Eskişehirspor Başkanı Mehmet Şimşek, transfer tahtasının açılıp açılmayacağının Trabzonspor dosyasına bağlı olduğunu, alacaklarını silmelerini değil imza vermelerini istediklerinin söyledi.

Geçmişteki yazılarımda da yazmıştım.

Siyah-Kırmızılı Kulübün bugünkü yöneticileri transfer tahtası açılırsa takviye yapacak güçte.

Ha ceplerinde ciddi paralar mı var?

Hayır.

Ama Trabzonspor Kulübü Başkanı aynı zamanda Süper Lig Kulüpler Birliği Başkanı

Ahmet Ağaoğlu, 'Borcu silmiyoruz. Kulübün yaşaması için imza vererek transfer yapabilmenizin önünü açıyoruz' derse bulup buluşturup en azından 3-4 futbolcu transfer edebilirler.

Mehmet Şimşek, sezon içerisinde 'imza tahtasını açabilirsek Eskişehirspor'a çok düşük rakamlarla gelecek futbolcular var' demişti.

Demek ki o futbolcularla yüz yüze görüşerek prensipte anlaşmış.

Eğer Bordo-Mavili Kulübün yönetimi imza verirse ön görüşmeler yapılan futbolculardan hangilerine Suat Hoca 'evet' derse onlar Eskişehirspor'a gelecekler.

* * *

Eskişehirspor Kulübü Başkanı Mehmet Şimşek, pazartesi günü akşamı ES TV'nin '90+3' spor programına konuk oldu.

Murat Dağtekin ile Erkan Midilli'nin sorularını yanıtlayan Şimşek, devre arası transfer tahtasının açılabilmesinin anahtarının Trabzonspor dosyası olduğunu söyledi.

'Trabzonspor taraftarları ve Trabzon halkı alacaklarının silineceğini sanıyor. Borcumuzu silin demiyoruz. Trabzonspor Başkanı aynı zamanda kulüpler Birliği Başkanlığını yapıyor. Onun görevinden biri kulüpleri yaşatmak. Ahmet Ağaoğlu görevini yapsın,

kulübü yaşatsın istiyoruz. Bizi idare etsinler. Eskişehirspor büyük bir camia. 2 yıl önce umut yoktu, ama transfer tahtası açıldı. Burası Eskişehirspor, ne olacağı belli olmaz. Belki bir babayiğit çıkabilir' dedi.

* * *

'Dosya kapat' kampanyasına gereken ilgiyi göstermeyen Eskişehirlilerin transfer tahtasının açılması söz konusu olduğunda 'Hiç olmazsa üçüncü lige bari düşmesin' diyerek 500-600 bin lira civarında destek olabilirler diye düşünüyorum.

6 Milyon para toplamak zor.

Ancak Valimiz Erol Ayyıldız'ın düzenleyeceği bir gece veya ETO, ESO, Ticaret Borsası, Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı ile organize sanayideki irili ufaklı fabrikaların sahiplerine 'destek olmanızı rica ediyorum' dese kimsenin sayın valimizi kıracağını sanmıyorum.

'Milyarlarca lira borcu olan kulüpler -3 yemiyor'

Başkan Mehmet Şimşek, TFF'nin Eskişehir'e yaptığı denetlemeyi, diğer kulüplere uygulamadığını söyledi.

Bu konuda şikayetçi olduklarını söyleyerek şöyle devam etti:

'Eksi 3 puanı yiyen tek kulüp biziz. Eskişehirspor dürüst. Biz borcumuzu söylüyoruz ve katakulli yapmadan TFF'ye başvurularımızı yapıyoruz. 1 ay önce Gekas'ın Akhisarspor ile başı belaya girdi. Ben bu yönetime imza vermem dedi. Ama ne hikmetse o kulüp eksi 3 puanı yemedi.'

'Tecrübesizler diye tokat atanı bile gördük'

Tecrübesiz alt yaş gruplarıyla maçlara çıkmak zorunda kalan Eskişehirspor'da Mehmet Şimşek, konuyla ilgili çarpıcı konuştu.

'O kadar hakem hatalarına maruz kalmaya başladık ki. Bizim kulübe boş itiraz eden yok. Sahada çocuklara tecrübesizler diye bağıranları, hatta tokat atanı bile gördük. Transfer tahtası kapalı olduğu için kulübeye transfer yaptık. Çocuklara yardımcı olsun, taktik versin diye Suat hoca ile anlaştık.'

'SUAT HOCA TÜRKİYE'DE BÜYÜK İSİM'

Eskişehirspor Kulüp Başkanı Mehmet Şimşek, Teknik Direktör Suat Kaya'nın Siyah-Kırmızılı Kulübe nasıl geldiğini de şöyle anlattı:

'Suat hocayla görüşmeye gittiğimizde şunu söyledik. Hocam biz görevimizi yaparız, sen sıkılıncaya kadar başımızın üstündesin dedik. Kendisi Türkiye'de büyük bir isim. Suat hoca ve ekibi de transfer tahtasını açabilmek için çalışıyor. En iyi Eskişehirsporlu veya kulüp yönetici gibi çalışıyorlar. İnşallah bu gayretimiz sonuç getirir'.

* * *

DÖVİZ BÜROLARININ ÖNÜ ANA BABA GÜNÜ

Dün Köprübaşı'ndaki döviz bürolarının önünden geçtim.

Yan yana iki döviz bürosu var.

İkisinin de önü ana baba günü.

Beş dakika uzaktan izledim.

Kimisi döviz bozduruyor kimisi ise alıyor.

Döviz bozdurandan daha çok alan vardı.

Sırada bekleyen iki kişinin konuşmalarına şahit oldum.

'Dün 250 dolar aldım. Fiyat listesine baktım. 24 saatte 20 dolar kar etmişim' dedi.

Diğeri sordu:

'Şimdi bozduracak mısın?'.

'Hayır alacağım. Dün 500 dolar almadığıma pişman oldum. Bugün 40 dolar kar etmiş olacaktım' dedi.

* * *

Bu manzaraya şaşırdım!

Birileri kimisi yüzde 50 kimisi yüzde 100 artan gıda ve diğer ihtiyaç fiyatlarına isyan ediyor.

Birileri de bir dolarını 5 dolar yapmak için! Döviz bürolarının önünde sıra bekliyor.

Döviz almak için bekleyen insanlar demek ki artan fiyatlardan hiç etkilenmemişler(!)

Baksanıza 24 saatte 20 dolar kazandım diye nerede Köprübaşı'nın göbeğinde göbek atacak!

* * *

Döviz bürosunun önündeki kalabalığı izlerken 60 yaşlarında bir adam geldi yanıma.

'Dolar mı Euro'mu alacaksın?' diye sordu.

'İkisini de almayacağım' dedim.

Cebinden bir kağıt çıkardı.

'Dün 300 dolar almıştım. Kar mı yoksa zarar mı etmişim?' diye sordu.

300 dolara ödediği parayı yazmış.

Döviz bürosunun camındaki döviz rakamlarına baktım.

'Kar etmişsin' dediğimde 'daha artar mı?' diye sordu.

Dolar'ı alırken kar mı yoksa zarar mı edeceğini düşünmeden alan adam demek ki pek bilgili değil.

Birileri herhalde paran varsa 'dolar al' demiş olacak ki, o da cebindeki TL'yi parayı dolara çevirmiş.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan pazartesi günü uzun süren cumhurbaşkanlığı kabine toplantısından sonra düzenlediği basın toplantısında verdiği mesajlardan sonra döviz de ciddi düşüş yaşandı.

Devam eder mi? Yoksa geçici mi? Birkaç gün içerisinde göreceğiz.

Bana 'Dolar aldım kar mı yoksa zarar mı ettim?' diye soran adam, doların düştüğünü öğrendi ise ne yaptı bilmiyorum.

* * *

Sonuç olarak 'vatandaşın cebinde ekmek alacak parası yok' diyorlar.

Ama döviz bürolarının önünde kuyruk…

Bir terslik var.

Ama nerede çözemedim!

Gariban görünüşlü adam dolar almış.

Getirisi veya götürüsü ne olur bilmeden.

Eğer doların düşüşü devam ederse cebindeki parayı dolara çevirdiğine mi üzülsün.

Yoksa ona akıl veren her kim ise o'nu mu gidip hırpalasın.

Garibim belki de zarar ettiği için büyük bir travma yaşayacak.

* * *

'HAZİRAN DA OLMAZSA KASIM DA OLABİLİR'

Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl ile işyerinin bulunduğu iş hanının kapısının önünde karşılaştık.

'Abi müsaitsen çay ikram edebilirim' dedi.

Eskişehir'in meşhur helvacısından helva alacaktım.

İşyerinin önünde insanlar sıraya girmişler.

Yaklaşık 50 kişi vardı.

Soğukta beklemek yerine almaktan vaz geçtim.

Gerçi helvacının sahiplerinden abi kardeşten büyüğünün oğlu Özgür, öz kardeşim kadar sevdiğim birisi.

Telefon etsem dükkanın içine alır ve çay içerken siparişimi hazırlardı.

Ancak soğukta sırada bekleyen insanlara saygısızlık yapmamak adına 'sonra alırım' diyerek Asarcıklı Caddesinden Hamam yolu caddesine yürüyordum.

Büyükşehir Belediyesi binasının arkasında işyeri bulunan bir arkadaşıma uğrayacaktım.

Fesih Bingöl ile karşılaşınca çay ikramını geri çevirmedim.

5-6 aydır görüşmemiştik.

Çayımızı yudumlarken, 'Abi ülkenin durumunu nasıl görüyorsun? Gidişat hiçte iyi değil. İnşaat sektörü durdu. Girdiler çok ciddi arttı. Maliyetler katladı. Bugün aldığımızı birkaç gün sonra aynı fiyattan alamıyoruz. Ekonomi çok kötüye gidiyor. Benim iki Yapı Denetim Şirketim var. Şirketlerde 14 personelim var. Kimilerine asgari ücret kimilerine ise asgari ücretin iki katı maaş veriyorum. Yılbaşından sonra asgari ücret biliyorsun 4 253 TL olacak. Büro personeli ile teknik personelin maaşları arasında fark hemen hemen kapandı. Teknik personelinde maaşına zam yapmazsam haksızlık olur. Ne yapacağım konusunda düşünmeye başladım. Personel gideri ikiye katladı. İşler durdu. Sadece ben değil. Pek çok işyeri sahibi de aynı durumda' dedi.

* * *

Her ne kadar asgari ücretten gelir ve damga vergisi kaldırılmış olsa da bir işçinin işverene maliyeti 5 bin 879 lira 70 kuruş olacak.

Bunun 5 bin 4 lirası brüt asgari ücret, 775 lira 62 kuruşu sosyal güvenlik primi, 100 lira 8 kuruşu ise işsizlik sigorta primi işveren payından (yüzde 2) oluşacak.

Bu rakamı kaç işveren ödeyebilir?

* * *

Yanlış anlaşılmasın.

Asgari ücretin artırılmasına kesinlikle karşı değilim.

Bu hayat şartlarına göre olması gereken rakam.

Ancak piyasalardaki dalgalanma duruluncaya kadar asgari ücretten alınan SGK primi yarıya düşürülseydi yarısını devlet üstlenmiş olsaydı işverene yükü geçici de olsa hafifletilmiş olsaydı işverenler ciddi sıkıntıyla karşı karşıya gelmemiş olurdu.

'ŞARTLAR DAHA DA AĞIRLAŞIRSA ERKEN SEÇİM KAÇINILMAZ'

Sonra 'Erken seçim veya baskın seçim olur mu?' diye sordu.

'Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da Devlet Bahçeli de seçimin zamanında yanı 2023'ün haziran ayında yapılacağını üzerine basa basa söylüyorlar. Ben erken seçim olmayacağını düşünüyorum' dedim.

'Ben senin gibi düşünmüyorum' dedi.

Gerekçesini de şöyle açıkladı:

'Anayasa gereği bir kişi üst üste en fazla üst üste iki dönem cumhurbaşkanı seçilir. Tayyip Bey de iki dönem üst üste cumhurbaşkanı oldu. Seçim zamanında yapılırsa Anayasa gereği aday olamayacak. O nedenle memur maaşlarını iyileştirip emeklilerin maaşlarını da asgari ücret seviyesine yükseltecekler. Ardından da önümüzdeki Haziran ayında baskın seçim yapabilirler. Haziran da olmasa da Kasım veya Aralıkta olma ihtimali yüksek. Biliyorsun Anayasa'ya göre seçime 6 ay kala erken seçim kararı alınamıyor. 2023'ün Haziran ayında yapılacak olursa eğer piyasalarda bugün yaşanan sıkıntı devam ederse seçimi kazanma şansı daha da zorlaşır.'

* * *

Erken veya baskın seçim olma ihtimali bana göre zayıf.

Ama hukukçuları dinliyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tekrar aday olup olamayacağı konusunda farklı yorumlar yapıyorlar.

Birileri 'üst üste iki defa seçildi aday olamaz' diyorlar.

Bunun tek istisnasının meclisin 360 oyla seçim kararı alması olduğunu öne sürüyorlar.

Birileri de hükümet modelinin değiştiğini teknik açıdan eski sistemdeki cumhurbaşkanı ile yeni sistemdeki cumhurbaşkanının aynı kişiler olmadığını, devletin birliğini temsil etmekle devleti yönetmenin farklı görevler olduğunu ve bu nedenle de eski 'Cumhurbaşkanlığı' ile ilgili getirilmiş olan 'en fazla iki dönem' kuralının geçersiz olduğunun ileri sürüyorlar.

* * *

Bir kafa karışıklığı var.

Cumhur ittifakını oluşturan partiler '2023 Haziran da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimimde adayımız Recep Tayyip Erdoğan' diyorlar.

YSK Erdoğan'ın adaylığını onaylar mı?

Onaylarsa ne olur?

Onu bilemem.

Hukukçu olmadığım için bir yorum yapmam doğru olmaz.

Yukarıda da yazdım.

Hukukçuların bazıları '2014 de halk tarafından seçilmediği için aday olması hukuka aykırı değil' diyor.

Kimileri de 'Anayasa'da üst üste iki dönem şartı var. Aday olamaz' diyor.

Zamanı geldiğinde öğreneceğiz.

* * *