İMO Başkanı Orkun Kılıç, ES TV'de yayınlanan Açıkça programının konuğu oldu.Gazeteciler ESGROUP Genel Koordinatörü Ali Baş ve Sonhaber Gazetesi Muhabiri Meltem Karakaş'ın sorularını yanıtlayan Kılıç, Konut fiyatlarını, kiraları, inşaat sektöründe yaşanan sıkıntıları ve hobi bahçelerini değerlendirdi.
KONUT FİYATLARI YÜKSELECEK
İMO Başkanı Orkun Kılıç, 'Konut fiyatlarına müdahale edilirse, düşer demek isterim ama maalesef ekonomide müdahale ettiğimiz hiçbir şey düşmüyor. Aynısını dolarda, faizde, enflasyonda görüyoruz. Şimdi konut fiyatları neden artıyor? İnşaat sektörü 2018 yılında zaten bir krizde idi, 2018'de inşaatlar azaldı, 2019'da tekrar azaldı. 2020 yılında pandemi başladı. Ki biz o zamanlar bu sektör biraz düzelir diye bekliyorduk açıkçası. Şimdi bir de pandeminin etkisiyle daha da geriye giden bir sektör gördük. Pandeminin çıkışında maliyet artışlarıyla karşı karşıyayız. TÜİK'ininşaat maliyetleri değişim endeksi geçen sene Mart ayına göre bu sene yüzde 101 artmış. Baktığımız zaman demir yüzde 250, beton yüzde 300, tuğla yüzde 500, seramik yüzde 400, PVC kapı pencere yüzde 250 artmış. Dolayısıyla inşaatta aslında ortalama yüzde 200-300 arası bir maliyet artışı var. Bunları da fiyata yansıyor. Ev fiyatlarına baktığımız zaman bu kadar fiyat artışları da henüz olmadı. Ciddi fiyat artışları oldu fakat maliyetindeki artışlar tam fiyatlara yansımış değil. Bunların ışığında bakınca da biz önümüzdeki dönemde benim tahminim konut fiyatları yükselmeye devam edecek' diye konuştu. Bir düşüş olması için bir sebep olması lazım diyen Kılıç, 'Sadece tek artan şey konut fiyatları değil ki ülkede ekmeğin, sütün fiyatı da artıyor. Konutunda fiyatı artıyor' dedi.
İMAR PLANI DEĞİŞMELİ
İkinci el konutlardaki fiyat artışının Eskişehir'de diğer illere oranla daha yüksek olduğunu belirtilmesi üzerine Kılıç, 'Bizim maliyetlerimiz yüksek, arsa maliyetimiz yüksek. İmar planlarımız şu şekilde, biz gidiyoruz, 120 metrekareye oturan 3 kat 3 daireli inşaat yapıyoruz. 8 kişilik asansör takılması zorunlu yönetmelik gereği; bu binada 8 kişi yaşamıyor çoğu zaman. Bizim böyle bir paramız var mı? Yok, ama imar planımız böyle. Bizim bu imar planlarını bir kere acilen ada bazında emsal artışı vererek yani bir ada bazında ayrı ayrı bitişik nizam evler olacağına, ada bazında tek bir konut daha yüksek emsali ve dolayısıyla inşaat maliyetlerinin çok düştüğü ve inşaat alanı büyüdüğü için maliyetini düşerken, kalitesinin de belli oranda artığı konutlar üretebiliriz. Eskişehir özelinde bu inşaat maliyetini biraz düşürür' şeklinde konuştu.
EV ALMAK HAYAL OLDU
'Ev satışları çok düşük değil. Son zamanlarda biraz artıyor' diyen Kılıç, 'İnsanlar yatırım aracı olarak ev almak istiyorlar. Yabacı para bir şekilde baskılanıyor. Dolayısıyla insanlar da elindeki parayı bir şeye yatırmak istiyorlar. Kar etmek için veya değerini kaybetmemek için burada da gayrimenkulü bir enstrümanı olarak kullanıyorlar. Gayrimenkul keşke bir yatırım amacı olmasa. Satışlara bakmak lazım. Mesela ilk defa ev alan vatandaşların sayısınamı bakmak lazım, yoksa ikinci, üçüncü evi alan kişilerin sayısına mı bakmak lazım? Türkiye'de ciddi oranda bir konut sahipliği oranında düşüş var 2014 yılından beri. Ama konut satışı hemen hemen aynı. Bakın 2 sene önce Eskişehir'de evine 2 buçuk, 3 asgari ücret giren bir aile, 2+1 daireyi kredi çekip biraz da peşinat verebiliyorsa alabiliyordu. Şu an 3 asgari ücret 13 bin lira yapıyor, 13 bin lira bir eve giren kişinin şuan ev alma şansı kaldı mı? Kalmadı artık.Ev almak insanlar için hayal oldu. Önümüzdeki günlerde bu konut fiyatları artacak. Çok daha kötü bir şeyle karşılaşacağız, insanların barınma sorunu olmaya başlayacak' dedi. Türkiye'yi bir barınma sorununun beklediğini söyleyen Kılıç, 'Bundan sonra küçük konutlar olacak. 30-40 metrekare konutlar. Aileler bu konutlarda yaşamaya çalışacak; insanlar konteyner evlerde yaşayacak. Çünkü konut fiyatları artacak. Konut fiyatlarının yanında kiralarda artıyor' dedi.
SOSYAL KONUT YAPILMALI
Barınma sorununun çözülmesi için ucuz konut üretilmesi gerektiğini ifade eden İMO Başkanı Orkun Kılıç,'TOKİ'nin aslında görevi bu ucuz konut üretmektir. Devletin inşaat sektörünün belli oranında destekleyerek; mesela işte KDV indirimi yapacağız diyorlar ben ona çok inanmıyorum.Neden? Zaten şu anda inşaat yapan müteahhitler KDV iadesi alıyor devletten.Sosyal konut projeleri artırılabilir. Bizim en kolay düşünebileceğimiz arazi maliyetleri.Tabi bunda da tarım arazilerini değil ama tarıma elverişli olmayan arazilerde sosyal konutlar yapmamız gerekiyor.TOKİ işte stat yaparak geçirdizamanını. Eskişehir de çok yeterli sayıda bir sosyal konut yapılamadı maalesef' diye konuştu. TOKİ'yi değerlendiren Kılıç, 'TOKİ Eskişehir'de ne yaptı? Bir sosyal konut yaptı, birazcık daha lüks konut yaptı. Sonra stat yaptı. Keşke onların yerine sadece sosyal konut yapsaydı' dedi.
KİM KULLANACAK?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzde 0.99 faizli konut kredisi müjdesini değerlendiren İMO Başkanı, '2 milyon krediyi kullanan falan yok. Daha bir şey yok ortada ama aynı evde ikamet eden ailede hiç kimsenin konut sahibi olmaması gerekiyor. Aldığınız ev 2 milyon TL olacak. Gerçekten en az diye bir ibare var. 2 milyon TL kredinin aylık ödemesi 20 bin liranın üzerinde. Yani bizim Türkiye'de sülalesinin daha evi olmayan ama aylık 20 bin TL ödeme gücü olan insanlar bulmamız lazım' şeklinde konuştu.
LOKOMOTİF SEKTÖR
Konut müjdesinin zengin vatandaşlar için de çıkarılmasını ifade eden Kılıç, 'Çünkü zengin vatandaşların da evi var. Bu kredinin mantığı şu; inşaat sektörünü canlandırmak. Bütün dünyada ülkeler kriz esnasında ilk altyapı yatırımları yaparlar;İstihdam sağlanıyor, sektör dönmeye başlıyor. Bir para akışı oluyor.Türkiye gibi gelişmemiş ülkelerde inşaat her zaman lokomotif sektördür. Şimdi hükümet de bunu yapmak istiyor. Benim anladığım kadarıyla inşaat sektörüne bir can suyu vermek istiyor' dedi.
KAĞIT ÜZERİNDE KALIR
Devletin kiralara müdahale edebileceğini söyleyen İMO Başkanı Kılıç,'Devletin müdahale etme şeklinde olmalı, yani çıkıp. Siz 3 bin liradan fazlakira alamazsın derse devlet. İnsanlar gayri resmi olarak o kirayı alırlar ama devlet sosyal konut üretilirse. İnsanlar sosyal konutları 2 bin TL'ye kiralamaya başlarlarsa o zaman şehir merkezinde kiralar tabiki 3 bin liraya düşer veya siz bir müteahhittin aldığı malzemeyi desteklerseniz. Çıkıp da ben mi müdahale edeceğim? Denetleyemezsiniz. Hangi müteahhit sattığı evi tapuda gerçek değerinden gösteriyor. Bunların hepsi kağıt üzerinde kalacak önlemler' şeklinde konuştu.
DESTEK YERİNE KONUT ÜRETİLMELİ
Kira desteği yerin ucuz konut üretmenin daha mantıklı olduğunu belirten Kılıç, şunları söyledi: 'Kira desteği verdiğiniz zaman bu sefer yükselen kira fiyatları olur. İştah arttırıcı bir yatırım aracı haline gelmiş olur. Bu şekilde sektör devam ederse ev fiyatları yükselecek. Çünkü maliyetler yükseliyor ve bir yerden sonra insanlar bunu alamaya başlayacak ve insanlar küçük apartlara, aileler 30 -40 metrekare konutlara girmeye başlayacak. Konteyner evlere girmeye başlayacaklar. Çadırlarda yaşayacaklar belki ve ondan sonra bu evler boş kalmaya başlayacak. Boş kalmaya başlayınca da yatırım aracı olmaktan çıkacak. Orada biraz geriye gelecek. Bu sefer ev alanlar zarar ettiği için biraz bir ucuzlama olacak. Orada gene bir dengelenecek ama hiçbir zaman düzelmeyecek.'
TOKİ SORUNU ÇÖZER
TOKİ'nin vatandaşlar için ucuz ev üretmesinin piyasayı rahatlatacağını vurgulayan Kılıç, 'En azından insanların barınma sorununu çözer. Bizim yerelde imar planlarını değiştirmemiz biraz daha ucuza mal etmemizi sağlar. Devletin büyük ölçekte bu sektöre bazı üretime dair teşvikler vermesi, o da ev fiyatlarının en ucuz atmaya yarar' dedi.

KANUNA AYKIRI YAPI

Hobi bahçeleri hakkında bilgilendirme yaptıklarını hatırlatan Orkun Kılıç, 'Bir kooperatif kuruyorlar. Kooperatif kurduktan sonra gidip bir tarla alıyorlar. Ondan sonra o kooperatif üyelerine bu tarlayı bölüp üyelere veriyorlar. Daha sonra o kişi kooperatifi devredip aradan çekiliyor. Vatandaş da buraya gidiyor. Üzerine bu evleri koyuyor. Ortaya kanuna aykırı yapılar çıkıyor. Belediyede burayı engellemek yıkmak zorunda. Geçenlerde Odunpazarı'nda yıkım kararı çıktı. Sonra oradaki halk yıkma dedi.Biz vatandaşa araştırın almayın dedik aradan 2 sene geçti. Vatandaş da orayı yaptı. Biz gittikten birkaç ay sonra Meclis'te bir taslak da çıktı, yasaya da dönüştü. Tahminen bu hobi bahçelerini kuranlar, kooperatif devretse bile sorumluluğu bitmeyecek. Geriye dönük ceza alacaklar. Bu insanlar ancak günaydın diyebiliriz' şeklinde konuştu. Hobi bahçelerinin pandemi ile çok yaygınlaştığını söyleyen Kılıç, 'Ne yapılabilir? Köy yerleşim alanları var, genişletilebilir. Hobi bahçeleri bu şekliyle devam ederse bu çok tehlikeli çünkü kafasına göre tarlaya tarım arazisini böyle şeyler yapılıyor. Bunlar yarın öbür gün çok daha büyük sosyal problemleri getirecek.Alt yapı, ulaşım sorunları çıkacak.İnsanlar bir müddet sonra bu hobi bahçelerine konteyner kurup, evleri bırakıp buraya gidecekler hiç kimse 7 bin TL kirayı ödeyemeyecek 1 milyon TL'ye ev alamayacak. Bu sefer böyle küçük dağınık altyapı götürmemiz imkansız. Böyle mahalleler oluşmaya başlayacak. Kesinlikle yeni düzenlemeler yapılıp engellenmesi gerekiyor' şeklinde konuştu.
SİYASİLERİN BECERİKSİZLİĞİ
Seyitgazi yolunda 11 yılda 857 kaza yaşadığını 30'un üzerinde insanın vefat ettiğini hatırlatan Kılıç, 'Bu yolun yapılması lazım. Bu Eskişehir'deki siyasilerin bence beceriksizliğidir. Hem muhalefetin hem iktidarın. Aynı şekilde Alpu'nun da yapılması lazım. Sarıcakaya'nında yapılması lazım. Sonuçta bu makamlar mevkiler unvanlar geçici ama Eskişehir, Eskişehir'in halkı kalıcı. Burhan Sakallı bir tweet atmıştı; Kırka-Seyitgazi hattının ve Alpu'nun tehlikeli kısmının yapılacağını duyurmuştu.Şuan Sarıcakaya'da bir taşeron dur kalk bir şekilde bir şeyler yapmaya çalışıyor. Orada da tabii maliyetler yükseldiği için başka sıkıntılar var inşallah yapılır' dedi.
ESKİŞEHİR'DE DEPREM OLACAK
İMO Başkanı Orkun Kılıç, 'Eskişehir'in alüvyon bir zeminivar,şehrin merkezi maalesef Porsuk'un kıyıları bu alüvyon zemine Eskişehir'inyüksek katta en eski binalarını yapmışız.Eskişehir'de 99 öncesi yapılan alüvyona oturan işteböyle 6 dükkan filan olan yapıların çok büyük bir kısmı riskli. Bunlar nereler? Atatürk Caddesi,Yunus Emre Caddesi, Sivrihisar Caddesi, Kızılcıklı, Mahmut Pehlivan Caddesi, DoktorlarCaddesi gibi bizim çok önemli arterlerimiz. Caddelerdeki binaların çok büyük bir kısmı riskli. Buna kimse itiraz edemez, bir deprem olacak; yıkıcı bir deprem olacak. Ne zaman olacak? Tam olarak hangi noktada olacak, büyüklüğü ne olacak bilmiyoruz. Bu depremde saydığım arterler yıkılacak' ifadelerini kullandı.
YASAYLA OLMUYOR
Deprem riskli yüksek olan bölgelerde kentsel dönüşümün yapılması gerektiğine dikkat çeken Kılıç, 'Çünkü buralarda bir deprem olursa ölüm olacak. Diğer taraflarda daha risk, daha düşük risk yok diyemem, bakmak incelemek lazım.Kentsel dönüşüm yasasıyla falan bu iş bence olmuyor. Bizim burada yapmamız gereken bu alanlarda ada bazında imar çalışmalarını yapıp vatandaşa ada bazında anlaşıp geliyorsa emsal artışı vermek normal parseli ile geliyorsa mevcut hakkını da korumak. Bu işi 99'da yapsaydık şimdiye kadar büyük ölçüde burayı dönüştürdük. Yarın bir imar planı revizyonu yaparsak. 30-40 sene sonra ciddi anlamda yenilemiş oluruz'dedi. EMRE GÜZEL
Editör: TE Bilisim