Liselere Geçiş Sistemi'ne (LGS) bu yıl geçen yıldan farklı olarak çok daha fazla öğrenci dahil oldu. 2012'de getirilen 4+4+4 sistemi ile 60-66 aylık çocukların da okula başlatılması nedeniyle sınava giren öğrenci sayısı yüzde 50 oranında arttı.
Geçen yıl 8'inci sınıflardan 1,2 milyon kişi mezun olmuştu. Bu sayı 2020'de 1,8 milyonu bulacak.
 Önümüzdeki yıl çok sayıda yeni okul ve dersliğe ihtiyaç var. Ancak, ekonomik sorunlar nedeniyle bütçe kesintisine gidilen MEB, sadece mevcut inşaatları devam ettirebilecek kaynağa sahip.

ESKİŞEHİR'DE İKİLİ EĞİTİME GEÇİLECEK Mİ?
Kentimizde hızla artan öğrenci sayısına ve bazı okullara olan yoğun tercih taleplerine karşın, Anadolu ve fen liseleri kontenjanlarında yeterli bir artış gözlenmiyor.
İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt, geçen hafta okul müdürleri ile yaptığı toplantıda; 'Eskişehir'in 2020 LGS'ye hazır olduğunu ve Anadolu liselerinde ikili eğitime geçilmeyeceğini' vurgulamış. Bu durum elbette hepimizi sevindirir.
Sayın İl Müdürümüzün ve Ortaöğretimden Sorumlu Şube Müdürü Ali Osman Yalçın ile Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetlerinden Sorumlu Şube Müdürü Ahmet Şen'in gayretli ve iyi niyetli çalışmalarının farkındayız. Ancak 'resmi verilere' dayanarak yapmış olduğumuz araştırma sonrasında aklımıza takılan bazı sorular var.

İŞTE ESKİŞEHİR'İN GERÇEK KONTENJAN DURUMU....
Geçen yıl LGS Merkezi Sınavı'na Eskişehir'den 9347 öğrenci katıldı. Bu yıl ilimiz genelinde toplam '13 bin 419' 8. sınıf öğrencisi bulunuyor.
8. sınıf öğrencilerinin en fazla olduğu ilçeler, doğal olarak Odunpazarı ve Tepebaşı ilçeleri. Bu iki merkez ilçemizde, (Odunpazarı'nda 6932, Tepebaşı'nda 5154 olmak üzere) toplam 12 086 öğrenci var.
Bu iki ilçede, 2020 LGS'de 'sınavsız girilecek' okul kontenjanı 8092 kişi.
'Diğer ilçelerden adres nakli ile gelecekler hariç' sadece Odunpazarı ve Tepebaşı ilçelerinde liselere kayıt olmak için çırpınacak yaklaşık 4000 kişilik kontenjan açığı bulunuyor.
İki merkez ilçe dışındaki diğer ilçelerde yaklaşık 1500 8. sınıf öğrencisi daha mevcut.
İlçelerdeki boş kontenjanların il merkezinde yer alan Anadolu liselerindeki yığılmaya olumlu hiçbir katkısı bulunmuyor.
Sayısal anlamda iki merkez ilçedeki kontenjan açıkları, bazı eğitim bölgelerinde tam bir 'çaresizliğe' dönüşüyor. Özellikle Kılıçoğlu, Salih Zeki, Fatih Anadolu liseleri ile Ahmet Kanatlı, 19 Mayıs ve Orhan Oğuz Anadolu Liselerine çok yoğun talep var.
Yıllardır bu okullara yoğun talep olduğu bilindiği halde önümüzdeki öğretim yılında bu okulların kontenjan artırımları için neler yapıldı?

NİTELİKLİ OKULLARA GİRMEK ARTIK DAHA ZOR...
Eskişehir'de sınavla öğrenci alan 16 'nitelikli okulun' toplam kontenjanı 1590 kişi.
Eğer Atatürk Anadolu Lisesi, 'Bakanlık tarafından' geçen yıl nitelikli okullara dahil edilmeseydi Eskişehir okullarının öğrenci kontenjanları iki yıl boyunca hiç artırılmamış olacaktı.
Sınavla öğrenci alan okullara girmek isteyen öğrencilerin, geçen yıl yüzde 1'lik dilime girmesi gerekiyordu. Önümüzdeki yıl, öğrenci sayısındaki artışa karşın 'kontenjan artırımı yapılmadığı için' artık yüzde 0,7'lik dilime girmeleri gerekecek. Bu durumda İlimizden nitelikli okullara girmek isteyen öğrencilerin işi çok daha zor olacak.
Kentimizde hızla artan öğrenci sayısına ve Anadolu liselerine olan yoğun tercih taleplerine karşın, Anadolu ve fen liseleri kontenjanlarının artırılması ile ilgili neden 'iki yıldır' yeterli çalışma yapılmıyor?

VELHASIL (!) SONUÇ...
Öğrenci sayısı ile mevcut kontenjanların son durumuna baktığımızda, yaklaşık 4000 kişilik kontenjan açığının bir bölümü sınavla öğrenci alan nitelikli okullara gidecek bir bölümü de özel okullara kayıt olacaktır. Buna rağmen en az 2000 öğrenci, liselere yerleşme ile ilgili ciddi kontenjan sıkıntısı yaşayacaktır.
Hal böyle iken(!), kentimizin çok değerli yöneticileri; Anadolu liselerine gitmek isteyen ama açıkta kalan öğrencilere, 'boş kalan' imam hatip ve meslek liselerine gitmelerini mi önerecek ya da 'açık lise, çıraklık eğitim merkezi veya özel okul' kapısını mı gösterecek?
Eğer 2020 LGS ile ilgili kontenjan açıklarını bu şekilde çözümlemeyi(!) düşünüp gerekli önlemleri almıyorsanız; 'Şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim' diyen Maarif Nazırı Emrullah Efendi'den ne farkınız kalır?