görev aldığım makamları bir sonraki aşama için köprü olarak hiçbir zaman kullanmadım' ifadelerini kullandı. CHP il örgütünün değişimi sonrası Başkan Kazım Kurt'un ekibinin görevden ayrıldığı algısıyla ilgili değerlendirmede bulunan Adar, 'Büyük ölçüde il yönetimi Kazım Kurt'un yönetimiydi. Tam anlamıyla demek mümkün değil. Bu partinin sağlıklı yürümesi adına gerçekleşmiş olsa hiçbir sorun yok. Partide yaralar açan bir tablo oluşturdu bu. Dolayısıyla CHP biraz kan kaybetti o dönemde. Bu durumu önümüzdeki günlerde seçime çok yaklaşmadan ortadan kaldırabiliriz diye düşünüyorum. Ama tabi bu benim iyi niyetli yaklaşımım. Aynı yaklaşımı karşı taraftan da beklemek istiyorum. Eğer insanlar öz eleştirisini yapabilirse, yaptığı yanlışları kabul edebilirse o zaman hiçbir sıkıntı olmayacaktır' diye konuştu.

YAPISAL BOZUKLUK
2014'ten bugüne kadar olan dönemde Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yapısal bir bozukluk olduğunu vurgulayan Adar, '46 kişilik belediye meclisinin yaklaşık 30 kişisi 150 bin nüfusa tekabül eden kırsaldan gelen arkadaşlardan oluyor. Ve 16 tanesi de yaklaşık nüfusun 750 binini temsil eden iki ilçemizden geliyor. Bu son derece yanlış ama yasa bunu emrediyor. Dolayısıyla büyükşehir belediye meclisinde aritmetiksel olarak bir bozukluk var. Bunu giderebilmenin yolu oraya Büyükerşen'e destek verebilecek CHP'li belediye meclisi üyesi sayısını en az 24-25 yapmaktan geçiyor' dedi.

DEMOKRATİK OLUR
CHP'de il ve ilçelerde meclis üyelerinin eğilim yoklamasıyla belirlenmesi kararına değinen Adar, 'Bu karar henüz örgütlere ulaştırılmadı. Bizim burada yetkili organımız il yönetim kuruludur. İl yönetim kurulunda bu konuyu arkadaşlarımız ile birlikte değerlendireceğiz ve ona karar vereceğiz. Eğer ön seçim kararı çıkarsa ön seçimlerin yapılacağı tarih seçime tarihine yakın olduğu için partileri sıkıntıya sokar. Ben Eskişehir'de buna çok büyük ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum ama en azından daha demokratik olacağı yönünde böyle bir karara evet derim' diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen Halk Süt uygulamasıyla ilgili konuşan Adar, 'Eskişehir halkına sağlıklı süt kullandırabilmek için Mahmudiye, Han, Çifteler Süt Üreticileri Birliği'yle müştereken Eskişehir Büyükşehir Belediye bir proje geliştirdi ve bu projeyle bugün için halk ekmek satış büfelerinde beşer litrelik damacanalarda insanlarımıza 5 litresi 15 liraya süt veriyoruz. Bundan hem üreticileri daha kazançlı kılmaktı düşüncemiz hem de tüketicilerin hiçbir katkı maddesi olmayan, tam yağlı ve hiçbir bakteri içermeyen süt kullanmalarını sağlamayı istiyoruz. Gerek pastörize, sterilize edilmiş sütlerin üzerinde de yarım yağlı ve light gibi ibareler taşıyor ve fiyatı da oldukça yüksek. Bugün bir markete uğradım ve 6 lira ve üzeri rakamlara satılıyor 1 litre süt. Bizim sütümüz 3 lira' dedi.

BİRLİK OLMALI
'Önseçimler her zaman en doğru sonucu veren aday belirleme yöntemleri değildir' ifadelerini kullanan Adar, 'Öyle olsaydı bütün partiler ön seçim yaparlardı. Bunu sağlayabilecek sağlam örgütünüz var ise o zaman belki uygulanabilir. Ama şu anki ben son derece samimiyetle söylemek istiyorum; atamayla gelen bir yönetimle ön seçime gitmek oldukça zordur. Eğer kendiniz ön seçimle veya çok geniş katılımlı bir kongreyle görev başına geliyorsanız o zaman bunu yapabilme şansınız biraz daha yüksek olabilir. Parti içerisindeki eğer size verilen görevleri yerine getiriyorsanız o zaman ön seçimden korkmanın hiçbir gereği yoktur. Ama bunun için partinin üye yapısının da çok sağlıklı bir hale getirilmesi gerekir' şeklinde konuştu. Cuma günü eski il, ilçe başkanları, milletvekilleri, meclis üyelerinden oluşan yaklaşık 170 kişiyle toplantı yapacaklarını belirten Adar, 'Partide birliğin ve beraberliğin olması gerektiğini, parti içerisinde farklı seslerin böyle seçim atmosferinde çıkmaması gerektiği konusunda ikazlarda bulunacağım. Ama en az benim söylemim kadar onlardan gelecek görüşleri de alacağım. Bunlar bizim bu dönemdeki seçim çalışmalarımıza ışık tutacak bilgiler olacak. Onun için partideki kaynaşmayı, birlik beraberliği yeniden tesis etme adına ben elimden gelen her şeyi yapacağım ve olumlu sonuç alacağımı düşünüyorum' ifadelerini kullandı.

BÜTÜNLEŞEMEDİ
Adar, kendisinin bir internet gazetesine verdiği demeçte kullandığı 'Büyükerşen ve Ataç her partiden oy olabiliyor' ifadelerle ilgili şöyle konuştu: 'Söylediğim şu; Ahmet Ataç ve Yılmaz Büyükerşen birisi üç dönem halk tarafından birisi dört dönem halk tarafından seçildi. Yaptıkları hizmetlerle, insanlarla kaynaşmadaki başarılarıyla insanların ilgisini, beğenisini kazandılar ve hemen hemen söylediğim gibi her kesimden oy alabiliyorlar. Sayın Kazım Kurt'un ilk belediye başkanlığı bu dönem. Kazım Kurt hizmete yönelik bir çalışma içerisine girdi ve kendisinden önceki 10 yıl belediye başkanlığı yapmış insana göre 4,5 yılda onun 10 yılda yaptığından daha fazla hizmet yaptı. Yani Burhan Sakallı'yı kast ediyorum. Kazım Kurt son derece başarılı işler yaptı ama halkla bütünleşme yönünde bütün çabalarına rağmen tam anlamıyla oluşmuş değil bu. Onun için belki bu hizmetleri tam olarak görmeyen, Cumhuriyet Halk Parti düşüncesinde olmayan insanlardan oy alması diğerleri kadar kolay olmayabilir. Kast ettiğim buydu.

ADI İTTİFAK
Adar, yerel seçim için konuşulan ittifak konusuyla ilgili 'Bu ittifak meselesi çok enteresandır. AKP iktidarları her seçimde en çok kullandıkları seçim argümanı 'aman koalisyon olmasın.' İstikrar için tek parti iktidarı gerekli dediler. Şimdi her nedense bunun adı ittifak oldu ama koalisyon olmadı. Bana göre seçim öncesi koalisyon bu' dedi. İYİ Parti ve CHP arasındaki ittifak konusunda İYİ Parti İl Başkanı Ramis Tunca ile farklı ifadeler kullandıklarını vurgulayan Adar, 'Genel Merkezler düzeyinde bu anlaşmanın yapılacağını ve onlar tarafından işin gerçekleştirileceği yönünde bir düşünceye hakimim ve henüz oradan bir karar çıkmadan da bu konuda konuşmak istemiyorum. Çünkü bugünden yapacağımız bazı konuşmalar, ileride yapılacak bir sürü şeyin önünü kesebilir. Dolayısıyla biraz sabırlı olmakta fayda var. Onun sonrasında tabi biz 24 Haziran'da sadece İYİ Parti'yle ittifak yapmadık. Saadet Partisi'yle de Demokrat Parti'yle de ittifak yaptık. Bugün de bu ortam var. Yani Eskişehir'de AKP ve MHP dışında sadece Cumhuriyet Halk Partisi ve İYİ Parti yok. Bizim bugüne kadar adayları açıklanmayan ilçelerimizde bu dört partiyle görüşerek aday belirleyebileceğimiz yerler olabilir. Bu belediye başkanlığı düzeyinde olmayabilir belki ama en azından belediye meclis üyelikleri düzeyinde birbirini takviye eden, birbirini destekleyen görüşmeler olabilir. Beklemekte fayda var' dedi.

KIRSALA BÜYÜK KATKI
Kırsalda yapılan çalışmaların oy yatırımı olmadığını belirten Adar, 'Domates fideleri dağıtıldığı dönemde bir erken seçim gündemde değildi. Normal tarihinde yapılmış olsaydı seçim 2019 yılında yapılacaktı. Ama seçim erkene alınınca sanki seçim öncesi dağıtılan bir şey gibi geldi. Belediye Başkanımız Yılmaz Büyükerşen'in özellikle bu dönemde adaylığı yeniden kabul etmesinin temel unsurlarından birisi budur. İlk yaptığı şey Sarıcakaya bölgesinde kekik yetiştiriciliğine dönüldü. Onun dışında Sarıcakaya'da ipekböcekçiliğinin merkeziydi yıllar önce. Bunun için de dut fidanına ihtiyaç vardı. Geçen yıl 75 bin, bu yıl da 90 bin civarında dut fidesi dağıtılıyor. En son belediye meclisinde tarımsal kalkınma kooperatifiyle birlikte Bozan'da manda yetiştiriciliği. Oraya 50 tane damızlık manda verilecek ve o mandaların sayısı 10 yıl içerisinde 500'e çıkarılacak. Mihalıççık'ta yetiştirilen meyvelerin daha iyi paraya satılabilmesi için orada bir Meyve Kurutma Tesisi'nin kurulmasına başlanıldı. Sayın Hocamızın önümüzdeki süreçte kırsala bu anlamda çok büyük katkıları olacak projeleri hazırlıyor arkadaşlarımız. Eskişehirli hemşerilerim konuyu sadece kendi partilerine oy devşirmek için konuşuyorlar gibi değerlendirmezler ve bu seçimlerin önemini kavrarlar ve oylarını kullanırken kendilerine yaşanabilir bir kent yaratan belediye başkanlarından yana kullanırlar' ifadelerini kullandı. HM
Editör: TE Bilisim