Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı Melih Savaş, Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, Sınırlı Sorumlu Demiremek Tüketim Kooperatifi Başkanı Azmi Aka ve gazetemiz köşe yazarı Prof. Dr. Engin Kınacı ES TV'de canlı yayınlanan Esktra Gündem programında Arif Anbar'ın sorularını yanıtladı.
DAYANIŞMA ARTACAK
Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı Melih Savaş, 'Seçimden sonra kırsalda üreticilerle, kooperatiflerle ve diğer yapılarla çok yakın temaslarımız ve çalışmalarımız oldu. Bunun sonucunda da 2015 yılında bir Kırsal Kalkınma Kurulu Kuruldu. Bizim Kırsal Kalkınma Planı bize en çok şunu önerdi: kırsalla kent yapılarının birbirine yaklaştırılması gerekiyor. Bu yapılar birbirlerini anlamalı, desteklemeli, dayanışmayı artırmalı. Biz Eskişehir'in özel yapısından da kaynaklanan bir hareket planı yaptık. Tüketim kooperatifleri Eskişehir için çok özel ve önemli bir yapı. Üretici ve tüketici kooperatiflerini bir araya getirip oradaki aracısız alışverişi ve gıda değişimini sağlamak hem ekonomik olarak hem de yerel desteği, dayanışmayı göstermek açısından çok önemliydi. Şimdi üretim ve tüketim kooperatifleri konusunda bir koordinasyon kurulması kararı verildi. Yerelde üretilenin yerelde tüketilmesi gibi bir amaç ortaya kondu. Bu Eskişehir'de başka kurumlardan gelen de bir çağrı. Bu nasıl olur? Üreticinin tüketiciyle birlikte hareket etmesi ve tüketicinin de aynı zamanda üretimi desteklemesi ve kontrol etmesi şeklinde gerçekleşebilir. Ekonomik krizlere karşı yerel dayanışma ve korumacılığı geliştirmek diyoruz bu çok önemli bir madde. Ve dayanışma ekonomisini geliştirmek. Bütün bunlar bizim stratejik planımızda yer alan hedefleri oluşturuyor. Bu hedeflerle ben Eskişehir'in bu organizasyon biçiminde çok avantajlı bir üretim ve tüketim sürecine gireceğini düşünüyorum. Tüketim ve üretim kooperatiflerinin bizim için anlamı tüketici kooperatifleri kenti temsil ediyor, üretici kooperatifleri ise kırsalı temsil ediyor. Onların bir araya gelmesi kent ve kırsal dayanışmasını artıracak bir yapıyı oluşturacak' diye kaydetti.
RAHAT OLUN
Eskişehir'de meyve sebzelerin zamanında üretildiğini bu sebeple hormon olmadığını söyleyen Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticiler Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, şunları söyledi: 'Bizim birliğimizin kuruluş amacı Eskişehir sınırları içinde üretim yapan üreticilerin mallarını hem perakende hem toptan olarak değerlendirmesine ön ayak olmak işlerini kolaylaştırmak artı resmi kurumlarla arasında köprü olmak. Eskişehir'de ektiğimiz ürünleri kışlık mahsuller ve yazlık mahsuller olarak ikiye ayırabiliriz. Bir de son dönemlerde de örtü altı üretimlerimiz söz konusu. Gün geçtikçe de ivme kazanmakta. Tepebaşı bölgesinde bilhassa. Yazlık ektiğimiz ürünler domates ağırlıklı olup biber, fasulye, barbunya çeşitlerimiz salatamız, lahanamız, patlıcan gibi her türlü ürün birlik ürünlerimiz yetişiyor. Kışlık mahsullerde de lahana pırasa kereviz mor lahana karnabahar gibi mevsiminde olan her türlü ürün Eskişehir topraklarında yetişmektedir. Ektiğimiz ürünleri bire bir biz şehir pazarlarına satıyoruz. Eskişehir için önemli ola ürünümüz domates. Domatese çok ağırlık veriyoruz. Yaz sezonda vatandaşlarımızın ihtiyacını karşıladıktan sonra farklı 8-10 ile gönderiyoruz. Kesinlikle hormon kullanmıyoruz. Eskişehir'de hormona ihtiyacımız yok. Çünkü mevsiminde üretim yapıyoruz. Bizim üretimimizde kesinlikle yok. Eskişehirliler rahat olsun.'
EKONOMİ GELİŞİR
Kooperatifin ekonomideki önemine değinen Sınırlı Sorumlu Demiremek Tüketim Kooperatifi Başkanı Azmi Aka, 'Kooperatifler bize ait olan yani işçinin, çiftçinin, emeklinin, memurun, esnafın, dar gelirlinin ekonomik savunma amacı. Ve tarihsel bir zorunluluk yani ekonomik gelişmeleri zorunlu bir üründür. Kooperatifçilikten kaçınılamaz. Gelişmemizin, ayakta kalmamızın en büyük sorumlusunun kooperatifçilik olduğunu düşünüyorum. O kadar önemli ki 2012 yılında Birleşmiş Milletler ki üye tek uluslararası kurum kooperatifçilik kurumudur. Dolayısıyla 2012 yılı kooperatifler yılı olarak ilan edildi. Gelişmiş ülkeler aynı zamanda yeni yüzyılın gelişme hedefi olarak gösterdi yeni kooperatifi. Yani kooperatifçilik her alanda önemli. Çünkü her alanımızı kapsıyor. Biz yaşıyoruz, üretiyoruz ve tüketiyoruz. Hem ekonomik hem sosyal kimliği var kooperatifin. Endüstriyel demokrasinin hayata bulduğu yerler kooperatifler. Özel sektör ve kamunun yanında üçüncü olarak anılmakta kooperatifler ama dünyada gayri safi milli hasılada yarısına yakınını gelişmiş ülkelerde kooperatifler marifetiyle gerçekleşmekte' diye konuştu.
ÖRNEK OLACAK
Köşe yazarımız Prof. Dr. Engin Kınacı ise, 'Hepimizin özellikle tüketicilerin özlediği konulardan bir tanesi şuydu; üreticilerimizin ürünlerini hak ettiği değerden Pazar indirmesi bizim için çok önemli. Tüketicilerimiziz de sağlıklı, güvendiği gıda maddelerini gerçek değeri olduğu inandığı fiyatla satın almaları. Bu ikisinin bir araya getirildiği bir sistemin kurulması da belediyemizin başarılarından biri. Ama katılımcı olan iki kısım üretici ve kooperatifler bu konuda çok başarılı, pozitif yaklaşımlarla çok güzel de bir hava meydana getirdiler. Eskişehir'in bir özelliği daha var, mikro klima iklimine de sahibiz. Mikro klimamız Akdeniz ardı iklimini gösteren bir yer. Üretimde de böyle avantajlarımız var. Bahsettiğimiz organik pazar bir talepti. Organik ürün gerekir mi onun da alıcısı var. Onun da üreticisi olur. Ama Eskişehir potansiyelini doğru kullandığı zaman ortaya koyduğu sistemle örnek olan bir şehir. Hazır olan bir şeyi de pişirip ortaya koyduğumuzda herhalde üreticilerimiz de tüketir. Bence ülkeye de örnek olarak her tarafta takip edilir' ifadelerini kullandı. HM
Editör: TE Bilisim