Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin ilkokul birinci sınıftan itibaren öğretim programına girdiğini ifade eden Sungar, 'Ancak bunu yaparken de yurttaşlık, insan hakları, demokrasi gibi derslerin müfredattan çıkarıldığını gördük. Neden, çünkü çocuk demokrasiyi bilirse, insan haklarını bilirse kendine yapılan dayatmalara belki bir gün karşı çıkar, hak arama mücadelesine girilir diye düşünüldü' dedi.

OSMANLICA NEREDE KULLANILACAK?
Seçmeli din dersinin saatinin yükseltilerek görsel sanatlar ve müzik eğitimi gibi derslerin saatlerinin düşürülmesine değinen Sungar, 'Bu derslerin içeriklerinde resim de geleneksel sanatların olduğu hat, meship ve ebru derslerinin olması, müzikte de Türk musikisi ile ilgili müfredatın yoğun olarak konulması da şuna dikkate çekiyor. Bu Şura'da İmam Hatip Lisesi mezunu öğretmenlerin girdiği alan derslerinin sayısı genişletildi. İleri de demek ki resim de hat ve mezhip derslerini din kültürü öğretmenleri yapabilir, müzik derslerinde de ilahiler okutulabilir diye düşünmekteyiz. Ayrıca liselerde din kültürü dersi 1 saatten iki saate çıkartıldı. Din Kültürü ve Ahlak dersinin saati artarken dil anlatımı ile edebiyat ortaklaştırıldı. Yani farklı bir alan olan dil anlatımı dersi ile Türk edebiyatı birleştirildi. Osmanlı Türkçesi zorunlu olarak dayatıldı. Şimdi Osmanlı Türkçesi dersi ülkenin bir sarayı olduğuna göre herhalde Osmanlıca saray dilinin de hayatımıza girmesi beklenmekteydi, bu da şaşırtmadı. Çocuk Osmanlıcayı nerede kullanacak, ne katkı sağlayacak. Osmanlıca bir semboldür bunun arkasında acaba hangi branşlar diller gelecektir ona dikkat çekmek istiyoruz' ifadelerini kullandı.

EĞİTİM ELLERİMİZİN
ARASINDAN KAYIP GİDİYOR
Sungar şöyle devam etti: 'Öğretmenin niteliği teknolojiyi bilmekle eş değer görülmüştür. Yöneticinin niteliğinin geliştirilmesi zaten sadece kendi kadrolarını oluşturan bakanlığımız bunun ötesinde daha ileriye gidememiştir. Okul güvenliği maddesi ise karma eğitimin sonlandırılması ile okullarda güvenliğin sağlanmasıyla eş değer görülerek tamamlanmıştır. Eğitim bilimsel demokratik ve laik olmak durumundadır. Şunu sorgulamamız çok önemli ekmek alırken bile hesap yapıyoruz. Hesap yaparken ellerimiz arasından çocuklarımızın geleceğini emanet ettiğimiz ve çocuklarımızın geleceğini götüren eğitim ellerimizin arasından kayıp gidiyor ve sorgulamıyoruz.' (Esra Yücel)

Editör: TE Bilisim