İstanbul Gezi Parkı direnişinin 9. yılına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söylemleri damga vurdu. AK Parti grup toplantısında gezi olayları ile ilgili konuşan Erdoğan, 'Tarihimize 'Gezi Olayları' adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin dokuzuncu yılındayız. Ağaç bahanesiyle çakılan kıvılcım, bir anda Türkiye'nin hükümetini, millî projelerini, uluslararası çıkarlarını hedef alan bir kalkışmaya dönüşmüştü. Düşünün, Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii'nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük. Bunlar için ulu mabet nedir, ne değildir, böyle bir şey yok' ifadelerini kullanmıştı.

Bu sözler üzerine Eskişehir Halk Evleri üyeleri Adliye binası önünde biraraya gelerek Cumhurbaşkanı'na tepki gösterdi. Eskişehir Halk Evleri Avukatı Şahap Arpacı, 'AK Parti iktidarının zorbalığına karşı milyonların eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesinin simgesi olan Gezi İsyanı hala siyasetin en üst perdesinden aşağılanıyor, hakaret ve küfürlere uğruyor. Türkiye'yi artık yönetemeyenlerin öyle bir halk korkusu var ki devletin sopasını elinde tutanlar Gezi'yi itibarsızlaştırılmaya ve suçlamaya devam ediyor. Daha 2013 yılında Gezi Direnişi'ne katılanları çapulcu olarak nitelendiren Erdoğan, bizleri hiç şaşırtmadı, aynı siyasi üslubunu dün de sürdürdü. Tam 470 haftadır camide bira içildiği iddiasıyla ilgili halkın merakla beklediği görüntülerin Erdoğan tarafından yayımlanmasını bekliyoruz. Hala Kabataş'ta türbanlı bacılarıma maskeli adamlar saldırdı yalanı ile görüntüler yok. Yalanlarla, kışkırtmalarla iktidarın teptiği yolun sonu görünüyor' dedi.

Geziyi savunduklarını dile getiren Arpacı, 'Biz ülke tarihinin en güzel Haziran'ın unutulmaz sıcağında ağacı, toprağı, barışı, emeği, özgürlüğü, cumhuriyeti ve ülkesi için cesaretle sokağa çıkmış yurttaşlarız. Biz o sokaklarda Erdoğan'ın 'talimatı ben verdim' diye savunduğu polislerce katledilmiş Ali İsmail'in, Ethem Sarısülük'ün, Mehmet Ayvalıtaş'ın, Ahmet Atakan'ın, Abdullah Cömert'in, Berkin Elvan'ın sıra arkadaşları, yoldaşları, kardeşleri, anne babalarıyız. Gezi'yi savunuyoruz. Hepimiz oradaydık.
Üç beş ağaç başta olmak üzere Taksim Gezi Parkını ve Türkiye'nin soluk alıp veren her canlısını, tarihini ve değerlerini savunmak üzere mücadele verdik, yaralandık, sakatlandık, yargılandık, tutuklandık, can verdik. Gezi onurumuzdur. Gezi isyanımızdır.
Gezi haklılığımızdır. Gezi ruhuyla Türkiye'nin demokratik, laik, halkçı, barış içinde, özgür bir sosyal cumhuriyet olması için mücadelemizi sürdüreceğiz' şeklinde konuştu.

Açıklamanın ardından Halk Evleri üyeleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulundu.
Editör: TE Bilisim