2016'nın ilk günüyle birlikte büyük Eskişehirspor camiasının dilek ve temennileri; yaşanan bu sıkıntıların sona ermesi ve şanlı Eskişehirspor'un layık olduğu ligde iyi bir yönetimle başarılara koşması.

Fakat içinde bulunduğumuz süreçte, üst düzey bir müdahale yapılmaması halinde; 2015 yılındaki sıkıntıların devam edecek olması kaçınılmaz.

Tarihinin en kötü sezonu ve borcuyla karşı karşıya kalan Eskişehirspor'da, kişisel kapris ve intikam duyguları ön planda.

9 Ocak da yapılacak genel kurul öncesi gerek mevcut başkanın, gerekse kamuoyunda adı başkanlık için geçenlerin önü neredeyse tamamen kapalı.

Görev yaptığı 2,5 yıl içinde Eskişehirspor'u uçurumun kenarına getiren ve tarihin en büyük borç bataklığına sokan mevcut başkanın 'Aday olma düşüncesi içinde değiliz' sözleri, açık ve net bir cevap olmadığı gibi, bu sözler kulübün önüne tıkamaktan başka bir şey değildir.

Geçmişte başkanlık yapan ve adı tekrar adaylık için geçen eski başkan ise, geçmişte yaptıkları ile kamuoyunun güvenini sarsmış olmasına rağmen, mevcut yönetimin beceriksizliği yüzünden tekrar kurtarıcı olarak gösterilmekte.

Bu süreçte kamuoyunda başkanlık yarışı yaşanıyor gibi bir algı yaratılmasına rağmen; aslında Eskişehirspor ve camiasını düşünmeyen, açıkçası intikam duyguları ile hareket eden isimlerin gizliden gizliye yürüttüğü bir savaştan başka bir şey değildir.

Eskişehirspor'da yaşanan bu savaş; camiayı daha kötü günlere götürmekten ve dönüşü olmayan bir yola sokmaktan başka bir işe yaramaz.

Sözün özü; Şehrin üzerinde gezen kara bulutların dağılması, geleceğe daha umutla bakabilmek için yetkililerin duruma el koyması gerekiyor.

Neredeyse kaderi ile baş başa kalan ve belirsizliğin hakim olduğu Eskişehirspor; 2 Ocak da ikinci yarı hazırlıklarına başlayacak. 5 Ocak'tan itibaren TFF'ye başvuran futbolcular serbest kalacak. 9 Ocak da genel kurul, 11 ve 14 Ocak kupa maçları, 17 Ocak da ise Fenerbahçe maçıyla birlikte ligin ikinci yarı başlayacak.

Hepsinden daha öncelikli olan ise takımı ligde bırakacak transferlerin biran önce yapılması gerekiyor.

Bu süreç öncesi yapılacak hamleler, adeta KAOS içinde bulunan Eskişehirspor'un kaderini belirleyecek.

Beceriksiz yönetimlerin enkazını temizlemek, takımla birlikte şehri ligde tutmak ise, yine bu şehre düşüyor.

Öncelikli olarak son iki yılda maddi olarak Eskişehirspor'a tarihinin en büyük desteğini veren Sayın Valimiz Güngör Azim Tuna'ya burada büyük sorumluluk düşüyor.

Eskişehirspor'un bugününü ve yarınlarını kurtarma adına Valimizin biran önce duruma el koyması gerekiyor.

Şehrin benimseyeceği, desteğini alacak bir Eskişehirspor yönetiminin oluşması için, acil olarak KRİZ MASASI oluşturması, camianın en büyük beklentisi.

Sayın Bakanımız Nabi Avcı, şehrin milletvekilleri, belediye başkanları, oda başkanları, eski kulüp başkanları, seçkin işadamlarının da bir araya geleceği bu KRİZ MASASI, Eskişehirspor'un kurtuluşunun ilk adımları olacaktır.

Hemen bugün; bu adımı atmaya başlamazsak her şey için çok geç olacak.

Gelin hep birlikte 50.yılımızı kucaklayalım. Gelecek nesillerin gururla yaşayacağı 100.yılımıza koşalım.

7'den 70'e, sadece şehrin değil, dünyanın dört bir tarafındaki Eskişehirlilerin, Eskişehirsporluların, Eskişehirspor sevdalılarının gurur duyacağı BÜYÜK ESKİŞEHİRSPOR için harekete geçelim.

2016'nın ilk günüyle birlikte Eskişehirspor ve şehrin kurtuluşu için bu adımları atanları, şanlı tarihimize gururla yazalım.

MURAT DAĞTEKİN

Editör: TE Bilisim