Türk-İş Sendikasını ziyaret eden Tepebaşı Belediyesi Başkan adayı Ahmet Ataç Türkiye gündemi ve Eskişehir gündemi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Ok yaydan çıktı artık
Sendikal haklarda ciddi sıkıntıların olduğunu söyleyen Ataç, 'Referandumumda sendikal haklarla ilgili birçok vaatler vardı maalesef sadece üst mahkemeleri hedefledikleri için sendikal hakları, engelli hakları, kadın hakları gibi insanın gözünü boyayan, kulağına hoş gelen konuları ön plana çıkarıp esas yapmak istedikleri konunun üstünü örttüler. Bir noktada onları oltanın ucundaki yem gibi kullandılar. Referandumdan sonra yapılan tek şey yüksek mahkemelerle ilgili değişiklikleri yaptılar ama şimdi yine rahatsızlar. Çok rahattılar ama yolsuzluklar ortaya çıkınca çok rahatsız oldular. Şimdi HSYK'yı bir bakanın iki dudağının arasına mahkûm ediyorlar. Bunlar hoş şeyler değil. Güneş balçıkla sıvanmaz denir ya ne kadar üstünü örmeye çalışsalar da üstü örtülmeyecek artık. Ok yaydan çıktı. Gereğinin yapılmasına yüce Türk Milleti karar verecek' dedi.
Türkiye Eskişehir olsun
Önümüzdeki seçimin Türkiye'nin kaderi olduğunu belirten Ataç, 'Türkiye uçurumun eşiğinde dokunursanız aşağıya düşecek, elinden tutarsanız güvencede olacak. İnşallah elinden tutup çekip Türkiye'yi daha uzun yıllar laik cumhuriyetin yaşaması için mücadele edeceğiz. Haklarınız için mücadele edeceğiz, emeğiniz için mücadele edeceğiz. Herkesin bu konuda artık çok uyanık olması, dikkatli olması lazım. Ülkemiz her şeyden kıymetli, çok zor kazanıldı 90 yıl geçti ama maalesef temellerini sarsmaya çalışıyorlar inşallah başarılı olamayacaklar. Biz Eskişehir'de çok şeyin olumsuzluğunu hissetmiyoruz, yaşamıyoruz. Kısacası Türkiye Eskişehir olsun' diye konuştu.
Eskişehir'den hınç alıyorlar sanki
Ataç, 'Hızlı tren konusunda çok sıkıntılar var. Eskişehir'i elde edemedikleri için sanki Eskişehir'den hınç alır gibi yapılan işler var. Ertuğrulgazi'de bir üst geçit kaosu var, demiryollarının İstasyon Köprüsü'nün orada ağır aksak işlerin yapılması var. Diğer taraftan baktığınızda Konya'ya hiç olmayan bir demiryolu hattı yaptılar bu işler sürerken. Tahmin ediyorum oraya 175 milyon civarında para aktarılmış Eskişehir'deki yapılacak işlerden. O para buraya aktarılsaydı bu projenin çoğu bitecekti. Ertuğrulgazi'deki inanılmaz bir köprü yani zaten üç tane köprü yapıldı. Hepsi de birbirinden mühendislik adına rezalet. Böyle bir işi nasıl yapıyorlar bilmiyorum. Ertuğrulgazi için 4 proje getirdiler hepsini reddettik. Biz yazı yazdık yeraltı geçidi için olumsuz cevap geldi aynı gün genel müdür yardımcısı gelmiş yeraltı geçidi yapalım demiş' dedi.
Ne desek tersini yapıyorlar
Ataç, 'Biz İstasyonu öteledik, daha sakin bir yere diğer hatların paralelinden gitsin diye, genel müdürde çok beğenmişti ama yukarıdan onay alınmayınca hiç kimse olumlu bir şey söyleyemedi. Başbakan Kültür Başkentliği ile ilgili geldi, İstasyon yerinde kalacak dedi. Başbakan buraya trenle gelmedi, bu civarı bilmez nasıl karar veriyor anlaşılmaz. Spor bakanı geliyor stat şurada olsun diyor, maça mı girdin de buraya biliyorsun?, Atatürk Caddesini mi biliyorsun? Sazova'yı mı biliyorsun ki? Nereden karar veriyorsun buna? Hocaya diyorum sen tersini söyle, İstasyon yerinde kalsın dersen bak o zaman başka tarafa gider diyorum. Ne desek tersini yapıyorlar. Şehrin nasıl etkileneceğini bilemiyorlar' diye konuştu.
Gelecek 29 Ekim'e yetişsin razıyım
Belediyelere hiçbir konu hakkında danışılmadığını söyleyen Ataç, '29 Ekim'de İstanbul hattını açıyorlardı, İstanbul'a gidin gelecek 29 Ekim tarihine yetişsin ben razıyım yani. Gar aynı şekilde, Şubat'ta açarız demiş yeni bakan herhalde başka yeri gösterdiler ona. Yani Şubat'a bitmez. Hiç bir şeyi belediyelere sormuyorlar, yapıyorlar nerede sıkışırlarsa orada soruyorlar. Kusura bakmayın bildiğinizi yapın diyoruz. Hani eskiden diyorduk PKK belediyesiyiz biz diye, PKK'da dost oldu şimdi, herhalde Rum belediyesiyiz diyeceğiz. Niye danışmazlar, niye sormazlar? Hoca belediyecilik anlamında Türkiye'de bir marka oldu, niye danışmazlar? Bu kente kötü şeyler yapılmasın iyi şeyler yapılsın. Bu şehirde iyi şeyler olsun' dedi. (Tuğçe Mertler)
