Yazımın başlığını okuduğunuzda bu sözleri muhalefet partilerinin il başkanı, milletvekili, genel başkanının söylediğini sanırsınız. Veya kısa adı SES olan Sağlık Emekçileri Sendikası ile Türk Tabipler Birliği yöneticilerinden birisinin. İktidara yakın olduğu bilinen sağlık sendikasının şube başkanın o sözleri ifade ettiğini hiç düşünemezsiniz.
Şaşıracaksınız ama 'övgü ile bahsettiğimiz sağlık sistemi çöktü' diye Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı eleştiren, iktidara yakınlığı ile bilinen Sağlık-Sen'in Eskişehir Şubesi Başkanı Hasan Hüseyin Köksal.
* * *
Sağlık-Sen Şube Başkanı Hasan Hüseyin Köksal, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla yayınladığı mesajında, 'Sağlık sistemini içinden çıkılmaz hale geldiği ekip olmanın bir önemi olmadığının ortaya çıktığı bir 4 ay yaşadık. Övgü ile bahsettiğimiz sağlık sistemi kuyruklar ve alınamayan randevulara dönüşmüştür' demiş.
* * *
Köksal'ın mesajındaki 'alınamayan randevular' ifadesini okuyunca hatırladım.
MHRS'den yaklaşık bir aydır devlet hastanelerinden Kardiyolojiye randevu almak için her gün şansımı deniyorum.
Ekranda 'uygun randevu yok' yazısı çıkıyor.
Kalp hastası değilim.
Sadece kontrol amaçlı randevu alacağım.
Ya kalp hastası birisi ne yapsın?
Maddi durumu iyiyse özel hastaneden randevusunu beş dakikada alır muayenesini olur.
Dar gelirli birisi muayene olacaksa devlet hastanesinden randevu almak için aylarca beklemek zorunda. Eğer ciddi bir kalp hastası ise Allah göstermesin randevu alıncaya kadar belki de hayatını kaybedecek.
Bir defasında da göz ve kulak burun boğaz hekiminden randevu aradım. Sistem yaklaşık bir hafta 10 gün sonrasına randevu veriyor.
Köksal'ın 'sağlık sistemi kuyruklar ve alınamayan randevulara dönüşmüştür' sözlerine katılıyorum.
'AVRUPADAKİ MESLEKTAŞLARINDAN DAHA
FAZLA ÇALIŞIP DAHA AZ MAAŞ ALIYORLAR'
Köksal, mesajında;önceliği hizmet, insanlık olan, devlet ve millet için gece gündüz demeden Avrupa'daki meslektaşlarına göre 2,5 kat daha fazla çalışan hekimlerin onlardan beşte bir oranında daha az kazandıklarına da dikkat çekmiş.
Sağlık çalışanlarının da Avrupa'daki meslektaşlarına göre 5 kat fazla çalışıp 10/1 oranında kazandıklarını da vurgu yapmış.
Sağlık-Sen Başkanı Hasan Hüseyin Köksal'ın 14 Mart TIP Bayramı nedeniyle yayınladığı Sağlık Bakanını eleştiren mesajı özetle şöyle:
'Sağlık sistemini özel sektör düşüncesi ile yönetilemeyeceğini bir kez daha hep beraber görmüş olduk. Sağlıkta dönüşüm ile beraber ülkemizin Sağlık sisteminin tekrar inşasında bir ve beraberiz dedik. Sağlık tek vücut dedik, Başarı hepimizin dedik, Dönüşüme ekip olarak imza attık dedik. Ülke muhalefetinin yapmadığını son 4 ayda yaparak tarihe geçecek olmak önemli bir adım. Sağlık sistemi maaş zamları konusunda hekimler 2 bin 500-5 bin TL diye başlayan ve hekimlerin bir araya gelerek 39 meslek grubu adı altında mesaja dönüşen ayrışma, bölünme, kavga, saygısızlık ile devam eden mesleki çatışmanın tavan yaptığı, ekip olma bütün olmanın yok olduğu sistemi hep beraber izliyoruz'.
'Bakan, sağlık çalışanları ne istiyor bilmiyor'
'Covid mücadelesi ile beraber ilk defa sağlık çalışanın önemi, sağlık sisteminin önemi ortaya çıkmıştır. Sahayı bilmeyen bürokratlar, mali ve özlük anlamında almış olduğu kararlar ile sağlık ordusunu birbirine düşürdüler. Sağlık çalışanları için mali paket açıklanacak ve şimdiden söyleyelim kimse memnun kalmayacaktır. Çünkü Sayın Bakan ve meşhur atama hariç siyasi bir katkı sunmayan bakan yardımcısı sahada insanlar ne istiyor, talepler nedir konusunda ne bildikleri var, ne sordukları nede paydaşlar ile bir çalışmaları var. Sayın Devlet Başkanımız Reis-i Cumhur'un 'gidecekler ise gitsinler' söylemi ile sahayı ve gerçekleri Devlet Başkanımıza bile yanlış anlatmışlar. Covid'in kahramanlarının Sayın Bakan ve ekibi tarafından düşürüldüğü durum ortadadır. 14 Mart2023 öncesi tarihi bir gün. Sağlık ordusu için milat olacaktır. Reis gerekli açıklamaları yaptıktan sonra ne konuşulsa boş olacaktır. Büyüyen Türkiye'ye asla ve asla yakışmamaktadır. Covidin kahramanları kesinlikle bu anlayışı hak etmemektedir. Bu vesile ile Sayın Bakanımızın ve İnşaat Yüksek Mühendisi kıymetli Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcımızın Tıp Bayramını kutluyorum'.
* * *
Köksal'ın mesajının sonundaki 'İnşaat Yüksek Mühendisi kıymetli Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcımızın Tıp Bayramını kutluyorum' ifadesi sanıyorum dikkatinizi çekmiştir.
Sağlık Bakan Yardımcısı Yüksek İnşaat Mühendisi…
Bakan doktor, yardımcısı ise inşaat mühendisi…
Sağlık çalışanlarının yaşadıkları sorunun nedeni açık ve net olarak anlatan mesajın sonundaki o satır.
* * *

'Sürecin uzatılmaya çalışılması hoş değil'
Dünde yazdım. Son bir aydır Eskişehir'in en önemli gündem maddesi Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi (URAYSİM) Projesi.
TBMM'de grubu bulunan partilerden AK Parti ve MHP il başkanları URAYSİM projesini desteklerken CHP ve İYİ Parti ise karşı. İYİ Parti içerisinde projeye karşı olmadıklarını, rayların döşeneceği alanın verimli tarım arazileri yerine tarıma elverişsiz kıraç arazi içerisinde olmasını önerenler de var.
'Şafak Ertan Çomaklı Hoca da çok gayret gösterdi'
AK Parti iktidarının 'küçük ortağı' olan MHP'nin Eskişehir İl Başkanı İsmail Candemir, genelde çok fazla konuşmaz. Her şeye de yorum yapmaz. URAYSİM konusunda da olumlu olumsuz görüş belirttiğine hiç rastlamadım. Yaptı ise gözümden kaçmış olabilir.
Son dönemin en sıcak tartışma konusu olan URAYSİM Projesi ile Eskişehir'de yaşanan kutuplaşmaya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunmuş.
Dün sağlı/sollu.Haber.Com'da okudum.
İsmail Candemir'in açıklaması şöyle:
'Uraysim'e sonuna kadar destek veriyorum. Celalettin Kesikbaş bu konuda gerçekten çok iyi çalıştı. Defalarca da gidip söylenilen yeri gezmiş bir insan olarak söylüyorum bunu. Yatırım programına konulması için Şafak Ertan Çomaklı Hoca da çok gayret gösterdi. O süreçte iyi takip ettiğim için biliyorum bunu. Celalettin Bey'in URAYSİM Projesini Şafak Hoca'ya anlattığını da biliyorum. Hatta yaptığım bir ziyarette Şafak Hoca dedi ki: Olmaz böyle bir şey, çok büyük proje, buna destek vermemiz lazım. Anadolu Üniversitesinin imkanlarıyla gerekli bütçeyi buraya ayıracağını ve hatta URAYSİM'in yatırım programına alınması için Ankara'daki bürokrasiyle görüşeceğini de söyledi. Şafak Hoca bu projeyle bizzat uğraştı, Ankara'daki tüm onayları aldı, gerekli bütçeyi ayırdı. Sonrasını biliyorsunuz işte; Alpu Belediyesi tarafından dava açılması, sürecin uzatılmaya çalışılması, bu hoş bir şey değil.'
'KESİKBAŞ'IN MADDİ İHTİYACI YOK'
'Şimdi bizim bu URAYSİM Projesini bitirmemiz lazım. Kendisini çok yakından tanıdığım için söyleyebilirim ki Celalettin Bey'in maddi manevi hiçbir ihtiyacı yok, tek derdi var o da hizmet edebilmek. Celalettin Bey'in derdi bu şehre katma değer sağlayabilmek. Bana kalırsa Celalettin Kesikbaş gibi arkadaşlarımıza, başkanlarımıza sahip çıkmamız gerekiyor.'
'ESKİŞEHİR PAYDASINDA BULUŞMALIYIZ'
MHP İl Başkanı İsmail Candemir, Türkiye'nin ve Eskişehir'in en büyük sorunlarından birisinin sert siyasi söylemler ve kutuplaşma olduğunu da dikkat çekmiş.
'Şimdi son yıllardır ülkemizin ve şehrimizin yaşadığı en büyük sıkıntılardan birisi siyasetin kutuplaşması. Biz Cumhur İttifakı mensubuyuz, bundan yana sıkıntımız yok. AK Parti ile birlikte devamlı istişare halinde ortak çalışmalar yapıyoruz ya da karşılıklı bilgilendirmelerde bulunuyoruz. Siyasette de dilin yumuşaması gerektiğine inanıyoruz. Diğer partilerde de değişik programlarda bir araya geliyoruz. Yerel yönetimleri eleştirirken mantıklı şeyler söylemek istiyoruz. Her şey için ya da gündemde bulunabilmek için de her konuda basın açıklaması yapmanın bizce çok doğru olduğuna inanmıyoruz. Biz mümkün olduğu kadar vatandaşı kutuplaştırmadan, ortak bir dilde, Eskişehir paydasında buluşmaktan yanayız. Başından beri de üslubumuz zaten budur. Yaklaşık 4 yıldır Eskişehir İl Başkanlığı görevini yürütüyorum. Bunda özellikle dikkat ettiğim şey budur'.
* * *
MHP İl Başkanı Candemir'in, sık sık gazetelerde ve televizyonlarda görüneyim diye bir derdi yok.
Genelde sessiz kalmayı tercih eden siyasetçi…
'Kutuplaştırmadan değil, Eskişehir paydasında buluşmaktan yanayız' demiş.
* * *
Şehirdeki kutuplaşmanın sona erdirilmesi için bir öneri de bulunuyorum.
AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan, MHP İl Başkanı İsmail Candemir ile birlikte tüm siyasi partilerin Eskişehir il başkanlarına bir çağrıda bulunarak, 'Gelin Eskişehir'in sorunlarını birlikte tartışalım. Sorunları öncelik sıralarına göre belirleyelim. Sonra bizde bakanlardan randevu alıp hangi sorunu hangi bakanlık çözecekse onlara dosya verelim. Sonrasında da takipçisi olalım'diyebilirler mi acaba?
Bu buluşma hep kutuplaşmayı engeller hem de Türkiye'ye örnek olur.
* * *

GELECEK PARTİLİ GÖZEL'DEN BOMBA İDDİA
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Gözel, katıldığı televizyon programında çok konuşulacak bir iddia ortaya atmış.
Kılıçdaroğlu'nun sözlerine atıfta bulunan Gözel, 'Yani Sayın Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı Ahmet Davutoğlu. Bu ifadeleri okuduğum zaman ben bir gelecek Partili olarak bunu anlarım. Çünkü demiş ki devlet tecrübesi olacak, tarafsız yaklaşacak vesaire… Bana göre benim partimin lideri bu özellikleri haiz. Tabi ki yani her parti kendi liderini doğal olarak Cumhurbaşkanı adayı olarak görmek ister, isteyecektir de. Bizim de doğal Cumhurbaşkanı adayımız bizim açımızdan Ahmet Davutoğlu'dur'demiş.
KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?
Geçtiğimiz günlerde bir açıklama yapan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 'Cumhurbaşkanı adayının devlet deneyiminin olmasını, devleti tanımasını arzu ediyoruz ve tarafsız olması gerektiğini söylüyoruz. Asıl yetkinin yürütme organında yani Başbakan'da olmasından, Cumhurbaşkanı'nın yetkilerinin ise büyük ölçüde kısıtlanması gerektiğinden yanayız. Cumhurbaşkanı kim olacak veya kim olmayacak onu daha sonra kendi aramızda oturup konuşacağız' demişti.
* * *
Kılıçdaroğlu'nun 'Cumhurbaşkanı adayının devlet deneyiminin olmasını, devleti tanımasını arzu ediyoruz' sözlerini 'Sayın Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı Ahmet Davutoğlu. Bu ifadeleri okuduğum zaman ben bir gelecek Partili olarak bunu anlarım' yorumunu yapan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Gözel'e CHP'den bir cevap gelir mi gelmez mi? Bilemem.
Gözel'in bu sözlerine sosyal medyadan cevap verenler ise, 'buna pişmiş aşa su katmak derler'diye yazmışlar.
Haklılar.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 6 liderin üçüncü buluşmasının kendisinin ev sahipliğinde 27 Mart'ta gerçekleştirileceğini söylemiş.
Gözel'in açıklamasıbu toplantıda eğer gündeme gelirse Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun ne cevap vereceğini de merak ediyorum doğrusu.
* * *